bugün

sözlük yazarlarının itirafları

haftalığı bir gülümseme olan ağır bir gönülişçisiyim.evet yükümüzün ağır olduğu doğrudur.nede olsa iki kişilik bir sevdayı tek başımıza taşımak zorundayız...

saat işler,yıllar geçer sen hep aynı kalacağını zannedersin dünyanın,her şeyin aynı olağanlığında tekrar edeceğini sanarsın.
ta ki bir gülümsemenin,bir edanın,bir kokunun dünyanı aydınlatacağı ana kadar...

saçları uzundu,belini kapatırdı saçları.insanı histerik bir yoksunluk sendromuna sokardı saçları.göğsünde gezdirmek isterdin onları,çok güzeldi saçları...gözleri derin bakardı,utandırırdı seni gözleri,sorgulardı seni gözleri,kaybolurdun imgelerinde...
elleri naifti onun elleri,boğmasını isterdin dertleri,yüzünde dolaşmasını isterdin o ellerin...burnu;laleye benzetirdim ben onu,
hep güzel koklatırdı eminim,baş parmak kadardı o uzvu...sesi,başka bir sedası vardı,aralığı farklıydı frekansının,tam benim kalbime dokunurdu...bütünü ;kusursuzdu bütünü,ihtiyaçtı bütünü,insanı tanrıya inandırırdı...

nihayetinde seversin onu,elinde değildir tüm olanlar.bir insanı seversin hemde herşeyden çok,işte budur işin enterasanı.belki gidip
derdini anlatacak kadar cesursundur.gitme!sakın gitme!dur!yoksa haftalığını bile alamazsın.hem senin sendikan varmı?hani onun etrafında serbestçe dolaşma iznin?yapma zamana bırak,hem midendeki ağrı ondan değil,muhtemelen reflüsündür,yorma herşeyi ona.
sana tek bir önerim var;uzaktan sev,ancak okadar yaklaşabilirsin.eğer işin ağır geliyorsa istifanı sunarsın.
onurluca olanıda budur...