bugün
- chp seçmeni15
- sözlük yazarlarının çektiği istanbul fotoğrafları16
- fenerbahçe nin ligden çekilmesi38
- trabzon'a arapzon diyen tipler15
- 4 mart dünya obezite günü8
- iv gyasaddin12
- farklı siyasi görüşler dost olabilir mi15
- 3 dünya savaşı çıkması durumunda gıda krizi8
- uzun boy17
- en büyük aşk acınız anketi10
- sözlük kızlarına bir şeyler söyle20
- trabzonspor9
- trabzonspor taraftarı8
- güllaç18
- kadının en güzel yaşı20
- sahurdayız uludağ sözlük21
- risale i nur dan vecizeler13
- günün sözü14
- telefona eşini benim karı diye kaydeden erkek17
- enflasyon 3 temmuz'dan itibaren düşmeye başlayacak40
- fenerbahçe12
- benimle olan kıymetini olmayan haddini bilecek8
- zina neden günahtır12
- imamoğlu'nun kirli rant ağı deşifre oldu26
- kuresel ikinma'nın asalet ve kalitesi15
- yazarların iftar yemekleri8
- erecto'nun çaylaklılığı kaldırılsın13
- queen ravenna'ya saldıran kazlar11
- anneci erkekler8
- erkeklerin duygusuz olmaları20
- 17 mart 2024 trabzonspor fenerbahçe maçı75
- iyi ki doğdun bik biiik iyi ki doğdun bik biiiik22
- 18 mart çanakkale zaferi18
- sub zero mu scorpion mu15
- pazar günü erken kalkmak için bir sebep10
- kadınların kendilerini güzel bulma oranları8
- sözlük kızıyla sevgili olmak16
- türkiyede kadın hakları kısıtlanırsa nolur12
- rakip takım taraftarına saygı duymak11
- arkadaşlar sizce bu bana yakışır mı9
- bisikletle işe gitmeyi medenilik sanan insan13
- 17 mart 2024 kasımpaşa galatasaray maçı25
- bir günahkar profil uzmanı sikmek13
- kan tutan kasap'ın çaylaklığı kaldırılsın11
- israil malıysa almam diyen market müşterisi14
- büyük uludağ sözlük grevi10
- arapça allahın dilidir13
- uyumlu ikililer8
- uludağ sözlük'e hintli yetkili alınması16
- chp'li teyzelerin kuaförü olmak10
Öğrenciyken bir defasında Bursa'daki ev arkadaşımın ankara'da öğrenci olan erkek arkadaşının evine hafta sonu misafir olduk. Geleceğimizden haberleri olan ve Üç erkek öğrencinin yaşadığı bu ev, benim hayatımda gördüğüm en pis evdi.
Kapıdan girdiğimizde arkadaşımın bana, "ayakkabılarını sakın çıkarma" demesine fırsat kalmadan ben ayakkabılarımı çoktan çıkarmıştım. Ve yere basmamla birlikte çorabım yere yapıştı. Hala daha Ne olduğunu düşünmek bile istemediğim yerdeki o yapışkan şeyden çorabımı alarak bir peçeteye sarıp cebime tıkıştırdım. çıplak ayak ayakkabılarımı geri giydim. Eve girerken ki, o kesif ve ekşi kokuyu bastırmak için sıkılmış erkek parfümünü hatırlamak bile istemiyorum. Yerlerde sprey boyalarla boyanmış hamam böcekleri geziyordu ve her birinin isimleri vardı. Çünkü Yılda bir kez yıkayarak temizledikleri evlerinin yıkanmasına bir kaç ay kaldığı için artık evcilleştiklerini düşündükleri hayvancıkların bir iki ay daha yaşamalarına karar vermişler. Perde sadece salonda vardı ve mutfak penceresi gri bir boyayla boyanmıştı. Evin diğer odalarının pencereleri de sanırım aynı şekilde perdeden tasarruf edilmişti.
Tüm bunları gördükten sonra "Aç mısınız?" Sorusu karşısındaki çaresizliğimizi düşününce, paramız olmamasına rağmen arkadaşımın neden ısrarla yolda yemek istediğini net bir şekilde anlamıştım artık. Oturulacak en sağlıklı yer olan plastik bir sandalye bulup oturduktan sonra, saatlerce kaynamaktan akışkanlık kazanarak adeta bir kum saati şekline dönüşmüş bir çaydanlıktan çay dolduruldu kupalarımıza. Buz gibi olan bu evde, ısınmak için yapılabilecek tek şey o çayı içmek gibi görünüyordu. Çaresiz, Burnumdan solunum yapmayı bırakarak, o evde yediğim tek şey olan bir gofret eşliğinde o çayı içtim.
Gecenin ilerleyen saatlerinde Yorgan yapmak için çıkarmak zorunda kaldığım Montum hariç üzerimdeki hiçbir şeyi çıkarmadan bir kanepeye kıvrılıp uyumaya çalıştım. Ertesi sabah Çok şükür gezi programı dışarıda kahvaltı ile başladı. Akşam ise bu gecede kendisinde kalmam için çok ısrar eden lise arkadaşımı kıramazdım elbette.
Kapıdan girdiğimizde arkadaşımın bana, "ayakkabılarını sakın çıkarma" demesine fırsat kalmadan ben ayakkabılarımı çoktan çıkarmıştım. Ve yere basmamla birlikte çorabım yere yapıştı. Hala daha Ne olduğunu düşünmek bile istemediğim yerdeki o yapışkan şeyden çorabımı alarak bir peçeteye sarıp cebime tıkıştırdım. çıplak ayak ayakkabılarımı geri giydim. Eve girerken ki, o kesif ve ekşi kokuyu bastırmak için sıkılmış erkek parfümünü hatırlamak bile istemiyorum. Yerlerde sprey boyalarla boyanmış hamam böcekleri geziyordu ve her birinin isimleri vardı. Çünkü Yılda bir kez yıkayarak temizledikleri evlerinin yıkanmasına bir kaç ay kaldığı için artık evcilleştiklerini düşündükleri hayvancıkların bir iki ay daha yaşamalarına karar vermişler. Perde sadece salonda vardı ve mutfak penceresi gri bir boyayla boyanmıştı. Evin diğer odalarının pencereleri de sanırım aynı şekilde perdeden tasarruf edilmişti.
Tüm bunları gördükten sonra "Aç mısınız?" Sorusu karşısındaki çaresizliğimizi düşününce, paramız olmamasına rağmen arkadaşımın neden ısrarla yolda yemek istediğini net bir şekilde anlamıştım artık. Oturulacak en sağlıklı yer olan plastik bir sandalye bulup oturduktan sonra, saatlerce kaynamaktan akışkanlık kazanarak adeta bir kum saati şekline dönüşmüş bir çaydanlıktan çay dolduruldu kupalarımıza. Buz gibi olan bu evde, ısınmak için yapılabilecek tek şey o çayı içmek gibi görünüyordu. Çaresiz, Burnumdan solunum yapmayı bırakarak, o evde yediğim tek şey olan bir gofret eşliğinde o çayı içtim.
Gecenin ilerleyen saatlerinde Yorgan yapmak için çıkarmak zorunda kaldığım Montum hariç üzerimdeki hiçbir şeyi çıkarmadan bir kanepeye kıvrılıp uyumaya çalıştım. Ertesi sabah Çok şükür gezi programı dışarıda kahvaltı ile başladı. Akşam ise bu gecede kendisinde kalmam için çok ısrar eden lise arkadaşımı kıramazdım elbette.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar