bugün

turkiye de dindarlarin kral ciplak diyememe sorunu

nerden baslasak, hani deveye sormuslar o da cevaplamis nerem dogru ki diye, basliga bak entry al durumu tam! simdi hatalari siralamaya baslarsak:

1)"inancli olan ve bunu ima ederek bizden oy alan" partilere oy vermenin mantikli bir yolu var midir ki krali gorunce ahan da bu ciplak desindir!

2)"dini inancı kuvvetli insanların da iktidarın nimetlerinden faydalanması" derken kral çıplak çığlıkları yerine zaten "kral bizi de diskoya götür de nemalanalım" bağırışlarının duyulması acı verici fakat bu vahim durumun fakında olunamaması da,içinde bulunduğumuz durumun her iki kesim içinde hak oldugunu dogrular niteliktedir efenim!insanlar hakettikleri şekilde yönetilirler diye boşuna dememiş adam!

3)imam hatip sorunu diye bir sorun yoktur, meslek liseleri sorunu vardir ki aslında böyle bir sorun akp iktidarından sonra göz boyama amacı güderek oylarını aldığı kesimi biraz daha uyutma çabası ugruna yaratılmış bir sorundur! çok uzun zaman geçmedi, dönüp son 3-5 yıla bir göz atın, ne zaman bir türban tartışması alevlendirilse ya özelleştirmede uc kuruşa bilindik firmalara peşkeş çekilme durumu vardır, ya da devlet büyüklerinin yargılanma süreçleri vardır, ya da illa bi bok vardır da vardır!

4)Arkadaşım devlet sana sunmuş seçeneğini, çocuğunu meslek lisesinde okut erkenden meslek sahibi olsun, tekniker olarak universiteye gidenler açken o para kazansın, ya da duz liseye gonder, ondan sonra bir 4 yıl daha meslek eğitimi aldıktan sonra hayata atılsın! imam hatiplerin durumu zaten ayrı, bizim bakkal amcanın (her ne kadar sığ bir düşünce olsa da özetlediği kanısındayım ) madem imam olcan ki olmussun, ikinci bir mesleği edinmek için niye diğer arkadaşlarının önüne geçmeye çalışıyosun yorumu zaman darlığı nedeniyle yeterlidir!ha dinini de öğrensin çocuğumuz da bilmem ne de bunlar herkesin bildiği gibi basit yakınmalar! baska bir baslikta cok rahat ve genis bir sekilde tartisiriz.

ne tekim durum bundan ibarettir! sonuç olarak;

Din tarım imparatorluklarının kalıntılarının halen toplum üzerinde egemen olduğu bir ülkede, tabandan destek alarak değil de tepeden inme devrimlerin halkın bilincine yerlesme ve kaynasma süresinin 80 kusur yıl gibi kısa bir sürede olamayacağı gerçeği sanayi devrimi yaşamış toplumların bile ne kadar yılda sindirebildiklerini görmemizle netleşmiş ve göstermiştir ki bu çalkantılı geçiş süreci bir 25 yıl daha sürecektir. yani halkımız bir 25 yıl daha siyasette, halkın din duygularını istismar eden eziklere oy vermeye devam edecektir,ha bu süre arta da bilir malum 80 darbesinden sonra oluşturulan yesil kusak bunu uzatabilecek duzeye de gelmistir!