bugün

hakkaniyete yakışmayan bir davranışa uğramanın insana verdiği acı duygu.
beklediğini alamamaktır kimi zaman...
harcadığı emeğe acımak , belki de o andan sonra pes etmektir...
sonuna kadar savaştığını düşünüp , savaşın sonunda zaten yenik başladığını anlamaktır...
havasını almaktır bazılarına göre.
belki yenilmek , belki de küsmek için bir sebep...
zoruna gitmek , o anda orda olmayı , belki de o konuşmayı yapmayı istememektir...
o anı yaşanmamış sayıp , 'keşke' çekerek yoluna devam etmektir...
sineye çekmektir bazen de...
içinde biriktirmek , ezildiğini bile bile susmaktır...
bağırmak isteyip de bağıramamaktır!
elinden bir şey gelmemesidir!
haklısın deyip , boynunu bükmektir...
susup kalmaktır , onca şeye rağmen!
''benimde söyleyeceklerim'' var deyip bir türlü söyleyememektir...
hep susmak , belki de kendi kendine konuşmaktır...
sinirlenmek ama kimseye anlatamamaktır!
zoruna gitmek , cehennemin dibine gitmekten bile kötüdür dostum...
işte böyle bir şey zoruna gitmek...

ya da belki de;
arkasını döndüğünde bir hiç görmektir... * *
ağrına gitmek demektir...

insanlar soruyor seni benden
ağrıma gidiyor!
-onur akın-
gücüme gitti şeklinde de kullanılır.
Şimdi aklıma geldi de çok samimi bir arkadaşım vardı kendisi kürttü.

Bi gün dersane çıkışı 4-5 kişi bi kafede oturup muhabbet ediyoruz, kürt olan arkadaşta yanımızdaydı. konu bi anda türklük kürtlük tartışmasına döndü. Ben konuyu kapatmaya çalışıyorum ama yok. içlerinden bi gerizekalı "kürtler şerefsizdir" dedi.

Ama sanırım o çocuğun kürt olduğunu bilmeden söyledi. Arkadaşım masadan kalktı ve doğruca dışarı cıktı. Bende peşinden gittim tabii. Olum kusura bakma falan filan derken.. Hayatım boyunca unutmayacağım o sözü söyledi.

-Zoruma gitti lan.