bugün

türkmen boylarından bir tanesi olan boydur. evet.

http://varsakturkleri.blo...m/varsak-turkleri/9207328
hem anne, bem baba tarafından mensubu olduğum oğuzlara bağlı boydur. yerleşik hayata 1865'te geçmeleriyle anadolu'nun en saf boylarından bir tanesidir. adana'nın; kozan, feke, saimbeyli ilçelerini oluşturan ana unsurdur

kozan dağı'dır aslımız
arı türkmendir neslimiz
varsaktır durak yerimiz ...
-karacaoğlan
Diğer Türkmen gruplarıyla beraber Varsaklar'ın Çukurova'ya gelişlerinden başlayarak bunların siyasi tarihlerini incelediğimiz zaman yurtlan ve kabile yapılan hakkında önemli bilgiler elde etmekteyiz.

Gerek Memlüklü kaynaklarından, gerek Şikari'nin yazdığı gibi Karamanlı tarih kitaplarından ve Osmanlı tarihçilerinin sözlerinden edindiğimiz bilgilere göre, Varsaklar'ın yurtlarının özellikle kuzeydeki dağlık yöreler olmak üzere Tarsus ve Mersin bölgesi olduğu anlaşılıyor. Ancak çeşitli nedenlerle meydana gelen göçler dolayısıyla yurtlarında değişmeler gözlemlenmiştir.

Bu konuda Alman seyyahlar, Fıraylic ve Ravlig, "Türkmen Aşiretleri" adlı eserlerinde önemli bilgiler vermektedirler. Bu eser Varsaklar için şöyle bir sınır çizer; Farsak aşiretleri, Bağdat demiryolunun güney kısmını teşkil eden sahada bulunurlar.

Takip ettikleri başlama ve bitiş noktası şöyle zikredilebilir:

Muğla sancağındaki Osmanlı dağlarından, Konya vilayetinin Antalya sancağı, Adana vilayeti, Halep'le Sivas arasında dar bir kavuşma silsilesi ile Diyarbakır'a doğru uzanırlar. Bunların bu coğrafi konumları, gayet geniş bir mütala sonucu beyan edilebilir. Halbuki Farsak aşiretlerinin asıl dolaşım sahası, Adana ve Antalya vilayetleridir. Buradaki aşiretlerin önemli bir kısmı Farsak'tır. Halk, buralardaki Türkmen aşiretlerini Farsak adı ile anmaktadır. Ancak halkın o yörelerdeki Türkmen aşiretlerini Farsak diye anması bu bölgelerdeki bütün aşiretlerin Farsak aşiretine mensup olduğunu göstermez. Bu bize sadece Varsak aşiretlerinin bu bölgelerde yoğunluk kazandığını gösterir. Zamanla bunların bir kısmı Mersin ve Tarsus bölgelerinden, Çukurova'nın kuzey bölgelerine doğru çıkarlarken, bir kısmı da önce Karaman-ili olmak üzere, Antalya ve daha sonraları da Konya bölgesindeki Varsaklar'ın buradan özellikle Aydın olmak üzere çeşitli yerlere göç etmişlerdir. Hatta tarihi kayıtlar, Kırşehir ve Kayseri'ye de Varsaklar'ın göçlerinden bahsederler.

Varsaklar'ın coğrafi konumuna bu kadar değindikten sonra, şimdi de kabile yapıları ve nüfusları üzerinde kısaca duralım.
Edindiğimiz bilgilere göre, bu aşiret topluluğu epey bir yekün teşkil etmektedir. Aynı zamanda bunların hepsi aynı isim altında da değildir. Bu aşiretler arasında pek çok kabile taksimatı vardır. Bu durum ise genel olarak kabilelerin zayıf kalmasına neden olmuş ve bilhassa aşiretlerin hareketlerinde düzensizlikler ortaya çıkarmıştır.
"Türkmen Aşiretleri" adlı eserde Varsaklar'ın kabile yapıları ve nüfusları hakkında önemli bilgilere rastlamaktayız. Bu eserde belirtildiğine göre, kışın bir iki saatlik mesafede bulunup bir diğerine komşu olarak çadır kuran iki kabile arasındaki elbiselerde bile tam bir birlik sağlanmış değildi. Fakat bu kadar küçük bölünmelere rağmen aşiretlerde esas teşkil eden bazı özellikler muhafaza edilmiştir. Mesela, bütün Türkmen aşiretlerinin hayat tarzı, duyguları, düşünceleri, bunlarda da mevcuttur. Genel olarak hayatları sakin bir şekilde olup büyük aşiret, küçük parçalara ayrılmış olduğundan hiçbir küçük parça, kendi mevcudiyetini muhafaza eden müesseseleriyle mensup olduğu sosyal hayata iştirak etmek cesaretinde bulunamamıştır.

