bugün

sonbaharın son dönemlerinin yaşandığı şu günlerde ağaçlar yapraklarının çoğunu dökse de sarı, kahverengi ve kırmızının tonlarını barındıran bitki örtüsü seyrine doyum olmayan güzellikler oluşturuyor..

Habu akan dereler denizlere dolacak,
söylesena güzelumm sonumuz ne olacak..

Karadeniz'e akan dereleri de göz ardı etmemek gerek.

Der ki volkan konak bir şarkı sözünde,
ufacık bi maçka deresiyim ama doğrudan denize akarım, doğrudan denize..

Böyledir derelerin o güzel kaderi,
sevgilisine hasret bir insan misali bırakır kendini karadeniz'in o hırçın sularına kendisini..

Gönülde yaşatıp göremediğim
yoluna bakıp gidemediğim
hali nicedir bilemediğim
damına, tarabasına
ayasina, marabasina
kara kaşlısına, gözü yaşlısına
erine, yiğitine, kocamişina
sakali tel tel, saçı yeni bitmişina
yediden yetmişine

yürek dolusu selam !


Dere deniz demişken unutmak olmaz trabzonlu denizcileri, denizci derken sörfçü falan sanmayın he..
Has karadeniz delikanlısı, sonbahar gibi av yasağı bitse de 'vira bismillah' desek diye bekleyen balıkçılaradır sözüm..

Liman dolu açıkta gemiler demirlemiş
balıkçılar ağları toplayıp temizlemiş

martılar narin narin kanat vurur dolanır
deniz üstüne doğru bir uçak havalanır

içte meydan, atapark, hele sahil parkları
tünel kayalarının yok kaleden farkları

hışıltıyla yükselir kalbur kalbur dalgalar
meydan okurcasına kayaları çalkalar

tarihi okur bize kalesi, kilisesi
atatürk'ün köşkünde cumhuriyetin sesi

kalkanoğlu pilavı osmanlı'dan bu yana
kilo ile satılır, rastlamadım doyana...

Güzel yüzlü trabzon çocuklarına,
Her şeye rağmen bu yeryüzünde yaşayan insanlara,

selam olsun !