yanlış ailelerin içine doğan çocuklar

iki türlü kader vardır. biri müdahale edemeyeceğimiz diğeriyse kendi seçimlerimizle şekillenen kader. yanlış ailelerin içine doğan çocuklar; kader'in değiştiremeyeceğimiz kısmıdır. zira hiç kimse, nerede, nasıl, kimin çocuğu olarak dünya'ya geleceğini bilemez ve buna müdahale edemez. bu bizim değişmez kaderimizdir.

yanlış ailelerin içine doğan pırlanta gibi çocukları görünce, onların büyürken nasıl çarmıha gerildiklerini, yüreği sızlamalı insanın.

edit: yazım hatası düzeltildi.

bazen de doğru ailelerin içine doğan yanlış çocuklar oluyor. hayat herkese gümüş kaşıkta birşey sunmuyor.

telef olmalarına, sonbahar yaprağı gibi ordan oraya savrulmalarına sebep olabileceği gibi inatla toprağa yapışan arsız bir tohum gibi tutunup kök salanları da mevcuttur. ve zorluklar onlara çok şey öğrettiği için dışarıdan çok soğuk ve acımasız görünmeleri mümkündür. tıpkı acı patlıcan misali...

neyin doğru neyin yanlış olduğunu tam manasıyla bilemeyecek kadar sınırlı bir adalet terazisine sahipken insanoğlu; konuşulması pek de mantıklı olmayan önerme.

harcanır ve kaybolurlar.

O benim ama yasa.