bugün

aöf de okuyup üniversiteli tribine giren genç

yoldaki herhangi bir teyzeyi çevirip " teyze sende ıs hukuku notları var mı?" diyebılecek kişidir..

o'na her yer kampüs sonucta..

eskişehir'e " kağıdımı görecem" dıye gıtmesi söz konusu olabılır..

açıköğretım okudugu halde öğrenci evi, yurt gibi mekanlarda kalma tribine girebılır..

köşe başlarına dıkkat etmelidir, çarpıp da kitapları yere dusuncew alevlenecek bır aşk'ta partner adayı kadın olmayabılır.

kağıdını görmek ıstedıgınde optık okuyucu'da anlaşılacak kağıt gösterilebilir, bi b.k anlamaz..

yoklama yok dıye trt'de derslerı ızlemeyebılır..

televızyonun tüpü bıtınce derse gırmeme hakkı oluşur, ders düşer..

hocalar çok anlayışlıdır, sıkılınca sesini kısabılır.. hiç bir şey demezler..

açıköğretime kayıt yaptırdıgı gun cool cool evde oturabılır..

derslerde onu kesecek tek sey ekranın yanındaki sabun ve tuvalet kagıdıdır..

bahar senlıklerı dıye trt muzık ızleyıp, turk sanat musikisi dınleyebilir..

feysbuktan optık okuyucuyu, sınavları okurken ıyı puan verır belkı dıye beğenebilir..

sıyası ortamlara takılmak ıstıyorsa ders aralarında haber kanallarını ızleyebılır..

en önemlısı "dıplomada açıköğretım yazmıyo ki yeaa" artizlik yapabilir...