bugün

-dolana dolana,helezoni bir biçimde oluşmuş olan.
-bayanlarda döl yatağı içine yerleştirilen,hamileliği engelleyici sarmal şekilli
alet.
orjinal adı uzumaki olan 2000 yapımı japon korku filmi.. halka serilerinden sonra pek etkili olamamıştır..
rahim içi araç ria, veya halk arasında bilinen adıyla spiral polietilen (plastik) yapıya sahip, rahim içine sığacak büyüklükte tasarlanmış t şeklinde bir alettir.
plastikten yapılmış, bakır ilaveli rahim içi araçlar en ideal olan ve en çok kullanılanlardır. Bunların dışında aktif vaginal enfeksiyonu olanlara uygulanmaması gereken progesteron hormonu ilaveli rahim içi araçlar da vardır. Adet kanamasının hemen sonrasında veya kadın gebe olmadığından kesin eminse herhangi bir günde doktor tarafından rahime uygulanır.ideal koruyuculuk süresi, bakırlı olanlarda beş yıl, hormonlu olanlarda bir yıl olan rahim içi araç kullanan kadınların mutlaka yıllık doktor muayenesinden geçiyor olması gerekir. Hiç doğurmamış olanlar ve çok eşliler için fazla önerilmeyen rahim içi araca bağlı olarak kadınlarda;

1. Aşırı adet kanamaları

2. Ara kanamalar

3. Kasık ağrıları görülebilir.

4. Progesteron hormonu içeren rahim içi araçların, standart olanlara üstünlüğü kanama problemlerine yol açmamasıdır.

http://www.haber7.com/haber.php?haber_id=274784
koruyuculuğu oldukça yüksek bir doğum kontrol yöntemidir.
bir jethro tull şarkısı. sözleri de vardır, şöyledir:

Kilometers from nowhere on a scented avenue -
Lined with poppy girls.
I didn't stop, stop to say hello.
Curious vendors - waving bric-a-brac -
Looked me over -
Thought it best, best that I should go.

Don't wake me... I'm falling.
Slow spiral into morning.
Who's out there? Can't hear you.
Ears covered - Early warning.
Alarm bells ringing.
Time to make my peace with the dreary day.

I waited tables - I was tipped in roubles.
Wine to water
Was the best that I could do.
Wild office parties split the silence.
Loaves and fishes at an empty table laid for two.

Down the spiral, spinning madly.
Gathering momentum
On a Disneyesque adventure ride.
I fly in colours from richer palettes.
Famous artists running scared as worlds collide.
psikopat derecede melodik godsmack şarkısıdır.
süper bir vangelis bestesi.

http://www.youtube.com/watch?v=u1tXzpCEyRs
akustik versiyonu normal versiyonuna göre daha güzel olan şarkı.
Spiral bir merkezden yani bir noktadan dışarı doğru büyümeyi ve gelişmeyi sembolize eder. O nokta Tanrı (yaratım) ve spiralin gelişmesi ve büyümesi ise Tanrıçayı (gelişme) sembolize eder. Yani yaratılış ve gelişimin temel kutsal sembolüdür. Aslında bu eril ve dişil prensibin birlikte çalışmasının simgesel gösterimidir. ilk yaratımdan sonra dişil enerji yani Tanrıça onu değiştirip dönüştürür ve tekâmül ettirir işte bu yüzden en kadim Tanrıça sembollerinden biri de spiraldir. Gelişmenin ve büyümenin halkalar halinde olması dişil enerjinin giriftliğini anlatır. işte bu esneklik ve uyum dişil enerjinin temel prensibidir. Dişil enerji esnek, değişken ve geliştirendir. Bu yüzden gelişim ve titreşimler düz bir çizgi halinde değil, spiraller halinde zuhur eder.
dünyanın en rahatsız edici sesidir nonoş değilim sanayilerde çalıştım lan rahatsız ediyor işte.
Testere filminin 9. devam filmi. ilk filminden beri testere serisinin büyük hayranıyım. ilk 7 film zaten 1 yıl aralıklarla çekildi. (2004-2010) 8. film olan saw legacy ise 7. filmden 7 sene sonra (2017) çekildi 9. devam filmi olan spiral ise 2021'de beyaz perdeye geldi. Hani 2000'li yıllarda 70'lerin 80'lerin kült korku filmlerinin siktiri boktan spin off'ları ve devam filmleri çıkmıştı ya işte bu spiral filmi de o derecede boktan. Çünkü Neden?