Aynı eserde, Varsaklar'ın XVIII. yüzyılın sonları ve XIX. yüzyılın başkalarındaki nüfusu genel olarak şu şekilde verilmektedir:

Farsak aşiretleri toplam olarak 80.000 nüfustan ibarettir. Bu nüfus Adana ve Antalya bölgesinde çeşitli oranlarla dağılmıştır. Ancak bazı seyyahlar bu nüfusun 150.000 civarında olduğunu kaydetseler de bu kadar fazla bir nüfusun, genel Türkmen nüfusuna göre doğru olmadığı açıktadır.

Bu 80.000 civarındaki nüfus aşağıdaki yörelerde şu şekilde yayılmıştır:

1. Antalya sancağında (80.000'in) % 30'u
2. Adana'nın kuzeyinde (80.000'in) % 15'i
3. Adana'nın güneyinde (80.000'in) % 11'i
4. Adana'nın doğusunda (80.000'in) % 30'u
5. Konya-izmir vilayetleri sınırlan arasındaki sahada da (80.000'in) % 9'udur.

Aynı zamanda bunların muhitleri arasında da önemli farklılıklar göze çarpar. Çünki bunların dağlarda yaşayanları olduğu gibi, ovalarda, yaylalarda yaşayanları da mevcuttur. Fakat çoğunun sıcak bölgelere alışamadıkları ve daima mu'tedil ve soğuk iklimleri tercih ettikleri görülür.

Varsaklar, genel olarak boy adı ile Kuştemür. Esenlü, Gökçelü, Elvanlu, Kusun ve Ulaş gibi birtakım kabilelere ayrılmışlardır. Bunların hepsine birden Varsak aşiretleri adını vermekteyiz. Bir taraftan F.Sümer, bu tanıma katılırken, diğer taraftan islam Ansiklopedisindeki Ramazanoğulları maddesinde "Kara Isa"ya da Varsak kabileleri arasında saymaktadır. Halbuki bütün Osmanlı tarih kitapları, Varsaklar gibi Kara isa'nın da Ramazanoğulları'nı oluşturan Üç-Ok'lu Türkmenler'den birisi olduğu üzerinde ittifak halindedirler. Kara isa'nın yurdu Adana'nın kuzey batısındaki arazi olmuştur. Kara isa'nın başında bulunduğu aşirete, bu beyin adına izafetle, Kara-isalu denilmiş ve bu isim, sonra yörenin de adı olarak zamanımıza kadar gelmiştir. Şu anda Adana'nın bir ilçesi olan Kara-isalı halkı kendini Varsak olarak kabul etmemektedir. O nedenle Kara isa'yı bir Varsak kabilesi olarak görmüyoruz. Ancak Memlüklü Sultanı Baybars'a Varsak beylerinden Kara isa-oğlu Hamza'nın gidip tabiyetini sunduğu hakkında rivayetler söz konusudur. Buradaki Kara-isa ile Üç-Ok'lu Türkmen beylerinden olan ve Yüreğir oğlu Ramazan'ın diğerlerine olduğu gibi, kendisine de Midilli'yi kışla ve Gülek'te Tekfur Belin'i ve Alnakaş'ı yayla olarak verdiği, Kara isa Bey birbirine karıştırılmamalıdır.

görsel
görsel
görsel
osmanlı zamanında içerisindeki sünni olmayan nüfus yüzünden büyük bir tehdit olarak görünen insan topluluğudur. varsak kelimesi de barsah kelimesinden türemiş, bu isim de alp er tunganın kardeşlerinden biri olarak biliniyor. her dönemde devlete isyancı bir yapıda olmalarıyla bilinirler. celali isyanlarında da baş rol oynamışlardır.
en yoğun oldukları iller adana, osmaniye, antalya, mersin, aydın ve kırşehir'dir.

