bugün

gecenin şiiri

buğulu sesten dökülen, güzel bir şarkıydın sen...
hani söğüt dallarının arasından güneş sızar ya dudaklarına,
ki kıvrımlarında yolumu kaybettiğim,
buruk tebessümünde dünyamı baştan sona değiştirdiğim...
hani yüzünün bir yanından başlar ya akşam,
kızıllığını hatıra bırakarak bana,
sonra kararır gözlerin gibi öyle derin, öyle siyah,
ansızın nerden çıkar gelir, bilemediğim yıldızlar yükselir gökyüzüne...

hep de sen başını yukarı kaldırdığında olur ya,
sanki gözlerinden doğmuşçasına öyle arsız, öyle masum, öyle sıcacık göz kırparlar bana

buğulu sesten dökülen, güzel bir şarkıydın sen...
ellerim kaydı ellerinden,
ne sen ne ben fark etmeden...

içimin acısını martılar taşıyacak sana,
çığlıklarında sessizliğimi, kanat çırpışlarında çaresizliğimi bulacaksın, ellerimiz bir daha dokunamayacak birbirine,
ama ben bileceğim ki akşam hep senin yüzünün bir yarısından bulaşacak evrene,
denize batan güneşin kızıllığına karışacak,
yaramdan akan kan...
ve sen hüzün akıtacaksın üzerlerine gözlerinle,

buğulu sesten dökülen,
güzel bir şarkıydın sen, pencerelerim içime kapandı,
şarkılar sustu... ben öldüm, kaydığında ellerin ellerimden.

pompacisofu