bugün

sen yokken geceyi bin yıldıza bölerdim. uykuyu kendime haram ederdim. yorgun sabahlara, güneşsiz yarınlara uyanırdı hep yüregim. kime sorsam bilmezdi seni, öfkem onlara degil kendimeydi hep...

her yagmur yagıdıgında bu kente, damla damla düşerdi özlem. ıslanmak degildi beni korkutan, o damlalarda bogulmaktı...
yokluğun beni boğardı...

öyle zor ki dayanmak, sensiz geçen her dakika yüregime çözülemeyecek bir dügüm atardı. sıkılırdım, bunlarımdım da isyan bile edemezdim....

beni umursamazmıydın, böylesine acı cekmemi anlarmıydın bilmiyorum. yoktun cünkü, olsaydın özlemek denen şeyin bu kadar zor oldugunu bilmezdim ki...

sahi niye gitmiştin? yıldızlara yazdıgımız sevda bitmişmiydi?...
caresizlik diye birsey varmış hayatta ve ben bunu yeni ogrenıyorum....

bazen kendimle savaşıyorum seni sevmekten kurtulmalıyım diye... öylesine karmaşık bir denklem ki bu, seni sevmekten kurtulamazsam benligimi yitirecegim....

şimdi her nerdeysen başını gökyüzüne kaldır ve en parlak yıldıza bak.
oradayım
seni izliyorum....

hala yüregindeysem, hala bana dair bir özlem varsa içinde ve hala aşkı yaşatıyorsan içinde.
sevgilim orda durma bak ellerim burda... *
süper bir piiz şarkısıdır aynı zamanda..

yarim sen yokken ben hergün incitildim,
bin bir parça bin bir hayal içinde ezildim,
korkaga vurdum hallerimi korkmaya dirençliyken,
yarim sen yokken bin öldüm bir dirildim.

hadi dur bakalim su korkak dizlerinin üstünde..
hadi vur bakalim su aynadaki yüzsüz acize..
hadi dur bakalim su titrek dizlerinin üstünde..
hadi vur bakalim su aynadaki yorgun acize..

yarim sen yokken ben hergün incitildim..
binbir parça binbir hayal içinde ezildim..
yarim sen yokken bertaraf edildim..
bir cahit külebi şiiridir.

Sen yokken gittim
Korkularımın üstüne
Hiç ardıma bakmadım
Gümüş şiirler yazdım sen yokken
Çok yangın çıktı yüreğimde
Küllerini bile savurmadım
Irak denizlerin fırtınasıydım
Uzak iklimlerin sert rüzgarları
Kulaçlarken denizinde gurbeti
Kanlı savaşlarım,
Belalı sevdalarım olmadı hiç
Ama hep sustum,
Hep ağladım, hep yandım sen yokken.
Bekliyorum dönüşünü yeniden,
Bir gelsen,
Hayatın önünden alsan beni
Bir gelsen,
Sellerin önünden alsan beni
Bir gelsen,
Ölümlü düşlerimden alsan beni.

