siyasal analizlerin lise düzeyinde kalması

çoktandır beni yaralayan bir konunun başkalarının da dikkatini çektiğini gördüğüm için çok sevinçliyim. yani jennifer lopez'i rüyamda görsem bu kadar sevinmezdim .
üzüldüğüm şey ise sözlükteki siyasal analizlerin lise düzeyinde bile kalmayıp " bu memleket adam olmaz " gibi kahve geyiğinden bile daha düşük olmasıdır.
ve biliyorum ki geçtim lise düzeyini, ilkokul düzeyi siyasal analizleri bile sözlükte göremicem. jennifeeeeer kurtar bizi.

bilinmeden ve araştırılmadan amaçsızca yorum yapılmasıdır. bir bakımdan bilinsiz bir analiz ile dikkat çekmeye çalışmaktır ve başarılı olunduğu için sanırım bu başlık açılmıştır.

özellikle internetteki forumlar, gazetelerin haber yorumlama bölümleri gibi kulaktan dolma, yalan yanlış yorum ve bilgilerin "unutmayınki, şunu da bilin, daha bunu bile bilmeyenlere derim ki" gibi ifadelerle sunulduğu yerlerde çok fazla dikkat çeken acıklı durum.

bunu da bilin!*

doğru bir tespittir ve bu durumun nedeni 1980 sonrası izlenen " insanları uyutalım bu arada liberalizmi körükleyip paramıza para katalım " diyen sermaye ve onun işbirlikçileri olan hükümetlerdir.
peki insanları siysetten hiç anlamayan bir duruma daha doğrusu siyasetle ilgilenmeyip siyaset yaptığı zaman saçmalayıp duran bir kitleye nasıl dönüştürdüler ?
tabii ki medyayı ve ekonomiyi ellerinde tutarak !

yanlış önermedir; zira apolitik toplumumuzun seçim zamanları dışında siyasetle falan ilgilendiği yoktur. seçimlerin yaklaştığı, politikacıların meydanlara dökülüp bas bas bağırmaya başladığı dönemlerde yapılan siyasal analizler ise lise düzeyine bile ulaşmayan daha çok "rüzgar nereden eserse..." mantığıyla yapılan yorumlardan ileri gitmez. ünlülerin hayatlarıyla ilgili tüm magazinel gelişmelere ve tüm yerli dizilere hakim olan toplumumuzun siyaset hakkında en iyi bildiği şey şikayet etmektir ki, şikayetçi oldukları kişiler de kendi elleriyle iktidar koltuğuna oturttuklarından başkaları değildir.

hayır o iki kişiden biri de hala ortalıklarda yok iyi mi...

(bkz: yurtta sus cihanda sus) felsefeniz varsa hiçbir sorunu deşmezsiniz, birinin aklına tapar ben bilmem beyim bilir dersiniz!

doğrudur.ilkokulda, ortaokulda, lisede ezberin ön planda tutulduğu eğitim sisteminden dolayı insanların bildiği konular sadece ezber safhasında kalıyor.yani ordan burdan duyulan, televizyondaki konuşan siyasetçilerin, yada okunan gazetelerdeki makalelerin akılda kalanları yazıya aktarılıyor.kendi düşüncelerimizle okunanları yada dinlenenleri harmanlayamıyoruz ve bunun da tek sebebi okulda verilen yetersiz eğitim ve öğrencilerin uyuşuk, ataletli bir şekilde yetiştirilmesidir.burdan eğitim sistemini kınıyoruz...
(bkz: kahrol meb al sana bomba)

şaşırılmaması gereken durumdur. gençliği ilgilendiren en önemli konular siyaset değil;

eski sevgili, sabah ereksiyonu, ilk buluşmada veren mal, sevişmek için adam aramak, seri eksi oy veren i.., bilmem kimin sütyensiz göğüsleri'dir.

(bkz: nerde eski siyasal analizler)
(bkz: ah ah)

kahve düzeyinden yükselmiş olmasıda olumlu bir şeydir son tahlilde...
(bkz: umudumuz gelecek nesiller)