bugün
- 22 şubat 2024 sparta prag galatasaray maçı14
- birini donuzlayarak ceza vermek9
- ak partiliyi çok fena döven chp belediye başkanı14
- kalbin sadece bir kişiyi seveceği saçmalığı10
- arkadaşlar biri var18
- karınıza range rover alır mısınız25
- bik bik moderatör olsun14
- bir sözlük kızı ile yakınlaşmak13
- kent lokantası niye bedava değil demek22
- boşuna yaşıyorum hissi18
- anın görüntüsü15
- ülkeleri hükümetler değil kişiler kalkındırır8
- avrupanın yarrağı yemesi yakındır19
- evlilik17
- patiswiss15
- akp seçmeni15
- ali erbaş19
- manyak olmaya karar verdim silik olsun kampanyası13
- escort fiyatlarının güncellenmesi12
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi11
- modern kadinin ucuz ve kolay ulasilabilir olmasi17
- icardi1905 silik olsun kampanyası27
- türkiyede çok abartılan arabalar9
- nervio'ya aşık olmak10
- balayını italyada yapmak isteyen nişanlı14
- futbolcu ismiyle nick almak14
- chp'li o tekin'in öcalan'ın fotosu ile pozu37
- demet akalın'ın zeka seviyesi12
- gina carano9
- icardi19059
- türkiye işçi partisi10
- çin halk cumhuriyeti8
- ellerim bos gonlum hos9
- bir kadında ilk baktığınız yer neresi18
- 31 mart 2024 cumhuriyet halk partisinin zaferi8
- sözlük kızlarının don renkleri14
- aynı dizileri tekrar tekrar izlemek8
- karımın çok mutlu olacağı gerçeği13
- kadınların boşanmış erkeğe bakışı9
- merfulu8
- sözlük kızlarının ayakkabıları18
- 23 nisan ulusal egemenlik ve çocuk bayramı8
- akrep burcu8
- yakışıklı erkeği çirkin gösterecek şeyler15
- türk kızlarının beğenmediği erkek tipi9
- eloande'ye koca buluyoruz kampanyası8
- her yaptığı yemeği paylaşan kızın amacı10
- murat kurum kurudu gitti8
- haçta iken sevgili ile sevişmek günah mıdır11
- yunanistan bizden çalsa rahatsız olmayacağınız şey11
1910 tarihli bir gaston leroux romanı.
--spoiler--
üç adet ana karakterimiz var: christine, raoul ve erik(opera hayaleti). hikaye de bu aşk üçgeninin etrafında dönüyor. hayaletimiz doğuştan deforme birisidir ve ömür boyunca bunun ezikliğiyle yaşar. sirklerde yaşayan ölü olarak sergilenir, kendisiyle alay edilir. ancak sesi çok güzeldir ve zekidir de erik. bir gün iran şahının sarayında bulur kendini şahın oğlunu eğlendirmek üzere. burada yaşadıklarıyla kalbi iyice kararır. daha sonra iran'dan kaçmak zorunda kalır. ilginçtir, yolu istanbul'a da düşer. hatta burada birçok korkusu olan padişah için gizli geçitlerle dolu olan yıldız sarayı'nı yapar. daha sonra buradan da kaçar ve soluğu paris'te alır. romanın ana mekanı olan paris opera binası'nın inşasında çalışır ve bütün o gizli geçitleri, yeraltı koridorlarını, dehlizleri ve kendi göl evini yapar. burada mutlu mesut yaşamakta, opera izleyip yöneticilerden haraç kesmekteyken bir gün gönlünü christine isimli umut vadeden bir sopranoya kaptırır. eğitmek maksadıyla ona yanaşır ama çirkinliği kızı korkutur. bu sıralarda bir de christine'in çocukluk arkadaşı vikont raoul da konuya dahil olur ve olaylar gelişir.
