bugün

cemal süreya şiiri.
şöyle ki:

sizin hiç babanız öldü mü?
benim bir kere öldü kör oldum
yıkadılar aldılar götürdüler
babamdan ummazdım bunu kör oldum
siz hiç hamama gittiniz mi?
ben gittim lambanın biri söndü
gözümün biri söndü kör oldum
tepede bir gökyüzü vardı yuvarlak
söylelemesine maviydi kör oldum
taşlara gelince hamam taşlarına
taşlar pırıl pırıldı ayna gibiydi
taşlarda yüzümün yarısını gördüm
bir şey gibiydi bir şey gibi kötü
yüzümden ummazdım bunu kör oldum
siz hiç sabunluyken ağladınız mı?
oktay kaynarca'nın albümündeki şişmanoğlu adlı türkünün başında söylediği şiir.
ilginç bir soru... soran nasıl bir cevap bekler merak konusu.
+ sizin hiç babanız öldü mü???
- valla ne yalan söyleyim iki kere öldü...
cemal süreya henüz babası ölmemişken bu şiiri yazmıştır, gerçek şairlik de budur diye düşündürtür insana. bir de "kars" isimli bir şiiri vardır ve o kadar gerçekçidir ki, şairin kars'ı hayatında hiç görmeden bu şiiri yazdığını duyduğunda dumur olursunuz.

babamdan ummazdım bunu kör oldum...
okuyanın, kelimenin tam anlamıyla yüreğini sızlatan, içinden bir şeyler koparan cemal süreya şiiridir.

baba figürü, insan hayatının en önemli karakterlerinden biridir. çoğu zaman, yaşamın öğrenildiği, örnek alınan kişidir. ve bu nedenledir ki; ölümü, yitirilmesi hangi yaşta olursa olsun yıkıcıdır..şairin tabiriyle "kör eder" insanı..
babasını kaybetmiş insanlara fazlasıyla dokunan içini burkan şiir. *
cemal süreya bu şiiri babası ölmeden yazmıştır fakat yine de bu şiiri yazmasının bir nedeni vardır. cemal süreya mülkiye'de okurken lise yıllarından beri sevdiği bir kızla evlenmek ister fakat babası bu evliliğe karşı çıkar. cemal süreya babasından hiç destek almadan çok zor koşullarda sevdiği kızla evlenir ve uzun süre de sıkıntı çekerler. bunun üzerine cemal süreya babasına kırgınlığını bu şiirle dile getirir.
(bkz: sizin hiç entry niz silindi mi)
cemal süreya'nın yaşamadan yazdığı ve derinden hissettirebilen şahane şiirlerinden yalnızca birisi..
bu şiir başlı başına bir harikadır özellikle şu iki vurucu dize beni benden alır:

babamdan ummazdım bunu kör oldum

ölümü kime yakıştırır kimden beklersiniz ki!sevdiğinizin ölümü onun size ihanetidir.

taşlarda yüzümün yarısını gördüm bişey gibiydi bişey gibi kötü

gördüğü şey o denli kötüdür ki yeryüzünde hiçbir karşılığı yoktur gibisizdir
bunu mübağalaya yatırmadan öylesi yalın tanımsızlaştırır.
cemal süreyadır ustadır ne de olsa!
yüzlerinize bulasmis dünyanin kirini, gözyaslarinizla siyirmaya yarayan bir cemal süreyya siiridir. oktay kaynarca seslendirmistir.
felç oldunuz mu sağ tarafınızda yahut sol tarafınızdan; en kötü ihtimalle tüm vücudunuzdan? hissiyatsızlığın ne demek olduğunu kanıksadınız mı? ağladığınızda, gözyaşlarınızın yüzünüzde yer yer akarken bıraktığı tuzlu hissiyattan insan olmanın anımsamasını unuttunuz mu hiç? bakımlı bahçenizin, babanızın yokluğunda nasıl bakımsızlaştığını, sizinle konuşan bitkilerin bile yasa girip boyun büktüklerini ve dahi yaşama küstüklerini, meyve ağaçlarınızın babanız varken ki gibi meyve vermediğini anbean izlediniz mi özlem ve geleceğe dair duyulan korkular eşliğinde? sabahları elinde kuru ekmekle bahçesinde kuşlarla konuşan bir adamın sesinde yaşama ümidi buldunuz mu? kalktığı ilk saatte yaktığı sigara dumanında baba kokusunu duyumsadınız mı hiç? yahut sigarasının törpülediği ciğerleri yüzünden, öksürüşünde 'işte bu benim babam' dediniz mi?

