bugün

sprey kutusuna su koyup bınaya gırenlere sıkmak.
Gazete sayfalarını aşağı atmak.
Birilerinin kafasına üzüm atmak,
kafayı sıkıştırmak.
su tabancasıyla yoldan geçenlere nişan alıp vurmaya çalışmak ama bi türlü başaramamak.
o zamanlar rüzgarı hesaba katacak kafa nerde...
Su balonlarını aşağı atmak. Çok zevkliydi be. Keşke geri dönsek..
ayaklarımı karşı duvara dikleyip sandalyeyle sallanmak.
Balkon demirlerinin arkasina siper yapmakti. Kardeşimle beraber oyuncak tabancalarimizi siperlerden ateşlerdik. Hey gidi günler..
ateş yakmak.

kolonya, saf alkol peçete... teçhizatlı çalışırdım
zinciri atmış bisikleti duvarla destekleyip sürüyormuş gibi pedal çevirmek.
köpük çıkaran sikimsonik aletlerle yapılan balonlar boşluğa bırakıldıktan sonra aval aval arkalarından bakmak.
Esnafın kafasına zeytin atıp vurduktan sonra head shot diye bağırmak beni gördüklerin de dükkanlarına giriyorlardı.
mahalleden geçen seyyar satıcıları sokağın sonuna kadar izlemek.
Su tabancasıyla karşı evin camlarını ıslatmak.
5 taş oynamak, uçak yapıp aşağı atmak, damperli kamyonun aşağıya döktüğü taze kumun üzerine şemsiyeyle atlamak, hey gidi günler..
Yağmurda aşağıdakilerin kafasına tükürmek.
ipin ucuna poşet bağlayıp uçurtma diye oynamak.
tam karşı binamızda bizimle aynı hizada oturan yeni evli bir çift vardı.

bunların yatakları tam camın önünde, hep de ışık açık sevişirlerdi.

e tabi haliyle karşıdan bakınca da gölge oyunu gibi olanı biteni görüyorsun.

ben 7 kardeşim de 4 yaşlarında filan o zamanlar.

her gece tam bunlar sevişmeye başlayınca biz de balkondan leblebi, küçük taş yağmuruna başlardık.

yazık insanlar bizim yüzümüzden doğru düzgün sevişemedi günlerce ağız tadıyla.

sonrası mı?

şikayet ve akabinde gelen iki tokat(kardeşim küçük olduğu için ona vekaleten de bana atıldı)

1 ay sonra da duyduk ki abla hamile kalmış. *
Şırıngayla gelip geçene su sıçratmak.
Annenin verdiği dışarı çıkmama cezası sebebiyle, balkondan balkona geçerek komşuya gitmek.
Oldukça yüksek ve tehlikeliydi ama bi süre sonra bu bende alışkanlık olmuştu. Bunu duyan babam da balkonun kenarındaki duvara demir Parmaklık yaptırmıştı.
Spiderman kariyerimi bitirdin baba.
apartman çocuğu değildik

şimdinin müstakili o zamanların gecekonduların da geçti çocukluğumuz.

balkon yerine bahçeyi varsayacak olursak.

tavuk, tavşan, kedi, köpek beslerdik.

zamanı geldiğinde bahçede ki ağaçların meyvelerini yerdik.

yine aynı bahçeye yediğimiz meyvelerin çekirdeklerini dikip filizlenmesini beklerdik.

misket oynardık bahçenin toprak zemininde.

ölen hayvanlarımızı gömerdik.
4. kat balkonunda camasir iplerinden tutunup sallanmak gibi deli cesaretli seyler yaparmisim.
arkadaşlarla çamaşır ipinde sallanan mandalları, kulağa burna ficudun bilimum yerlerine takarak güç gösterisinde bulunmak. ne salakmışız lan harbiden...
Aşagıya erik çekirdegi atmak.
su tabancası sıkmaktı.