Bir yıl aralıklarla çekilen ilk 7 film arasındaki gerek olay örgüsü gerek senaryonun işlenişi mükemmeldi. Neden-sonuç ilişkilerinin temeli sağlam oturtulmuş ve karakterler derinlemesine işleniyordu. 4. filmden sonra seri zorlama da uzatılmış olsa kurgunun sağlamlığı ve ters köşelerle bu açığını kapatıyordu. ancak 8. film olan saw legacy (bkz: #38123857) ne kadar 7. filmden sonrasını konu alsa da senaristlerin değişmiş olduğunu ve kurgunun farklı ellerden çıktığını çok belli ediyordu. Filmde serinin hint yapımı çakmasını izliyormuşsunuz havası vardı. Ancak saw legacy'nin boktanlığı bile spiral'in boktanlığının yanında devede kulak kalır. Filmin yönetmeni 2. 3. ve 4. filmi yöneten darren lynn bousman da olsa ilk 7 filmdeki gerilimi maalesef yansıtamamış. Film ayrıca direkt olarak devam filmi değil john kramer'dan sadece 2-3 kez bahsediliyor ve bir sahnede 2. filmdeki obinin fotoğrafını görüyoruz. Bunu zaten fragmanda da gösteriyorlardı. Yani geçmişe dair fragmanda ne varsa filmde de o var. Onu da zaten serinin sıkı hayranlarını çekebilmek için fragmana olduğu gibi koymuşlar.

Kurgu bok gibi, senaryonun işlenişi bok gibi, oyunculuklar bok gibi. Hele hele Zeke karakterini Chris Rock'ın canlandırması kimin fikriyse annesini eşekler kovalasın. Hayatımda bu kadar boktan oyunculuk görmedim. Keza diyaloglar da rezalet. Yemin ederim saçma sapan zenci esprileri ve gereksiz boş diyaloglar sonrası filmin ortalarında bir an kendimi serinin korkunç bir film parodisini falan izliyorum sandım (gerçekten korkunç bir film parodisi var ve bu filmden daha iyi bu arada). Karakterlerin temeli yok, ters köşe yok, pardon ters köşe var ama şöyle bir ters köşe: ters ters köşe. Yani normalde katil hiç ummadığınız biri çıkar ya işte burada ''katil kesin bu lan'' dediğiniz kişi katil çıkıyor gerçekten. Ayrıca bazı sahneler çok hızlı geçiyor bu da seyirciye duyguyu aktarmakta sıkıntı yaratıyor. Tuzaklardaki çekimler minimal değildi ve mekanizmanın nasıl çalıştığını bile tam anlayamıyorsunuz. ilk 7 film hatta 8. film bile bu konuda çok daha iyiydi. Olayların altı dolu değil ve bir temeli yok. Be amına kodumun katili sen kendini öldü göstermişken o balmumu mekanizmasını nasıl emniyet teşkilatının bodrumuna soktun da nasıl kamerayı hackledin de nasıl o bodruma girip saklanabildin? daha sonra nasıl oradan çıkabildin? Senaryoda türk filmlerinde dahi olmayacak ahmaklıklar vardı. Sonuç olarak sik gibi bir film. izlemezseniz hiçbir şey kaybetmezdiniz. 8. Film bile bunun yanında şaheser kalır. Filmi bitireyim derken acı çektim resmen. Serinin yaratıcıları olan james wan ve leigh whannell nasıl böyle bir kepazeliğe izin verdiler hayret ediyorum. ilk 7 filmi 50. defa izleseniz bile ilk kez izliyormuşsunuz gibi hissederken bu filmi izlemek reklam izlemek gibi bir şey. hiç değilse 8. filmdeki eleanor ve röntgeni karıştıran doktordan devam ettirseydiniz seriyi. Filmin tek güzel yanı finalinde çalan meşhur hello zep remixi. Başka bir olayı yok.