bugün

insanın yaparken zevkten dört köşe olduğu şeylerdir.

-bir eğlence merkezinin karşısındaki kaldırıma oturup çekirdek çıtlatarak görevlileri gıcık etmek
-insanlara gaz vererek düştükleri hali izlemek
- zeytinyağlı bir yemekten sonra sofradan kalkmadan ayaklarını uzatıp sigara içmek.
(bkz: sevgiliyi gıcık etmek)*
(bkz: orucu anketle açmak)
uludag sozluk okumak.*
iliklerine kadar sırılsıklam ıslanma pahasına, sevgiliyle yağmur altında yürümek..
- uyandıktan sonra yatakta yaklaşık yarım saat daha gözleri bir noktaya dikerek uzanmak.
- kedileri sokak boyunca kovalamak.
- bulmacada çıkan ünlülerin fotoğraflarına sakal, bıyık çizmek.
- tuvalette penguen okumak.
- ağızdan çıkarılan yeni çiğnenmiş taze sakızı uzun saçlı kızlara atıp saklandıktan sonra kızların çektiği çileyi izlemek.
- pi sayısını 3 almak.
- nazar boncuğuna kafa atarak, onu kırmak.
- herhangi bir kağıdı buruşturup uzaktaki çöp kutusuna artistlik şekilde fırlatmak.
- cafede çay içildikten sonra çay kaşığını bardağın ağzına 90 derecelik açıyla kapatır gibi koymak.* *
- saçını kestiren kişiye "kuş gibi olmuşsun" demek.
- uhuyu sümük kıvamına getirip arkadaşı korkutmak.
- küçükken yazılan günlüğü okumak.
- yüksek seste kulaklıkla müzik dinleyen kişiye laf sokmak.
- düşene gülmek.
- bushun gingerdan düştüğü videoyu izlemek.
- takla atmayı öğrenmek.
- takla atmak.
- tavşan resimlerine bakmak.
- kafaya huni takıp garip ses kayıtları yapmak.
- çölde duş almak.

to be continued... *
(bkz: seks)
(bkz: hız)
-lokantalardan kürdan çalmak
-fıkra anlatamayan birine "anlat lan" deyip onun kıvranışını izlemek
-yüzme bilmeyen (yüzemeyen) birinin karşısında "su çoook güüzeel" diye haykırmak.
-yağmur altında yürümek
-esaretin bedeli' ni tekrar izlemek
-kitapçı raflarını dikkatle incelemek.
(bkz: zevk verdiğini hissetmek)
sessiz azınlığın sesi olmak ve mensubu olduğun milletin dertlerini sıkıntılarını anlatmak ve bunlara cözüm yolu bulmak
(bkz: anket yapmak)
yenmesi, içilmesi, gezilmesi, görülmesi, bakılması, tadılması yasak olan her şeydir.
okulda uçlu kalemlerin içini boşaltıp, yuvarlatılmış kağıdı içine koyup tükürmek suretiyle savaşmak... *
-hasta hasta soğuk su içmek *
-ağustos ayında bütün vücudu mentollü traş köpüğüne bulayıp soğuk duşa girmek
-traş olunurken kesilen derin yaranın üzerine deodorant sıkmak
-sindirim problemi olan bir mideniz varken sabah kahvaltısını viski + yaşpasta ile yapmak
-bademcikleri aldırıp tömbeki içmek
-bir toplu iğneyi ocakta ucu akkor hale gelinceye kadar ısıtıp o iğne ile uçuk karıştırmak
-çaya bisküvi banıp yemek
-duş alırken küvete işemek
-soğuktan buz tutmuş ayakları sıcak radyatöre dayamak
-yağmurlu havada uyumak
-kızarmış ekmeğe tereyağ sürmek
-evde kimse yokken özgürce burun karıştırmak
kulağın iç kısmını kaşımak.
nargile içmek...naneli olacak ama..
halısaha maçlarından sonra terden vıcık vıcık olmuş ayağı kimse görmeden havluyla* kurulamak. Daha sonra kullanılmış olan havluyu isteyen arkadaşlara verip onların yüzlerini silmelerini seyretmek.
bir elle çakmağı yakmak, diğer elle de ateşe doğru deodorant püskürtmek.
fotoğraf çekmek, raflardaki kitapları saatlerce incelemek..
kulak çubuğu ile 6 ayda bir kulak karıştırmak
evin icindeyken turkurmek *
yazin cimlere uzanarak soguk bisiler icmek
yagmurda yurumek *
yol kenarindaki park etmis arabalarin aynalarini icine bastirarak ayarlarini bozmak
balkondan yumurta ve benzeri seyler atmak
geceleri arabalarin ustune isemek
sabah okula gitmek icin erken kalktiktan sora vazgecip geri yatmak...
(bkz: turklerin yapmaktan zevk aldiklari seyler)