çoğunluk oldukları en kalabalık şehir 130.000 nüfuslu kozan iken en yoğun oldukları yöre ise 300.000 nüfuslu kozan yöresidir. kozan yöresi varsakların her manada merkezidir.

avşarlar ile gerçek kardeş, dostturlar.
ikisi de anadolunun son türkmen beyliği kozanoğlu'nun torunlarıdır.
oğuz türklerinin anadolu'da yerleştikleri yerler hakkında bir video.

http://www.youtube.com/watch?v=rTRHSHREz6E

varsak türkmenleri ile ilgili bilgi ise 04:16'ıncı dakika'dan itibaren..
dağıldıkları yöreler ise; adana'da kozan ve toroslar, mersin'in toros dağlarındaki ilçeleri, osmaniye ve iç anadolu'nun muhtelif yerleri..
Eskiden güneydoğu anadolu bölgesinin temel unsuru iken şimdi yerini kürt toplumuna bırakmış türkmen halkı sahi soruyorlar ya hani türkler anadolu ya göç edince yunan,hitit,frig,romalı kaçtı mı yani diye ben de soruyorum kürt o bölgeye gelince bu türkmen kaçtı mı yani?
Eskiden güneydoğu anadolu 'nun temel unsuru iken şimdi yalnızca adana da varlar

Güneydoğu anadolu da yaşayanlar kürtleşti.
farsak derler genelde.
Mensubu olduğum boy.

Açıkçası bildiğim kadarı ile etkin oldukları yöre tarihte önce tarsus, sonra kozan kısacası adana yöresi.

Adana haricinde mersin, antalya, aydın, kırşehir'de yoğun bir varsak nüfusu mevcut.

Güneydoğuda diyarbakır çüngüş ve adıyaman besni'deki varsaklar kozanoğullarının 1865'te yıkılmasıyla ufak çaplı sürgünler yaşayan ailelerden biri. Tıpkı bu şekilde manisa, yozgat, düziçi, sinop, konya gibi pekçok yere az sayıda varsak sürgün edilmiştir. Kozan'dan çok uzak yerlere sürgün edilen varsaklar köy ve kasabalarına kozan veya kozanlı gibi isimler vererek türkiye'de bir şehrin en çok başka yerleşimlere ilham vererek ismini veren şehir olmasını sağlamıştır.

Milliyetçilik duyguları yüksektir. kozan, feke ve saimbeyli mhp'nin güçlü olduğu adana'nın varsak ilçeleridir. Kozan, Çukurovada nüfusu 100 bin üzerinde olup hdp'nin zerre oy alamadığı tek şehirdir.

Onun haricinde mesela konya cihanbeyli ilçesine bağlı kozanlı kasabası o yörede hdp oyu çıkmayan ve mhp'nin güçlü olduğu tek kasabadır. Düziçi kozan ve gaziantep'ten dağıtılan nüfusla oluşmuş bir ilçedir. Gaziantep kökenli köyler akp-mhp derken kozan kökenli köyler mhp'den şaşmamaktadır.

