bugün

türkü hikayeleri

Her gün ekmeğini topraktan çıkarmak için zor da olsa tarlaya giden bir genç... Günlerden bir gün karşı tarlaların birisinde bir güzel görür ve o an gönlü sevdaya dolaşır. O günden itibaren bu kız kimdir, nedir diye araştırmaya başlar. Öğrenir de... Karşı köylerden birisindendir kız ve herkes o kızı acem kızı diye bilmektedir. 1 gün, 2 gün, 3 gün... En sonunda genç, kızla konuşmaya karar verir. Çünkü artık dayanamamaktadır ve biraz daha beklerse sevdası gönlünü patlatacaktır. Gider kızın yanına ve derki:
Bakışların kalbimi yaktı. Zülfünün teli gönlüme dolaştı. Senden başka bir şey düşünemez oldum. Ey acem kızı! Ben, sana sevdalandım.
Ama... ama... bu sözlerin karşılığı gözyaşı ve oradan hızla uzaklaşmak olur. Genç şaşırır. Çünkü sevdasını söylemekten başka bir şey yapmamıştır fakat karşılığında gözyaşı almıştır. O günden sonra genç tarlaya her gün gelir. işi olsa da olmasa da ama güzeli bir daha göremez. Bir vakitten sonra haber alır ki acem kızını kendinden yaşça büyük bir adama vermişlerdir. Genç ise bir tepeye çıkar. Sazını eline alır ve gönlünün mürekkebini tele döker:

Çırpınıpta Şanova'ya çıkınca
Eğlen Şanova'da kal acem kızı
Uğrun uğrun kaş altından bakınca
Can telef ediyor gül acem kızı

Senin seven olan aşık neylesin malı
Yumdukça gözünden döker mercanı
Burnu fındık, ağzı kahve fincanı
Şeker mi şerbet mi bal acem kızı?