bugün

hayatının büyük bir bölümünü ilim tahsil etmekle geçiren ve sürekli (bkz: oks ye gir lisede bi bok yok), (bkz: öss den sonra sabahtan akşama kadar yatarsın),(bkz: sen bir tezini ver önce ondan sonra sabancı,koç,zorlu...) vb.. yalanlarla kandırılagelmiş özelliklede lisede hayatı boyunca hiç işine yaramayacak olan (bkz: kurbaganın sindirim sistemi), (bkz: solucanların cinsel hayatı), (bkz: amiplerin sürekli ortadan bölünmesi) gibi şeyleri öğrenmek zorunda kalan,bir çok kez intihar etmeyi düşünmüş,bunlardan kurduğu sıkı dostluklar,hocalarla yapılan geyikler sayesinde kurtulmuş muzdarip kişi..
ezik insan,zor günlerin kaçınılmaz çözümcüsü,iki kağıt parçası** uğruna hocaların gözüne girmeye çalışan kişi,hayatın minimum 8 yılında olunan sıfat...
özellikle mosquito nun belirttiği gibi doktorların bir hayat boyu öğrenci olma durumlarıda mevcuttur..
en zevkli döneminin lise olduğuna dair kanaatim vardır..ilköğretimde daha çocuk olunması,üniversitede ise askerlik,iş,evlilik gibi ciddi konularla iç içe olunması bu kanaatimi güçlendiren bir yargıdır...
(bkz: bok yoluna gitmek)
ders anlattığım 7-11 yaş arası çocuklar.
üniversitede ise yolunacak kaz olarak görülür hem birey hem de okul yönetimi tarafından hatta ve hatta hocalar tarafından.
ayrıca türkiye'de eğitim sisteminin yamukluğu dolayısıyla öğrencilik ezberden geçer. kelime kökleri bile bunu vurgular: öğrenmekten öğrenci, study*'den student.
öğrenme zorunluluğunu ifade eden, dayatan, sistemin tanımını yapan bir değişken. talebe kelime itibari ile talep kökünden gelir, bilgi edinmek amacıyla kendi isteğiyle yaklaşan anlamına gelir. dayatması yoktur.
(bkz: sadece üniformalı öğrenci geçerlidir)
part-time olarak yaptığım iş.
(bkz: okula uğramayan öğrenci modeli)
(bkz: baba parası değil alın teri)
işkence görmekten hayata başlayamamış kişi.
(bkz: gariban)
(bkz: mazlum)
ayaklı sürüngen.
bu işi üniversite de eda ediyorsa hayatının öyle veya böyle en güzel günlerini geçiren insan.. hayatın daha rahat bir dönemi varsa bunu merak ediyorum.. güzel güzel..
studentus: sömürülmeye, hor görülmeye * sanki genetik yatkınlığı varmış gibi çile çeken, memur hayatı yaşayan * * her hafta sınav yapılması, ödev dayanması, boş bırakılmaması gereken insan türü. Eski versiyonlarını üniversite denilen yaşam alanlarında mal mal dolaşırken görmek mümkündür. Yeni versiyonları ise lise denilen hapishanelerde yozlaşarak yaşamaya çalışmaktadır. Ayrıca nisan mayıs aylarında gönül yayı gevşeyen bu insan türü kopya çekmek ve geyik yapma konularında evrimleşmiştir.
öğrenmek işini yapan kişi. hoş, günümüzde bu tanıma pek uymuyor.
otobüslerde sırtında ağır,kalın kitaplarla dolu çantasıyla bi yer bulup oturup,sonra da "evladımm,şşşştttt genççç,sen kalk ta hanım teyzeye yer ver" uyarılarına maruz kalan insan tipidir. zavallıdır,günün yorgunluğunu üzerinde taşımaktadır.bir de yerinden edilir. ayıp edilir.
indirimli akbil kullanabilen ayrıcalıklı insan grubu..
matematik problemlerini bir türlü çözemeyen ama tenefüse kaç dakika kaldığını saniyesi saniyesine hesaplayabilen okul organizması.
hayatının en güzel yıllarını daha iyi bir gelecek için feda eden insanlardır.
ezilen, hor görülen ve sürekli sorgulanan insan topluluğudur. * *
hesaplarıma göre eğitim giderleri için harcadığı parayı bir sigorta şirketine yatırsaydı özel emekli olabilmiş kişidir.üstelik yorulmadan, kasmadan, dirsek çürütmeden, erken uyanmak zorunda kalmadan , sinir sitres de yok...*
"ama yaş engeli var işte " diyeceksiniz haklısınız.
genellikle parası olmayan sürekli otlanabilecek biri arayan insan grubu. bir de öğrenci evleri vardır genellikle yemekler makarna ve yumurtadan oluşur bunların çeşitleri vardır. sahanda yumurta,sosisli yumurta,kaşarlı yumurta,salçalı makarna,kıymalı makarna,peynirli makarna vs.
(bkz: ogrenci evi)
dolmuş, otobüs, sinema gibi halka hizmet verilen yerlerde hiç bir şey yapmadan indirim kazanan insanlar.
güncel Önemli Başlıklar