Güneydoğudaki varsakların meskun edildiği ilçeler besni ve çüngüş ise bugün dahi türkmendir. Gaziantep merkezde tarihi bir kozanlı mahallesi mevcut olup hem şehir, hem mahalle zaten türk'tür. Bu saydıklarım harici bir yere varsak sürgünü yapıldığını duymadım.
ya yoksak türkmenleri.
Vardırlar. Safevi devletinin kurulmasına da katkı sağladılar.
Kürt faşizmine kurban gitmişlerdir.
yaşam alanı dağlar, yaylalar olan türk/oğuz grubu.

il bazında adana, mersin, antalya, osmaniye'yi yurt edinmişlerdir. aydın, kırşehir gibi yerlerde de varsak nüfusu bulunsa da kayda değer değildir.

adana'da kozan yöresini yurt edinmişlerdir. kozan yöresi varsakların nüfusça çoğunluk oldukları, varsakların en etkin oldukları sahadır. bu yöredeki kozan, feke, saimbeyli, aladağ ilçelerinin hiçbirinin denize kıyısı olmayıp hepsi toros ilçeleridir. bir tek kozan şehri yarısının çukurovada olması sebebiyle gelişebilmiştir.

mersin'de yurt edindikleri yöreler tarsus'un kuzeyi, silifke'nin kuzeyi, mut, anamur'un kuzeyidir. yine torosları yurt edinmişlerdir.

antalya'da akseki ve korkuteli'ni yurt edinmişlerdir. yine ve yine bu ilçeler toroslardadır.

osmaniye'de ise il bazında zaten denize kıyısı olan bir yer bulunmamakla birlikte kadirli ve sumbas yarı ova, yarı toros ilçeleridir ve kozan'a komşudur. düziçi ise batı amanos ilçesidir.

velhasılı kelam varsak türkmenlerinin dağlara, ormanlara karşı bir aşkı, tutkusu mevcuttur.
bozkırı sevsek orta asyadan ayrılmazdık. evet.

altay dağlarından gelerek, toros dağlarını mesken tutmuşlardır..
adana'da merkez adana, kozan, feke, karaisalı, saimbeyli
osmaniye'de kadirli, düziçi
mersin'de tarsus, silifke, gülnar, anamur
kayseri'de develi, yahyalı
kahramanmaraş'ta merkez maraş, göksun
kırşehir'de merkez kırşehir
giresun'da şebinkarahisar
karaman'da merkez karaman, ermenek
çanakkale'de ezine'de
aydın'da merkez aydın'da
antalya'da merkez antalya, manavgat, korkuteli, kaş, gündoğmuş'ta
yozgat'ta merkez yozgat'ta yoğun olarak bulunurlar.

bunun dışında varsaklara rastlanılan diğer yöreler şu şekilde
ankara'da merkez ankara, şereflikoçhisar
aksaray'da merkez aksaray
bursa'da orhaneli
çanakkale'de gelibolu, ayvacık
edirne'de merkez edirne
gaziantep'te merkez antep
kastamonu'da merkez kastamonu
kırıkkale'de keskin
kütahya'da merkez kütahya, simav
konya'da merkez konya, beyşehir, kulu, ereğli
mardin'de merkez mardin
malatya'da arapgir
manisa'da merkez manisa
nevşehir'de merkez nevşehir
niğde'de merkez niğde, çamardı
ordu'da merkez ordu, ünye
sivas'ta merkez sivas
şanlıurfa'da siverek
tokat'ta zile
tekirdağ'da çorlu, hayrabolu

kaynak: http://anadoluturkmenleri.com/?s=varsak

görsel
Vay be hiç bilmiyordum ben de varsak türkmeniymişim ben yörük sanıyordum kendimi ama neyse. ikisi aynı anda olunuyor mu acaba.
toros dağlarını mesken tutmuş, anadolu'nun yerleşik hayata son geçen oğuz boylarından biri.
yerleşik hayata geçme maceraları 1865'te başlamıştır.

1600-1865 arası kozan yöresine hüküm sürmüşler ve osmanlı'yı kozan yöresine sokmamışlardır. fırka-i islahiye sonucu varsak derebeyliği kozanoğulları yıkılmıştır.

ramazanoğulları'nın da kuzey hattını oluşturan varsaklar, safevi devleti'ni oluşturan birkaç sünni gruptan bir tanesidir.

kozan yöresinde; karacaoğlan ve dadaloğlu (dadaloğlu kozanoğlu şairi bir avşardır) ile türk halk edebiyatının, anadolu'daki saf türkçenin kalesi olmuşlardır.

