bugün

dinin insanliga kazandirdiklari

insanları diğer mahlukatlardan ayıran en belirgin özelliği, sanılanların dışında birgün öleceğinin farkında olmasıdır. hayvanlar olümlerine yakın belki bunu hissederler ama insanların farkındalıkları bundan tamamen ayrıdır. işte dinler ve onların işlevselliği burada ortaya çıkar.

bir insan düşünün ki heran ölebileceğini ve bunun mutlak bir kesinliğe sahip olduğunu bilsin ve ruh sağlığını koruyabilsin. tabi ki bu çok iddialı bir genelleme olur ama hiç değilse bu farkındalığın ciddi bir kaygı sebebi olduğunu yadsıyamayız. kaldı ki kitle iletişim araçlarının olmadığı, ortak insan aklının ve onun birikiminin henüz yolun başında olduğu, insanların maneviyata herzamankinden daha fazla ihtiyaç duyduğu eski devirlerde vaad edilen ve hemen her dinin en büyük kozu olan 'öteki dunya' ya da 'yeniden doğma-yaşama' gibi etkenler düşünüldüğünde insanların bu kaygıdan din yardımıyla çok daha kolay kurtulacağı kesindir. işte dinin insana kazandırdığı en bariz şey bu bir çeşit savunma mekanizmasıdır.

dinin kazanımlarından bir tanesi de eşitsizlik yaratmasıdır. şöyle ki; insanlık tarihinde insanoğlunun yaşam evrelerine bakıldığında doğum ve ölüm hariç her bireyin değişik sosyal düzeylerde,değişik maddi imkanlarla ve doyumlarla yaşadığı gözlenir. bir insan beşeri yaşamında ne kadar güçlü olursa olsun, ne kadar zeki ya da güzel veya da zengin olursa olsun kapı komşusuyla aralarındaki bu eşitsizlikleri ölüm dengeleyecektir. sözü geçen bu adam niteliksiz komşusuyla aynı toprağa gömülecek, toprağın altında benzer yokolma süreçlerini yaşayacaktır. işte din bu nokta insan hayatındaki tek gerçeği-eşitliği yine eşitsizliği çevirme işleviyle karşımıza çıkar. (hemen her inanışta) yaratıcı ve onun beşeri elçisi tarafından kendilerine inananların ölümden sonra muazzam bir hayata kavuşacakları beyan edilir.

öte yandan dinin ortaya çıkışına baktığımızda insanoğluna daha doğru ve sınırlayıcı bir ifadeyle yönetici sınıfa ya da bu sınıfın oluşumuna kazandırdığı başka birşey daha görürüz. slogan vari bir deyişle:din=ilkel iktidar aygıtı. iktidar aygıtının dünya üzerinde iki insan yaşasa bile ya da'yaşarken bile' varolduğuna şüphe yoktur. ancak kastettiğim iktidarın kurumsallaşmasıdır. işte dinin kazanımlarından biri de iktidarın kurumsallaşmasi noktasında ortaya çıkar. şüphesiz uğruna savaşlar yapılan,dünya düzeninde her daim etkisini gösteren; bireysel anlamda bakıldığında da milyonlarca insanı kendi yaşam disiplinin de tutan din gibi bir faktörün bahsi geçiyorsa kazanımlarından(!) ve etkilerinden daha uzun uzun bahsedilebilir.
güncel Önemli Başlıklar