bugün

seda sayan ın inşaat işçilerine sapık yakıştırması

Son derece ayıp bulduğum, insani yönünü kaybetmiş, acınası bir kadının artık bu kadar da olmaz dediğim kepazeliği. Rezilliği. Pisliği. içinin o leş çukuru dünyasının dışarıya bıraktığı lağım ifadesi.

Toplum artık, rant toplumu olmuş. insanı insan yapan, insaniyeti değil, para olmuş.

Avukata böyle bir ifade kullanmıyor. inşaat işçisine kullanıyor.

Sözün bittiği yerdeyiz. Böyle bir tablo altında birlik içinde yaşanmaz. Bu ülke en küçük bir iç karışıklık olduğunda ayakta kalamaz.

Devlet büyükleri, sözde büyük insanlar neredesiniz? gururla izliyor musunuz bunları? Allah, kitap edebiyatı yaparken güzel de bunları konuşmak neden kötü? Ahlaksızlık en büyük günah değil midir ey din tacirleri? EY sahtekar ruhlar? Ey adaletten bahseden yalancılar? Neredesiniz?

Rtük'e yazdım. Bimer'e şikayet ettim. Elimden geldiği bu kadar.

Uluslararası ilişkiler uzmanıyım. Sosyoloji konusunda uzmanlığım var. Böyle, toplum ayakta kalamaz. Bu ülkeyi içten yıkıyorlar. Bakın söylüyorum, entegre edilen sistem ile insanların önce benlikleri sonra ruhları sonra kalpleri deşiliyor.

Tanrıya olan inancını yitirirsen bozulmazsın. Ama insana olan inancını yitirirsen bozulur, çürürsün. Sizleri çürütüyorlar. içinizi deşiyorlar.

Sözün bittiği yerdeyiz. Bir kasırga yaklaşıyor, adı yozlaşma kasırgası. Duyun sesimi ey insanlar. Kaybettiğiniz insanlığı düşünün. O inşaat işçisinin ruh halini düşünün.

inşaat işçisi kardeşimiz soğukta, yağmurda karda elinde eldivensiz çivi çakıyor, kalıp söküyor. Neden biliyor musunuz? 8 yaşındaki kızı tertemiz ayakkabılarla okula gitsin diye.

Bu insana damızlık bir tohum gözüyle bakıyorlar. sadece sikişe yarayan, am göt düşünen insan olarak bakıyorlar. Bunların ruhları bu. Bunların insanlığı bu!

Tanrının laneti üzerine olsun seda sayan! Seni tanrı, parça parça hastalıklara sürüklemeden, inletmeden canını almasın! Ey tanrım! Bu feryatları sor bu kullarından!

''Kimse kimseyi küçümseyecek kadar büyük değildir bilmelisin. Küçümsediğin her şey için gün gelir önemsediğin bir bedel ödersin.'' der Tolstoy. Savaş ve Barış isimli eserinde.

Bedel ödersin seda sayan! Bedel ödeyeceksiniz.

o sekiz yaşındaki kız çocuğunun okulda ezilmesini, alaya alınmasını, senin baban sadece bu boka yarıyor denilmesini düşünün.

Sizleri yok edeceğiz! sizleri sistemin içinde bir virüs gibi, salgınmış gibi yok edeceğiz. Ey rezil ruhlar, sizleri paramparça edeceğiz.