(bkz: kozanoğlu)
(bkz: kozan) *kuzey adana ilçeleri -kozan, feke, saimbeyli, karaisalı-
(bkz: adana) *merkez adana (özellikle sarıçam tarafları)
(bkz: osmaniye) *kadirli, düziçi.
(bkz: antalya) *manavgat, korkuteli.
(bkz: mersin) *tarsus, silifke, gülnar, anamur
(bkz: kahramanmaraş) *merkez maraş, göksun
(bkz: kırşehir) *merkez kırşehir
(bkz: konya ereğli) *ereğli
(bkz: kayseri) *develi, yahyalı.

aydın'dan, giresun şebinkarahisar'a; bursa orhaneli'den, merkez nevşehir'e; tokat zile'den, malatya arapgir'e dek anadolu'ya yayılan varsak türkmenleri'nin en yoğun oldukları yöre akdeniz bölgesi'nin toros dağları hattıdır.

bu hatta ise kozan yöresi varsak türkmenlerinin etki ve kültür merkezi, kalbi konumundadır.
kozan yöresi ve çevresinde varsakların boy bilinci sağlam bir şekilde kendini muhafaza etmeye devam etmektedir.

toros dağlarından uzaklaştıkça hem nüfus yoğunluğu, hem etkileri, hem de boy bilinçleri azalmaktadır.
lakin kırşehir varsakları ve konya'nın cihanbeyli ilçesine bağlı kozanlı kasabasının varsakları bu durumun nispeten aksine bir tablo sergilemektedirler.

varsakların anadolu'daki göçlerine göz gezdirecek olursak ramazanoğlu beyliği kurulmadan önce yöreye gelen varsak türkmenleri ilk olarak tarsus merkezli konargöçer hayat sürmüşlerdir. bu sebeple anadolu'daki ilk belgelerin kiminde kendilerine ''tarsus türkmenleri'' adı verilir.

daha sonra kilikya krallığı'nın yıkılmasıyla kozan yöresini türkleştirmek üzere kozan'a kitlesel bir göç yaşanır. 1300'lerden itibaren varsakların kalbi, merkezi kozan dağları olacaktır.

edit: aşağıdaki iddiaların kimi doğrudur.
ekonomik olarak pek parlak durumda değillerdir. geneli memurdur. durumları iyi de olsa, kötü de olsa milliyetçidirler.

yemek kültürüne gelir isek kebap ve hamur ön plandadır.
orta asya'nın yemek kültürünü de yansıtır aslında yemek kültürleri. bugün moğolistan'daki duha türklerinin çadırlarında pişen yiyeceklerin de temeli iki şeye dayanır; et ve hamur.

ve ayrıca kebabımıza, sabah ciğer şişimize, sac böreğimize, bazlamamıza kurban olun.

edit2: kızılbaş olduklarına dair iddialar gerçek dışıdır.
bizzat varsak kültürü içinde büyüyen, varsak türkmeni ben henüz kızılbaş tek bir varsak görmeyi bırakın, duymuşluğum dahi yok. sünnidirler. lakin dindar olduklarını söyleyemem.

kültürel türkçülük nedir merak edenler varsa varsak köylerini gezmeli ve siyaset tartışmalarına girmelidir.
savundukları şeye herhangi bir isim vermeseler dahi pratikte birebir türkçülüğü savunan insanlar göreceksiniz.
bu arkadaşlar toros dağlarında yaşarlar, mhp'den başka partiye oy vermezler, ekonomik açıdan vasat halde olmalarına rağmen milliyetçilikleri hep ön plandadır.

yemek kültürleri çok zayıftır, içi hamur kalınca bir sac ekmeği onların ana besinidir.

yemek yedim demezler mesela ekmek yedim derler. onlar için o kadar önemlidir ı ekmek.
sultan bayezid, cem sultan mücadelesinde cem sultan'ın tarafında olan türkmen boyudur.
bizzat cem sultan komutasında bayezid'e karşı savaşmışlardır.

görsel

farklı bir yerde geçen varsak ismi, ek bilgi olsun.

