bugün

üniversitede başınıza gelebilecek en kötü durumlardan birisidir.
cezası ilk olarak başınızda duran gözetmen öğretmen tarafından belirlenir. daha doğrusu suçunuzun cezasına birinci elden o hükmeder.eğer tanıdık yada az çok muhabbetiniz olan bir hocaysa tutanak tutulup uzaklaştırma almaktan yırtabilirsiniz yada ölüm fermanınız gözünüzün önünde yazılır.bu yakalanış sizi okul haytaınızdan altı ay uzaklaştırma ile sonuçlanabilir.bu altı ay aslında bir sene okulun uzaması demektir ve devam edeceğiniz senelerde bütün hocalar sizi mimler ve değil kopya çekmek arkadaşınıza yandan bile bakamazsınız.
her üniversite öğrencisi hayatında en az bir kere yakalanmıştır diye düşünüyorum.bu yakalanış illa kağıdınızın elinizden alınması yada dışarı atılmanız ile sonuçlanmamış olabilir.ama mutlaka uyarılmışsınızdır.ön yada arka sıradaki arkadaşınız sizi kağıdını göster yada cevabı söyle diye dürterkende hocanın gözüne takılmış olabilirsiniz.
ben iki kez adam gibi yakalandım.ilki birinci sınıfta ilk inkilap sınavında idi.aslında çok çalışmayı sevmeyen ben,tarih denilince hiç bir şey bilmeyen biri olaraktan sınav akşamı sabaha kadar çalışmıştım.dokuzda olan sınava 45 dk kala uyuyakalmışım ve uyandığımda giyinip sınava gitmek için sadece beş dakıkam vardı.o mahmurluk ve gec kalmıslık altında sınav salonunu bulup sınav kağıdını elime aldığımda geceye ve çalıştıklarıma dair hiçbir şey hatırlamadığımı ferkettim.kağıda baktım,cevapları hatırlamaya calıstım ama aklıma hıc bırsey gelmedı.aslında konuların baslıklarını da hatırlıyorum ama cevap vermeye gelınce hıc bır sey yok.bes on dakıka sonra ıyıce sıklımaya basladım.ve şeytan rahat bırakmadı.cep kitabının cıkarıp kronolojıye bakmaya basladım ama buda yeterlı olmadı.hocayı kontrol ettım.sonra bı cesaret ya herru ya merru diyip en ön sırada oturmama ragmen actım cep kıtabını sıranın altına.sonra baslarsın cevapları yazmaya.eeeeeeee hoca da kerız mı? on bes dakıkadır yazı yazmayıp kagıda bakan ben bes dakıka ıcınde sorunun bırıne cevap verıp bu cevabı da butun sayfaya yerlestirince caktı tabıı durumu.aldı kağıdımım elimden çıkardı dışarı.ben daha hocam demeden,merka etme tutanak tutmayacağım diyince öyle bir rahatladım ki anlatamam.bu ilk yakalanısımdı.ama son olmadı tabii...

