bugün

(bkz: elizabeth taylor) ve (bkz: richard burton)
(bkz: james dean) ve (bkz: pier angeli)
(bkz: mecnun) (bkz: leyla) divan edebiyati bunun kardesleriyle doludur.
ama gercekten buyuk asik istiyosaniz su tarafa alalim sizi: (bkz: fuzuli), (bkz: mevlana), (bkz: sems-i tebrizi), (bkz: ibn-i arabi), (bkz: hallac-i mansur). daha gider bu...
nazım hikmet ve piraye.
banu alkan ve murat tasdemir. bebegiiim..
steve mcqueen ve ali macgraw
anketci ve hanım
nihat dogan ve seda sayan aşkı.
kaşarlı kuşbaşılı 1.5 pide & künefe
can yucel & guler yucel
(bkz: yasamak dugunse sen orada gelindin)
(bkz: matematikte x ve y)
(bkz: cemil ipekçi) ve bekir.
attila ilhan & pia
(bkz: yağmur kaçakları)
(bkz: sisler bulvarı)
özdemir asaf ile lavinya

kerem ile aslı
leyla ile mecnun
ferhat ile şirin
yusuf ile züleyha
mem u zin
arzu ile kamber
edi ile büdü
şakir ile dudu
tom ve jerry
nutella kavanozu - kaşık
me,myself&irene *
rahşan- bulent ecevit aşkı, zira 80 li yaşlarında hala birbirlerine şiir yazıyor olmaları nadir gorulur. zaten bu aşk yuzunden her yeri toz pembe gormusler, o guzel kafayla nice mahkumları affetmişlerdir.
(bkz: uuser-klavye)
(bkz: peynir-zeytin)
(bkz: converse-genç insan)
(bkz: simit-kaşar)
(bkz: sigara-placebo dan haemoglobin)
(bkz: der meister)
(bkz: sonnenlicht)

kimin elinin kimin belinde olduğu belli olmayan lise döneminde bile "üniversite kazanmazsam evlenmez bu karı benimle" diye ineklemiş insanın aşkıdır, aşıklardır. 8 sene az ama daha.
geceyle gündüzün aşkıdır.

biri kaçar, biri kovalar.bu böyle sürer gider.
(bkz: çarşı) ve (bkz: beşiktaş)
abbas - şişme kadın.
(#3479293)

--spoiler--
bekir- bozuk lan bu tabanca.. al bi de sen dene bakalım.. al hadi
yusuf- yok abi ben silahtan anlamam
bekir- anlaması var mı oğlum? basacaksın tetiğe o kadar
yusuf- yok abi olmaz
bekir- neden?.. cinayet mi? boşuna on yıl yatırmazlar adamı.. kimi öldürdün?
yusuf- en yakın arkadaşımı.. beraber askerden geldiğimiz gün
bekir- kıskançlık mı?
yusuf- ablam evliydi. o gün beraber kaçtılar. gece buldum.
bekir- ablan?
yusuf- onu da vurdum. mermi ağzına gelmiş, dilini parçalamış. sonra kocasıyla buraya yerleşmişler... çocuk neden sakat abi?
bekir- doğuştan... doğuştan denmez aslında. hamileyken babasından ağır bi dayak yemiş.
yusuf- babası nerde?
bekir- sinop'ta
yusuf- hapishanede ki?.. geçen gün uğur ablayı hapishaneye giderken gördüm.
bekir- sevgilisi
yusuf- onun için mi bu şehirdesiniz?.. sen?
bekir- uzun hikaye, karışık... bu kaltakla aynı mahallede büyüdük; mevlanakapı'da. babası zabıtaydı. alkolik hasta bi adamdı rahmetlik erkenden de gitti zaten. bu anasıyla yoksul perişan. bizim tuzumuz kuruydu hacı babam yapmış bi şeyler. bi de zagor vardı. bizim eski evin kiracısının oğlu. babası filmciydi yeşilçam'da. cepcilik arpacılık her yol vardı itte. ama sevimli yakışıklı oğlandı. bizimkine aşık etmiş kendini. ben efendi oğlanım, okul mokul takılıyorum o zamanlar. öylece büyüdük gittik işte.. ne bok varsa? hep askerliği beklerdim. dört sene kaldı, üç sene kaldı. sonunda o da geldi gittik. bizde de herkes bunu bekliyormuş. gelir gelmez yapıştılar yakama. ev düzüldü, kız bulundu, çeyiz falan filan. nikahlandık. iki taksi bi dükkan verdi peder. dükkanda koltuk moltuk satardım. bi gün bu orospu çıkageldi. hiç unutmam, görür görmez cız etti içim. böyle basma bi etek dizine kadar çorap yok, üstünde açık bi bluz, saçlar maçlar.. pırlanta anlayacağın. şunun bunun fiyatını sordu, dalga geçti benimle. kanıma girdi o gün. tabii taktım ben bunu kafaya. ertesi gün bi soruşturma; dediklerine göre yemeyen kalmamış mahallede. ama asıl zagor'a kesikmiş. zagor da koftiden içerde o sıra. bi gün süslenmiş püslenmiş zırt geçti dükkanın önünden. yazıldım peşine. tuhafiyeciye girdi, pastaneden çıktı, minibüs otobüs, geldik sağmalcılar'a. benim içimde bi sıkıntı. işi anladım tabi. zagor'u ziyarete gidiyo. bi tuhaf oldum, piçi de kıskandım. uzatmayalım çaresiz evlendik ötekiyle. o ara zagor içerden çıktı. sonra bi duyduk kaçmış bunlar. altı ay mı bi sene mi? kayıp. hep rüyalarıma girerdi orospu. o gün dükkana gelişini hiç unutamadım. benimkine bile dokunamaz oldum. sonra bi daha duyduk ki iki kişiyi deşmiş zagor. biri polis, ikisinin de gırtlağını kesmiş. karakolda beş gün beş gece işkence buna. arkadaşlarının öcünü alıyorlar. kaltağa da öyle. önce öldü dediler zagor'a, sonra komalık. ankara'da oluyor bunlar. bizimki bi gün çıkageldi mahalleye. zagor içerde, en iyisinden müebbet. bi sabah dükkana geldim, baktım bu oturuyo. önce tanıyamadım. anlayınca içim cız etti. cız etti de ne? tornaya değmiş gibi oldu. çökmüş, zayıflamış, bembeyaz bi surat. ama bu sefer başka güzel orospu. orhan'ın şarkıları gibi. kalktı böyle, dimdik konuşmaya başladı. dedi para lazım, çok para. zagor'a avukat tutacakmış. ilerde öderim dedi. esnafız ya bizde, nasıl diye sormuş bulunduk. orospuluk yaparım dedi, istersen metresin olurum. içime bi şey oturdu ağlamaya başladım, ama ne ağlamak.. işte o gün bu günden beri bu orospuyla tam yirmi yıl geçti. uzatmayalım, zagor'a müebbet verdiler. ama rahat durmaz ki piç. ha birini şişledi, ha firara teşebbüs. o şehir senin bu şehir benim, cezaevlerini gezip duruyo. orospu da peşinden. sonunda dayanamadım, ben de onun peşinden...