çukurova'ya yönelen bozaklu adlı bir komutanın yedi oğlundan biridir varsak.
görsel
Ferman padişahın dağlar bizimdir diyen kutlu boy.
türkmen kelimesi arapların türkleri kendi dillerinde anlatmak için kullandıkları bir kelimedir ve türk anlamına gelir. insanlar türkmen kelimesinin başka bir boyu tanımladığını sanıyor. sanki türkten farklımış gibi. türkmen, türk ün arapça söylenişinden başa bişey değildir.

öyleyse, varsak türkleri diyoruz.
geçmişinde sadece osmanlı ile değil karamanoğlu, ramazanoğlu ve memlükler ile de olumlu olumsuz pek çok ilişki içine girmiş, bazen aynı safta durmuş, kimi zaman karşılıklı savaşmış ve pek çok kez galip gelebilmiş olan türk boyu.

ilk olarak karamanlılar ile komşu olmaları ile başta ufak bir husumet yaşamışlardır.

''Varsaklar ve Ramazanlılar 14. yüzyılın ikinci yarısında Memlûklerin Halep naipliğine tabi olarak hareket etmekteydiler[lxx]. Bu esnada Toros silsilesinde Bolkar Dağı'na kadar ilerleyen başka bir Türkmen beyliği de (Karamanlılar) yine yanlarında başka bir Varsak grubu olduğu halde batı ve kuzey-batı tarafından Ermenileri sıkıştırmaya başlamışlardı. Karamanlılar, Ermenek, Mut ve Silifke'yi ele geçirdikten sonra Bolkar Dağı'na kadar ilerleyerek buradaki Varsaklarla önceleri hasmane münasebetlere girişmişler[lxxi] ise de, daha sonraları kendi taraflarına çekmeye muvaffak olmuşlardır. Bu dönemde Varsakların başında Yahşi Bey bulunuyordu[lxxii].''

daha sonra aynı karamanlılara osmanlı ile mücadelesinde destek vermiş ve tarsus'un fethinde başrol oynamışlardır.

''Nitekim, Varsaklar, 1378 ve 1397 tarihlerinde Karamanlılar ile Osmanlılar arasında yapılan savaşlarda Karaman ordusunda yer aldıkları gibi[lxxix], Karamanlı Mehmed Bey'in 1400'lü yılların başında Tarsus'u Ramazanlılardan almasında[lxxx] da etkin rol oynadılar. Ancak, Ramazanlı Ahmed Bey'in Mart 1415'de Tarsus ve civarını tekrar ele geçirmesi üzerine bir çok Varsak aşireti Ramazan hakimiyetine girdi[lxxxi].''

Sultan Baybars döneminde Memlükler ile ilişkiler ve Kara isa Bey ile Varsakların Memlüklere tabi olması.

''Karamanlı ibrahim Bey devrinde bir kısım Varsak aşireti Memlük tarafına geçmiştir. Nitekim, 12 Aralık 1427'de Varsak beylerinden Kara isa, 40 kişilik nökeri ile Mısır'a giderek Sultan Baybars'a itaatlerini ve bağlılıklarını bildirdi. ''

Memlüklerin Varsaklar'a verdiği değeri Kara isa Bey'in oğlu Musa Bey'e emir ünvanı vererek göstermesi ve Musa Bey'in ilerleyen zamanlarda isyancı Halep valisi Tağrı Birmiş'i desteklemesi ile Memlüklere isyan etmiş olması. Sonucunda Memlüklerin isyanı bastırmak için yolladığı ordu komutanları ile Musa Bey'in ölümü ancak savaş alanında Varsak zaferi.

