bugün

Bitti o devir.
--spoiler--
tÜRKiYE'de son 10 yılda, 2 milyon 573 bin futbol sahasına denk gelen 27 milyon 825 bin 64 dekar tarım arazisinin, imara, inşaata kurban gittiği ortaya çıktı.
--spoiler--

(bkz: son 10 yıl)

çıldırmamak elde değil. kötü günler bekliyor bizi. kötü ve betonlu günler...

http://www.dha.com.tr/tar...dusuren-rakam_808472.html
geleceği kötüdür. üretim ülkesinden, tüketim ülkesine doğru gittiğimizin göstergesidir. yurt dışından saman ithal edilmesi bunun en güzel örneğidir. tahıl ithal edersin anlarımda saman ne amk, allah'ın samanı lan.
yüzdesini tahmin edeceğim ama zannımca yüzde sekseni ihracata dayalı bir tarım ülkesinde olabilecek ölçüde zavallı durumdadır.
Aslında üzüldüğüm aynı zamandada toptancı karaborsacılara sövdüğüm durumdur.
Öyle aham şaham olmasa da Anadolu'da yetişmiş olmanın etkisiyle üzerinde hep düşünmeme yol açan konudur. Üzerine bir de lise ekoloji bilgisini kattım mı o ooo, kendimi hep toprak ağası gibi hissediyorum sonra.
Belki de olacağım. Hehehe.

Ülkemizin tarımsal açıdan jeopolitik önemine bakalım; bu ülkenin kuzeyinde bol yağış isteyen çay, orta kısmında yaz sıcağı isteyen buğday, güney kısmında da tropikal meyvelerden olan muz yetişiyor.
Dünya tarımının model hali gibi.

Toprak paylaşımına bakalım.
1900'lerde topraklar büyük. Sahibi tek. Sahip ölür, kalan toprak 5 çocuğa pay edilir.
Onlar da ölür ve 3 çocuğa pay edilir. Tarlalar pay edilirken sınır çizilir ve tarlaların alanı küçülür.
Bir tarladan bölünen 15 tarla ve sahibi var. 15 kişiden 11'i şehire göç eder, köyde kalan 4 kişi de elindeki o tarlayla geçinmeye çalışır.
Sonra o da yapamaz, istanbul'a gidiş zorunlu gelir ve hoop göç.
Tarlalar boşta kalır.

Göç etmeyip de kalan toprak sahibimizin tarım bilgisine bakalım.
Toprak güzel, daya şeker pancarını. Al mahsulünü.
Ertesi sene için bir daha şeker pancarı ek. Sonra bak ki pancarlar ufak ufak. Verim %50'den de fazla kayıplarda.
Pancar toprağın anasını belliyor, ulan topraktan çıkarılışını düşünmek bile beni yoruyor. Toprak pancarı doğurur resmen. Bi sene bakliyat ek de toprak azot tutsun, pancarların kütür kütür olsun dayım yav.
Gübre alamıyosun biliyorum.

Bi de bunun tarımın makineleşme boyutu var.
Makine varsa verim artar.
Makine ihtiyaç yaratır. Mazot, yağ, kendi parçaları vb.
Ben makinesi olmayıp da kendi eliyle harman yapan pek görmüyorum şimdi, en azından imece denen şey var hala. Devlet mazot desteği altında çiftçilere yardımda bulunuyor ama biraz daha destek olsa keşke. Yetmiyor sayın bakanım.

+Şimdi köylü ağlıyor mu?
-Evet.

+Köylü kara kara da düşünüyor mu?
-Evet.

+Onlar da "tarım bitmiş yav." Diyor mu?
-Evet.

+Anası ağlıyor mu?
-Evet.

+"Ananı da al git." Diyenlerin kılı olmaya neden devam ediyor o zaman?
-...

Bu ülkeye isterseniz nasa'yı getirip yerleştirin, bu ülke kalkınacaksa köylüyle ve onların eğitimiyle kalkınacak.
'köylü milletin efendisidir.' Telkini de bu yüzden. Umarım orjinal ve yerli tohumlarla evlatlarımızı besleyeceğimiz günler yakın olur.
Dolu vurmuş kayısı ağacı gibidir.
ulan yatmadan önce yazmadan edemicem:
Türkiye gibi dünyada dört mevsimin en belirgin görüldüğü ve toprağı mineral bakımından zengin bir ülkede tarımı dışa bağımlı hale getirmek imkansızı başarmaktır.
Türkiye öyle anlattığın gibi tarım açısından parlak bir ülke değil. Ama ilerlemek yerine gerilemesi büyük denyoluk o ayrı.
halkımız çiftçilik yapmasın, beyler gibi yaşasın, elini toprakla kirletmesin diye uzun adamın -sadece halkımızı düşünerek- bitirdiği aktivite.

artık hepimiz şeherli olduk. belki samanı dışardan ithal ediyoruz ama olsun artık sanayimiz var. bok üretiyoruz. hülooğğ.
Ali Ağaoğlunda para demek.
Kesinlike aynı orandır.
pazardan 30 kuruşa çıkan domatesi 2.5 tl den yemektir.

ne devlet önlem alır bu konuda, ne tarımcı desteklenir.

sonra neden kentlere göç ver. neden ürün ithal ediyoruz?
görsel
ekmeye bile uğraşmamaktır, kiralamaya tenezzül etmemektir. 100 dönüm yıllardır bom boş duruyor. ekmiyoruz ulan geberin açlıktan.
türkiys'nin dünya üretiminde lider olduğu üç tarımsal ürün var: fındık, kiraz ve incir. dünya fındık üretiminin yarısından fazlasını ülkemiz karşılar. incir üretimi ise Ülke içinde tüketilenden yaklaşık 8 kat daha fazladır.
maliye bakanı tarafından ithalat cenneti oluşturmakla suçlanan mevcut ve eski bakanların bulunduğu, parlamenter sistemin daha halen yürürlükte olduğu dönemde başbakanlık yapmış bir cumhurbaşkanının, başbakanın onayı olmaksızın hiçbir bakanın karar yetkisi olmadığını itiraf ettiği bir ortamda el birliğiyle bitirilmiş olandır.