önce dükkan gitti, ardından taksiler. karı terk etti, peder kapıları kapadı. yunus gibi aşk uğruna düştük yollara. iş bilmem, zanaat yok. bu durmuyo hiç. ilk yıllar ufak kahpeliklere başladı, sonra alıştı. gözünü yumup yatıyo milletin altına. gel dönelim diye çok yalvardım. evlenelim, pederi kandırırım, zagor'a bakarız; yok. kancık köpek gibi izini sürüyo itin. n'aptı buna anlamadım. kaç defa dönüp gittim istanbul'a. yeminler ettim. doktorlar, hocalar kar etmedi. her seferinde yine peşinde buldum kendimi. bi keresinde döndüm, biriyle evlenmiş bu, hamile. beni abisiyim diye yutturduk herife. nedense rahatladım, oh dedim, kurtuluyorum. bu da akıllanmış görünüyo. yüzü gözü düzelmiş, çocuk diyo başka bi şey demiyo. sinop'ta oluyo bunlar. ben de döndüm istanbul'a. doğumuna yakın, zagor bi isyana karışıyor gene. hemen paketleyip diyarbakır cezaevine postalıyorlar. çok geçmeden bizimki depreşiyo gene. o haliyle kalk git sen diyarbakır'a, üç gün ortadan kaybol. herif kafayı yiyo tabi. dönünce bi dayak buna eşşek sudan gelinceye kadar. kızın sakatlığı bu yüzden. sonra çocuğu doğuruyo. uzun zaman anlaşılmamış. ortaya çıkınca bi gece esrarı çekip takıyo herife bıçağı. çocuğu da alıp vın diyarbakır'a; zagor'un peşine. allahtan herif delikanlı çıkıyo da şikayet etmiyo. ben o ara istanbul'da taksiden yolumu buluyorum. epey bi zaman böyle geçti. yine her gece rüyalarımda bu. zagor'un diyarbakır cezaevinde olduğunu duymuştum o sıra. bi gece bi büyükle eve geldim. hepsini içtim. zurnayım tabi. bi ara gözümü açıp baktım; karlı dağlar geçiyo. bi daha açtım başımda bi çocuk. kalk abi, diyarbakır'a geldik diyo. baktım, sahiden diyarbakır'dayım. bi soruşturma; kale mahallesi vardır oranın, bi gecekondu da buldum, malımı bilmez miyim? görünce hiç şaşırmadı. hiç bi şey demedi. o gece oturup düşündüm. oğlum bekir dedim kendi kendime, yolu yok çekeceksin. isyan etmenin faydası yok, kaderin böyle. yol belli, eğ başını usul usul yürü şimdi. o gün bugün usul usul yürüyorum işte...
--spoiler--

masumiyet - zeki demirkubuz - hakul bilginer - güven kıraç - derya alabora
abdullah öcalan - jop
kuzey ırak kürtleri - sam amca
güncel Önemli Başlıklar