daha sonraki sayısal derslerın sınavlarında hiç çekinmeden genel dağıtıcılık yaptım.taaaaa kii,fen bilgisi labaratuarı sınavına kadar.diğer derslerde zorlanamdan geçmeye devam eden ben bu sınavı fen bilgisi diye fazla sallamadım.ama sonunda o beni salladı.sınav kolay gecer dıye ezberlenecek seyler ıcın kafa yormak yerıne meshur karınca yazılı kıtap ozetı dokumantasyon nıtelıgı tasıyan kopya kagıtlarımı hazırlamısım.sınava girdim 6 soruyu yaptım ama seytan yıne ıs basında.dıger dort sorunun ne gunehı var dıyıp basladı benı durtmeye.bende cabuk ıkna oldum.yerlestırdım kopyamı basladım dıger soruları yazmaya. gozetmen hocada sınavın kendı hocası, tanıyorda benı.bu cok akıllı hocamız elındekı mınıcık kamera ıle sınıfı cekıyormus megerse.tabıı ben bunu sınav bıttıkten sonra anladım.sınav bıttı tam eve gıdecegım hoca yanına cagırdı.sınav nasıldı dedı.ıyı dedım.sorular kolaydı sadece ıkı soruda takıldım hocam dedım.(yalan halbukı 4 soruyu da yazmısım kagıttan)sonra gel bakalım sen benımle dedı odasına cagırdı.gıttım.makınayı bılgısyara bagladı,resımlerı actı.oda ne?
elimde ki kopya kagıdıyla kabak gıbı ortadayım.ilk önce bırsey demedı hoca sadece yuzume baktı.tabii benı bır korku sarmıs.ölecegım ama. butun uzuvlarım tıtrıyor desem yalan degıl.tamam dıyorum okul molul bıttı benım ıcın.uzaklastırma verırlerde eve kagıt yollarsalar yandım ben.annemler yer benı.mılletın yuzune de bakamam. neyse bne böyle ecel terleri dökerken hoca basladı konusmaya...
=nıye kopya cektın kızım?
*sey hocam kem kum...
=seni tanıyorum bunu yapacak bır kızda degılsın neden böyle oldu?
*ya hocam,seytana uyduk işte...
=bak bu,ilk ve son olsun.seni tanıyorum derslerde nasıl aktif olduğunu da biliyorum.hem sen temsilcisin arkadaslarına böyle mi örnek olacaksın?bundan sonra olmasın.
=hocam ya sınav?
* bu seferlik affettim.ben senin nerden sonra yazdığını yani kopya çektiğini biliyorum.kendi aklından yazdığın yere kadar not veririm sonrasını yok sayarım.
=tamam hocam. çok sağolun.

şeklinde muhabbet biter ve ben huzura ererim.bu yoğun stresten sonra arkadaşlara kurtulma namına yemek ısmarlanır.
yan basmaktır.
tutanak tutulup savunmanız alındıktan sonra, en az bir yarıyıl, uzaklaştırma almanız kesindir, idareden tanıdığınız kimse yoksa 2 yarıyıl....
dönem kaybetmenize sebep olcak olaydır.
kime yakalandığınıza göre önem arzedecek durumdur, bir zamanlar o sıralarda oturduğunu henüz unutmamış bir asistansa sadece bir göz işeretiyle kopya ortadan kaybedilir ama hocaya yakalandıysanız o hem aptallık hem de naneyi yemişliktir.
9-10 tane silgiye kopya yazıp, sınav sırasında hepsini çıkarmak, haliyle asistana yakalanmak ve büyük bir pişkinlikle "hocam bunlar başka dersin kopyası. almayın." diyerek asistanı şoka uğratmak da buna bir örnektir.
tehlikeli bi durumdur. hocanın insafına göre; ya sınavınızdan puan kırılır yada dönem kaybedersiniz.risk almamak lazımdır.
asistan olan arkadaşınızın tamamen size pijlik yapma amaçıyla, ancak gerçekleşebilecek bir olaydır.
ingilizce vizesinden 100 alıp, türkçe vizesinden 35 alıp ortalamanın 25 puan altına düşünce gözü dönülüp yapılan eylemdir.

