öz yurdunda garipsin öz vatanında parya

Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün internet sitesindeki bilgilere göre,
Türk öğrenciler 300 lira,
yabancı uyruklu öğrenciler ise 600 lira burs alıyor.

not: yabancıları ne güzel yalıyorlar. şimdi bunlardan geri ödeme de almazlar.
bulamazlar çünkü...
bizimkilere de ödeyemezse icra... nasıl olsa ellerinin altında.

kadin hayati boyunca okumamis hazira konup koca parasi yemis. aralari acilinca calismak zorunda kalmis.

boyle insanlara acimiyorum, calis senin de olsun.

bu fotoğrafı gördüğümden beri aklımdan çıkmıyor. adam geliyor seni ülkende ayakta bekletiyor.

Otellerde eğlenen turistleri, denize girdi diye ceza kesilen vatandaşı görünce akıllara gelen dize.

Sebebi müslüman düşmanı kemalistlerdir

görsel

necip fazıl nam kumarbazın şimdiki halimizi anlatan dizesidir.

(bkz: ankarada suriyelilerin mahalleliyi darp etmesi)

(bkz: sakarya türküsü/#27142392)

bir kez daha dogru oldugunu hatirladigim sey.

hain ve de nankör bir alçağın ebleh yobazları coşturmak için yazdığı dizedir.

söz konusu şahıs yoksul devletin okusun diye verdiği bursu paris batakhanelerinde yemiş, maması kesilince saf değiştirmiş, sonra menderes'ten köpek gibi yalvararak aldığı örtülü ödenek paralarını yine kumar masalarında siftinmiştir. öğrenciler kendisini örnek alsın, aynen onun gibi olsun diye adı okullara veriliyor günümüzde...

öz yurdunda garip, öz vatanında parya olma meselesine gelince... işte kimlerin öz yurdunda garip, öz vatanında parya durumuna düşürüldüğünü görüyoruz...

halkın büyük bir kısmı kapılarına konacak bir ton kömür sadakasına muhtaç...

dolar milyarderi sayımız japonya'daki dolar milyarderlerini ikiye katlıyor...

canı yanmış insanlara şöyle muamele ediliyor:

http://www.haberler.com/s...vatandasa-6034225-haberi/

suriyelilere yapılan kıyaklar ortada... en son sınavsız üniversite imkanı sağlandı.

hırsızların çaldığı elektriğin parası namuslu insanlardan tahsil ediliyor. üstelik şikayet edemesinler diye yasa bile çıkarılıyor...

stark kızı arya'ya yazılmıştır.

adamı alır derinliklere götürür. paralel evrene götürür. heryere götürür.

bugün daha da anlamlı.

Üstada yakışır sakarya şiirinde geçen harikulade mısra.

Necip Fazıl Kısakürek'in Sakarya Destanı adlı eserinin bir mısrasıdır.

zamanında ''ülkücüye kaside'' ismiyle ülkücü davaya destek veren necip fazılın bu sözleri de
sanki bugünün türk milliyetçileri ve ülkücüleri için söylenmiştir.adı türk olan bir ülkede türküm diyen faşist oluyorsa daha ne olsun...

necip fazıl ve ardılları sayesinde, bugün türk milleti için geçerlilik kazanmış sözdür.
kısakürek'in fikirleri ve onu örnek alanların politikaları, uygulamaları ile türk milleti artık hem gariptir hem de paryadır.

memleketimizde çoğunluğun duyarlılığı olduğundan başörtülüler,meslek liseliler başta tüm dezavantajlılar için kullanılabilir.

üstadın sanki bugünler için yazmış olduğu muhteşem mısra. çok manidar.

nesillerdir yetiştiği, büyüdüğü topraklara yabancı olma durumunu ve varolamama, sahiplenememe hislerini ifade eden dizelerdir.

1-brahmanlar
2-ksatriyalar
3-vaysilar
4-sucralar
5-parya

hiç bir sosyal hakkı bulunmayan sınıf bile denmesi hata sayılacak dışlanmış insanlar grubuna parya deniyo. Öz yurdun ve öz vatanın deyimleriyle parya kelimesi aynı mısrada saf tutunca müthiş bir anlam zenginliği ortaya çıkıyor. tek kelimeyle müthiş. Her dava sahibi insan bu mısraları kendi davasının silahı gibi kullanabilir, burada paryanın ne olduğu hiç önemli değil.

ama bence yine şiirin asıl can alıcı mısrası yani anlatım yoğunluğu olarak zirveye çıktığı nokta şu mısrada:

Kafdağını assalar, belki çeker de bir kıl!
Bu ifritten sualin, kılını çekmez akıl!

fikri buhranlarla cebelleşen bir zihnin işin içinden çıkamaz durumunu özetliyor bu mısralar,
üstada saygılar...

özyurdumuzda dışlamışlığa uğramamızın, itilmemizin necip fazıl kısakürek'in yorumuyla anlatıldığı, yanına vatan sevgisinin de serpiştirildiği sakarya türküsü şiirine ait çok anlamlı bir mısra.

Vicdan azabına eş kayna kayna Sakarya.
Öz yurdunda garipsin, öz vatanında parya!

insan üç beş damla kan, ırmak üç beş damla su:
Bir hayata çattık ki, hayata kurmuş pusu.

Geldi ölümlü yalan, gitti ölümsüz gerçek:
Siz, hayat süren leşler, sizi kim diriltecek?

Kafdağını assalar, belki çeker de bir kıl!
Bu ifritten sualin, kılını çekmez akıl!

(bkz: sakarya türküsü)

Dahi Necip Fazılın kaleminden çıkmış bir mısra. Necip fazıl dahidir her önüne gelen anlayamaz.Bu mısra bugün de anlamını ilk günkü gibi anlamlı bir şekilde korumaktadır.

Necip fazil kisakurek'in sakarya turkusu isimli siirinden bir misradir. Sair o donemin islamcilarina ithafen yazmistir bu misrayi. Ama bugun maalesef Oz yudunda garip oz vataninda parya olanlar turk soylu turkler'dir.necip fazil'i da hic sevmem bu arada belirtmeden gecemiyecegim.