''Bu başlangıç ve ziyaret Memlükler nazarında Varsakların değerini ve itibarını artırmıştır. Nitekim Barbays, verdiği itibarı göstermek için Varsak beylerinden Kara isa oğlu Musa Bey'e emirlik rütbesi verdi. Musa Bey, Baybars'tan sonra Memlük tahtına oturan Sultan Çakmak'a karşı isyan eden Halep valisi Tağrı-Birmiş'i destekledi. Tağrı-Birmiş isyanının bastırılmasından sonra Mısır'a giden Ramazanlı Eylük'ün tavsiyesi ve telkinleri ile Sultan Çakmak, Musa Bey üzerine asker sevk etti. 1439'da Emir Eylük ve Emir Hoşgeldi ed-Dividdar komutasındaki bu kuvvet ile Musa Bey arasında yapılan savaşta, her üç komutan da öldürüldü. Komutanları ölmekle birlikte savaştan galip ayrılan taraf Varsaklar oldu[lxxxiv].''

Daha sonra yeniden Karamanoğlu-Varsak yakınlaşması vuku buldu.
Osmanlı-Karaman mücadelesinde Karamanlıları destekleyen Varsaklar için Kemalpaşazâde ibn-i Kemal "Varsak-ı pür-nifak ve bed-fiâl" (Yaptığı işler kötü ve nifak dolu Varsak) sözlerini sarf etmiştir.

1397 yılında yapılan akçay savaşı'nda karamanoğlu ordusunun önemli bir bölümünü varsaklar oluşturmuş, yenilgi üzerine karamanoğlu beyliği'ne destek vermek yerine bir süre yurtlarına çekilmişlerdir.
ta ki karamanlıların kasım bey ile yeniden varsakların desteğini almasına kadar.

karamanoğlu beyliği ve takribinde ramazanoğlu'nun tarihin tozlu sayfalarına karışması ile birlikte bu kez varsaklar tek başlarına 1660'larda osmanlı'ya karşı gelmişler ve 1700'den 1865'lere değin yurtları olan kozan sancağı yöresinin kontrolünü ellerinde tutmuşlardır. (bkz: kozanoğlu) (bkz: dadaloğlu) (bkz: fırka i ıslahiye)

anadolu'dan öncesine gitmek gerekirse gazneli devleti'nin kurucusu sebük tegin barshan boyundan kabul edilmektedir.
türkçe'deki v-b harflerinin değişimi ve barshan boyunun başka bir ardılı iddiası olmaması sebük tegin'in boyu olan barshan-barsah'ların varsak olduğu tezini güçlendirmektedir. bu teze göre gazneliler devleti varsak menşeili bir devlettir.
kaşgarlı mahmud'a göre alp er tunga'nın oğlundan, soyundan gelen boy.
barshan ismi ile kayda geçmiştir.

ıssık gölü kenarında yaşadıkları sırada arap bir gezgin olan temim bahr kendilerinden bahsederken savaşçı özelliği en belirgin türk boyu demiş ve 100 barshan (varsak) 1000 karluk'u mağlup eder gibi kişisel bir yorumda bulunmuştur.

barshan kelimesi orta asyada zaman içinde barsak'a kadar evrilmiş (pek çok kaynakta sırası ile barshan, barsgan, barsak isimleriyle kayda geçilmişlerdir) ve b harfinin v'ye geçirgenliği ile en son varsak olmuştur.

ıssık gölünden kozan dağlarına uzanan bir yolculuğun hikayesidirler.

alp er tunga'nın, gazneli devleti'nin kurucusu sebük tegin'in, gazneli mahmud'un, baybars'tan emirlik alan kara isa bey'in, memlüklü berke han'ın ordularını tek başına mağlup etmiş musa bey'in, konargöçerlik uğruna osmanlı'yı 170 seneyi aşkın bir süre kozan dağlarına sokmayan kozanoğlu'nun hala izole ve saf kalmış torunlarıdırlar.
tarsus ve devamında kozan yöresine yerleştikten sonraki tarihleri (karamanoğlu, memlük, osmanlı ile ilişkileri-kozanoğlu derebeyliği tarihi) hemen hemen net olsa da, öncesi için pek çok tez bulunan türk boyu.

menşei olarak barshan boyunun devamı olduğunun dışında şu şekilde de tezleri bulunan türk boyu.
aralarında fuat köprülü gibi isimlerin de bulunduğu bir teze göre varsaklar ilhaniler devrinde gelen Türk-Moğol zümrelerinden biridir.

bir başka teze göre varsaklar bulgar türkleri ile iç içe yaşamış, karşılıklı etkileşimde bulunmuş bir türk boyudur. hatta kimilerince bulgar türklerinin bir koludur.
ve hatta kimilerince son bulgar türkleri bizzat varsaklardır.