sınava girilir, bütün gece finaline uslu uslu çalışan flying dutchman sınavdan 1 saat önce aklındaki şeytanlara yenik düşer ve masum kopya kağıtları hazırlamaya başlar. dersin hocası doçent, 60 yaşlarında yürüyen mezar konumundadır. sınav kağıdı mahlukatın önüne gelir, sorulara göz atan flying dutchman, 1 soru hariç tümünün zihninin içinde olduğunu farkeder.Kağıdı çıkarıp istisna olan o soruyu geçirirken hoca gelir, kağıdı alır sınav kağıdına iğneler ve sınav kağıdına kocaman bir soru işareti koyar, sınava devam etmesini ister. Bunun üzerine tutanak tutulup tutulmayacağı henüz belli değildir, ama belli olan tek şey dersten FF alındığıdır.
Başlığı okumak bile içimi titretti. Hayatta başa gelebilecek en kötü durumlardandır.
üniversitede sevişirken yakalanmaktan iyidir.
bazıları seni okul bitene kadar süründürür hatta bittikten sonra da devam edebilir, bazıları acır sadece o zamanki sınavını iptal eder fazla uğraştırmaz, bazıları da seninle daha fazla muhattap olmaz bundan sonra senin işin dekanla diyip seni yollar.
bizim okulda 6 ay uzaklastirmayla sonuclaniyordu. o yuzden hayatimda ilk defa universitede kopya cekmedim.
eğer kopya denen eylem birilerinin kağıdını görmeye çalışmak, biriyle konuşmak gibi bir eylemse ve üzerinizde kopya muamelesi görebilecek yazılı hiçbir kağıt, silgi, hesap makinesi vs. bulunamazsa, gözetmen hocanın başınızda sınav sonuna kadar beklemesiyle sonlanabilecek olaydır, başka da hiçbir şey yapamaz. ama üzerinizde girdiğiniz sınavla ilgisi olsun olmasın en ufak bir yazılı belge bulduğu anda, hele de asistanla aranız kötüyse ya da asistan sizi hiç tanımıyorsa en az altı aylık hiç de hoş olmayan bir tatile hazırlanmanız, her şeyden önce evdekilere bu durumu anlatmanın bir yolunu bulmanız gerekir. tabi asistanla aranız iyiyse kimseye çaktırmadan allahına kadar yalvarıp el pençe divan durup o anda olayı kapattırabilirsiniz de. eğer kopya çektiğinizi bizzat bulduğu yazılı kağıtla ya da başka bir nesneyle belgeleyen o dersin hocasıysa, okula temelli elveda diyebilirsiniz, çünkü bir daha asla o dersten geçemeyeceğiniz o gün belli olmuştur.
not: tamamen bizim bölümün hocalarını baz alarak yazdım.
eğer kişi üniversiteye gelene kadar kopya çekmeyi öğrenememiş ise zaten kopya çekme taraftarı bir insan değildir ve bu nedenden ötürü de yakalanamaz. demekki bu insan üniversiteye gelene kadar kopya çekmiş olmasına rağmen halen profesyonelleşememiştir. yakalanmayı sonuna kadar hak etmiştir.

(bkz: ölmesin sürünsün)
geçtiğimiz vize sınavlarında yaptığım bir eylemdir sıra üstüne yazmıştım gözetmenimiz yüksek okulun müdür yardımcısıydı tüm sınav başlangıcından sonuna kadar sıranın üstüne yazdığımı biliyodu 3 soruluk klasik sınavı tıka basa doldurduktan sonra beni bi arka sıraya alıp dersin hocasını çağırdı sıranın üstünü gösterdi ilk elden suçumu kopyaya teşebbüs olarak girdi. tabi ki kağıdımla kopyaların nerdeyse hiç alakası yoktu diyebilirim ama 25 gün boyunca hayattan soğudum 25 gün boyunca açıklamadılar.((okulun uzadığını düşünmek bide kpss puanın tutmuş okul bittikten sonra atanabiliceksin bunların hepsinin yalan olacağını düşünmek ileriye dönük planlarının mahvolması insanı intihara teşvik eder)) vizeden sonraki tatilim haram oldu bana, bildiğiniz gözümü öyle böyle değil baya korkuttular neyse uzun lafın kısası eğer kuralcı sadece yönetmeliğe uyan bir yönetim kurulu varsa insiyatif felan hikaye ilk elden suçunuzu ne girerlerse cezanızda ona tekabüldür. kınama cezası aldım açıklandığında, amma velakin kağıdıma 0 verdiler şu an kaç alsam finallerde kurtarırım diye hesap yapıyorum(80 alsam kurtarıyorum) neyse arkadaşlar kopya kötüdür yapmayın dicem ama nafile çünkü buraya başı belaya girenler uğruyo uyarmak nasihat etmek yersizdir.
Hoca değişmediği sürece o dersten babayı geçme durumudur.
Askerde silahı kaybetmek buna eş değerdir.