leroux paris opera binası'nın alt katlarında, duvar aralarında yepyeni bir dünya kurmuş. romanda en ilgi çeken taraf bu bence. genel olarak erik'in üzerinde durulsa da sadece birkaç cümlede bahsedilen fare avcısı ve şapkalı, pelerinli adam gibi opera binasının bodrum katı sakinleri de ilgi çekici. okurken onlarla ilgili daha fazla bilgi olsun istedim. keza acem karakteri de değişik bir renk. müzikalde onun olmamasını saçma buldum(onun rolleri romandakinden bambaşka vasıflar yüklenmiş madam giry'ye verilmiş).
romanın içinde hugo'nun notre dame de paris romanıyla benzer noktalar yakalanabilir. ancak hugo'nun umutsuz aşığı quasimodo güçsüz ve merhametliyken leroux'nun hayaleti güçlü, zeki ve acımasızdır. hayalet, yani erik, fiziksel olarak quasimodo gibi deformeyken karakter olarak rahip frollo'nun tutkusuna ve zekasına sahiptir.
--spoiler--
romandan uyarlanan müzikal the phantom of the opera günümüzde romandan daha meşhur durumdadır. o da ayrı güzeldir.
müzikali için: (bkz: #27687314)
--spoiler--
üç adet ana karakterimiz var: christine, raoul ve erik(opera hayaleti). hikaye de bu aşk üçgeninin etrafında dönüyor. hayaletimiz doğuştan deforme birisidir ve ömür boyunca bunun ezikliğiyle yaşar. sirklerde yaşayan ölü olarak sergilenir, kendisiyle alay edilir. ancak sesi çok güzeldir ve zekidir de erik. bir gün iran şahının sarayında bulur kendini şahın oğlunu eğlendirmek üzere. burada yaşadıklarıyla kalbi iyice kararır. daha sonra iran'dan kaçmak zorunda kalır. ilginçtir, yolu istanbul'a da düşer. hatta burada birçok korkusu olan padişah için gizli geçitlerle dolu olan yıldız sarayı'nı yapar. daha sonra buradan da kaçar ve soluğu paris'te alır. romanın ana mekanı olan paris opera binası'nın inşasında çalışır ve bütün o gizli geçitleri, yeraltı koridorlarını, dehlizleri ve kendi göl evini yapar. burada mutlu mesut yaşamakta, opera izleyip yöneticilerden haraç kesmekteyken bir gün gönlünü christine isimli umut vadeden bir sopranoya kaptırır. eğitmek maksadıyla ona yanaşır ama çirkinliği kızı korkutur. bu sıralarda bir de christine'in çocukluk arkadaşı vikont raoul da konuya dahil olur ve olaylar gelişir.
leroux paris opera binası'nın alt katlarında, duvar aralarında yepyeni bir dünya kurmuş. romanda en ilgi çeken taraf bu bence. genel olarak erik'in üzerinde durulsa da sadece birkaç cümlede bahsedilen fare avcısı ve şapkalı, pelerinli adam gibi opera binasının bodrum katı sakinleri de ilgi çekici. okurken onlarla ilgili daha fazla bilgi olsun istedim. keza acem karakteri de değişik bir renk. müzikalde onun olmamasını saçma buldum(onun rolleri romandakinden bambaşka vasıflar yüklenmiş madam giry'ye verilmiş).
romanın içinde hugo'nun notre dame de paris romanıyla benzer noktalar yakalanabilir. ancak hugo'nun umutsuz aşığı quasimodo güçsüz ve merhametliyken leroux'nun hayaleti güçlü, zeki ve acımasızdır. hayalet, yani erik, fiziksel olarak quasimodo gibi deformeyken karakter olarak rahip frollo'nun tutkusuna ve zekasına sahiptir.
--spoiler--
romandan uyarlanan müzikal the phantom of the opera günümüzde romandan daha meşhur durumdadır. o da ayrı güzeldir.
müzikali için: (bkz: #27687314)
güncel Önemli Başlıklar