Varsaklar'ın menşei konusuna Mehmet Eröz, farklı bir tarzda yaklaşarak, "Hristiyanlaşan Türkler" adlı eserinde, bunlann Bulgar Türkleri'nden oldukları ihtimali üzerinde durmakta ve bu konuda şunları söylemektedir:

"Bazı kaynaklardan anlaşıldığına göre, Bulgar Türkleri eski tarihlerde müslüman olmuşlar ve Karamanoğullan ordusu içinde müslüman Türk askerleri olarak bulunmuşlardır. Gerçi, Bulgar Türkleri'nin boylarından olması muhtemel olan Varsaklar hakkında Neşrinin 'kefere-i Varsak' deyimini kullanmış olması, çok eski tarihlerin şifahi bilgilerinin bu yönde olduğu ihtimalini akla getirmektedir.

Bu konudaki başka bir rivayete göre de yine Varsakların eski bir Bulgar boyunun adı olduğu üzerinde durulmaktadır.

Kırzıoğlu, "Kars Tarihi" adlı eserinde Varsak Türkmenleri ile Bulgarlar arasındaki ilişkiye değinerek bu konuya şu şekilde bir açıklık getirmiştir:

Varsak Türkleri, Kars Bulgarları'nın arasında önceleri Hristiyan iken sonradan Müslüman olmuşlardır. Ve onlarla beraber Anadolu'ya gelip Çukurova'ya yerleşmişlerdir.

Demek ki Kırzıoğlu'na göre Varsaklar Çukur-Ova'ya Kars Bulgarları ile beraber gelmişler ve inanç konusunda onlardan etkilenip kısa da olsa belli bir dönem Hristiyan olarak kalmışlar, daha sonra Müslüman olmuşlardır. Ancak onların Bulgarlar ile iç içe yaşamaları Bulgar olmalarını gerektirmez kanaatindeyiz.

eklemeden geçmeyelim; bugün mersin'deki bolkar dağları, ismini bulgar kelimesinden alır.
barshan boyu tezine gelirsek barshan boyu da bir alt kimliktir ve tıpkı varsaklar gibi tam olarak hangi kategoride olduğu muallakta olan, kendi başına buyruk bir türk boyudur. ki bu hali ile bu tezlere zıt bir tez değildir.
çeşitli tezlere göre avşar veya bulgar türkü oymağı, kimilerince ise oğuz boyları federasyonu olan; anadolu'da ''toplu'' halde yerleşik hayata geçen son türk grubu.

tezini somut delillerle destekleyen grup ise bulgar türklerinden bir oymak olduğunu savunan grup.
onu ise avşar tezini savunan grup desteklese de, buradaki delillerin sebebi olarak avşar ve varsakları aynı çatıda buluşturup kaynaştıran varsak kozanoğulları derebeyliği olması ihtimali de yadsınmamalıdır. aynı zamanda varsakları avşarlardan ayıran, hiçbir avşar yöresinde bulunmayan türkçe yer isimleri de bulunmaktadır.

yine de en çok kabul gören yörede avşarlardan ayrı sayılacak kadar büyüyen, en büyük avşar oymağı oldukları tezidir.
tabi bunun pek çok güncel siyasi sebebi mevcut da diyebiliriz.

lakin avşarların bir kolunun veya bir federasyonun kozan'dan aydın'a, kırşehir'den antalya'ya, maraş'tan ereğli'ye kadar geniş bir coğrafyaya yayılmış olması ve kimliklerini korumuş olmaları da düşündürücüdür.
oklar pek çok açıdan yeniden bulgar türkleri tezine dönmektedir.

görsel