siz hiç annenizin bir yarısını felçle yitirdiğini, yetmeyip babanızın ölümü ile tümden yok olduğunu gördünüz mü? mum gibi gözünüzün önünde eridiğini, zümrüt yeşili gözlerin ıslaklıkla daha bir parladığını, ancak ümitsizliğin zemheri soğuğu ile beslendiğini gördünüz mü? siz hiç en sevdiğinizin çaresizliğine çare olanı geri getiremeyip, kahroldunuz mu?

sahipsizliği tattınız mı? onca geniş çevrenizin ve bir de birçok erkek kardeşlerinizin olmasına rağmen; babanızın anaç ve koruyucu tarafından mahrum kaldınız mı? siz hiç babanız yaşıyorken, ona öldüğünde yazacaklarınızı yazdınız mı? ve şiirler sıraladınız mı? siz hiç " önce babam mı, yoksa annem mi ölsün? " denklemini düşündünüz mü? ve bu denklemde önce babanızın ölmesini istediniz mi? onun hayatta çaresiz ve kimsesiz kalmasını engellemek için bunu istediğinizi kimseye anlatamayıp, anlaşılmayacağınızı anladığınızda içinizde yara gibi taşıdınız mı bunu?

siz ölesiye severken, içinizde babanızı öldürdünüz mü hiç? onun ölümünde neler yapacağınızı, nerelere saklanıp cenazesini görmek istemeyeceğinizi? onun mezarına hangi çiçekleri dikeceğinizi?.. * * * *
siz hiç babanızın ölmesini istediniz mi? oksijen tüpüyle yaşayan babanızın acı çeken halini gördükçe ölmesinin acılarını dindireceğini düşünmek.
onsuz kalmayı, onun acısını engellemeye tercih etmek.
Bilir misiniz, yoğun bakım odasının o ufacık cam penceresinden, yüzü gözü ağlamaktan sırılsıklam olmuş beni, teselli etmek için, el sallamaya çalışması, çırpınışının içime nasıl bir ateş saldığını, yıllar yıllar sonra bile geceleri rüyalarımda aynı etkiyi yapması tarifi nasıl zor bir acıdır?
kanımın, kendisine fokurdadığı yazar.

(bkz: kim tutar bizi hacı)
babalık yapan babalar ile babalık yapamayan babaların evlatları arasında geçen * bir soru cümlesidır. sizin hiç babanız oldu mu? benim oldu ve hala var ve memnunum ya da oldu ama değilim yahut oldu ama şimdi yok ama böyle iyi şeklinde uzayıp giden varyantları olabilir.
(bkz: babanin olmesi)
nickiyle ağlatan yazar.
(#4543186) nolu entrysiyle takdirimi toplamış yazar. aynı zamanda sözlüğe de hoşgeldin diyoruz kendisine.
genelde sığ kalıplarla değerlendirilen konularda açık fikirli ve geniş bakabilen yazar.
"bir şey gibiydi... bir şey gibi kötü!"
"siz hiç sabunluyken ağladınız mı?"

"sizin hiç babanız öldü mü?" tek bir sorudan da şiir olur, gösteriyor.
ve evet insan algısı ilginç savunma mekanizmaları yaratıyor, biz farkında bile olmadan. dostoyevski idam mangasının önündeyken, ağaçta öten kuşa takılmış gözleri; bazen bir fayans, bazen bir kuş, bazen bir taş... alıp götürsün diye, gözünün içine bakarsınız, sizi başka bir zamana.
cemal süreya'nın en güzel şiirlerinden birisidir. babasını kaybetmemiş olanları bile hüzünlendirir, içlerini sızlatır okurken.
eğer babanızın kalbi attığı halde öldüyse daha kötüdür. çünkü yaşayan ölüler * için daha uzun süre acı çekersiniz.*
babam öldü ... dünya durdu sandım.. babamı gömdüler , benim de yaşam sevincimi , gömdüler sandım .. babam gelmezlere gitmiş ama ben hep gelecek sandım ... bekledim ...hala bekliyorum .. ona kavuştuğumda bütün olabilecem çünkü...
--spoiler--
sizin hiç babanız öldü mü?
benim bir kere öldü kör oldum
yıkadılar aldılar götürdüler
babamdan ummazdım bunu kör oldum.
--spoiler--
insanı ağlatan şiir.
güncel Önemli Başlıklar