bugün

hayata dair gülümseten detaylar

geçenlerde babam ve akranlarıyla, sevdiğim büyük abiler, amcaların sohbetinin içinde bulmuştum kendimi. konu kurşun döktürmesiydi, fal baktırmaktı falan filan. sağ olsun babam da inanmıyordu bu tür şeylere ama, arkadaşları var diye keyifli ve işinde gırgırında idi biraz. neyse uzatmayayım fazla, içlerinde hasan amca diye biri şöyle dedi; alaycı bir gülümseme ile fal baktırmak mı, kurşun döktürmek mi. ben hiç inanmam işim de olmaz. bir şey mi istiyorsun, kıbleye doğru aç ellerini dua et. sağına soluna ayetel-kürsiyi üçer defa oku. ardından iki rekat da namaz kıl, ( iki eliyle avuç içlerini birbirine vurarak bitti komutuyla) oo tamam abi bitti gitti işte ya. evet bunları demişti. şahit olmasam samimi bulmazdım. ama inanın bunları söylerken öyle doğal ve öyle samimiydi ki, sanki o duayı hemen orada, o ayetel kürsiyi hemen orada ben okumuşum gibi tebessüm ettirmişti. içimden sadece hakikaten demek geldi.