Çok durdum güneşe karşı bir başıma
Savrulurdum rüzgarlarında sensizlik denizinin
Sen yokken,
Az dolaşmadım gönlümün kuytularında
Üşüyen karanfilim şimdi buruşuk parmaklarda
Bir kırağı ayazıydım gecenin kollarında
Zifirlerinde sadece ben üşürdüm.
Hiç aldırmadım esen rüzgara
Hiç dinlenmiş bir yürekle çıkmadım ortaya
Yinede hiç yıkılmadım giden trenlerin ardından
Ama bütün yangınlar beni yaktı önce
Hep ortasında kaldım vurgunların
Vurgun nedir ki? deme
Bir babanın serzenişi nasılsa öyle
Bayrakları indirilmiş,
Bozguna uğramış bir hisardım sen yokken
Hep sustum,
Hep yandım, hep ağladım sen yokken.
Bir gelsen,
Yangınlardan alsan beni,
Bir gelsen,
Dünyalarımdan alsan beni,
Bir gelsen,
Şafaksız gecelerden alsan beni,
Ama ne zaman gelsen,
Akşam kızılı gözlerimle bulacaksın beni.
piiz grubunun en sağlam şarkılarından birisi. gece yolculukta dinlenildiği vakit pencerenin arkasından akan hayatın adeta bir klibe dönüştüğü yol çizgilerinin bile anlamlaşmasını sağlayan az ama öz şarkı.
sevgiliden geçici bir süre uzaklaşıldı ve neticesinde tekrar bir araya gelineceği garantiyse ileriki günlere yatırım olarak "bir tanem sen yokken..." diye başlayan bin küsür tane diyalog kaleme alınır. kızcağız dönünce ardarda hepsi birden okunur geldiğine geleceğine pişman edilir. giden erkek ve bekleyen kadınsa kaleme falan almaya gerek yoktur. onlar bir şekilde siz yokken hallerinin bütün ayrıntıları kafalarına kazıyıp döndüğünüz andan itaberen sizi çökerteceklerdir.
(bkz: çökertmeden çıktımda halilim)
Hamlığımın yankısına ses veriyorum. Olmamış meyvenin acılığındayım. Dalından erken koparıldığından sert, asi ve isyan kıyılarında yuvarlanır. Kendini telkin etmeye çalıştıkça tepinir "hayır"ları çok. Biliyoruz ki; asi, avutulamaz. Burukluğum konuşmaya başlıyor, kaygılarım çoğalmadan dinlemelisin beni.

Haftayı gözümde büyütüp, bugünden sıkılıyorum. Günleri saymaya başlıyorum. Saymaktan bunalınca penceremden dışarı uzanıp, dağ kokusuyla huzur bulmaya çalışıyorum. Üşüdüğümde ısınacağım kucağın, ellerin yok diye yatağıma dönüyorum.
Dinlediğim şarkıların sözüne kızıp, sesimi titretiyorum. içimi içime sokup, kendime dönmeye çalışıyorum. Oturuyorum, yatıyorum olmuyor. Kıvrılıyorum, uzanıyorum olmuyor.
Akşamlar çabuk çöküyor birlikteyken. Hep zamanla mücadele etmenin yorgunluğu. Sen yokken ayak direyen zamanın inadına sövüp, sırtımı odama dönüyorum, küsüm bu gece sensiz çevreme. Elim boşluklara tutunmaya çalışınca, kayıyor. Kıvrılıp yattığım yer yanın değil, işte o yüzden; diken gibi batıyor yumuşak yatak. Tüm kokular, tüm tatlar çiğ. Akşamın bayatlığında yaşıyorum.
Sensiz saatlerin hükmünü çekiyorum. Yargılayan yelkovan, cezamı söylüyor: Akrebin zehrini içmek! Hücrem; sensiz her yer. Tüm cebbarlığıyla diyor ki; dayanmak gerekmiş sınanmak için.

Gökyüzünün derinliği, ulaşılmazlığı elime yakın duruyor uzanınca. Uzanınca diriliyorum, süzülüyorum. Ayaklarımın yerle temasını hissedemediğimde irkilen bedenim buzul yangınına yapışıyor.
Dışarıdayım, gözlerim odak arıyor. Aştığım her katmanda soyunuyor örselenmiş kabuklarım. Kabuğumu ellerimin arasından tüm şehvetimle bırakıyorum. Aralanıyor kapıları ruhumun. Rüzgâr değil çıplak bedenimde hissettiğim, nefesine yakın sana eş.
Kurgu bu satırlar inanma sakın. Kendimi oyalamanın yollarındayım dinleme beni saçmalamalar üzerinde çıplak ayak yürüyorum. Batıyor tüm dikenler, çakıl taşları. Hayallerimin akını var beynime, yüklenmeleri güçsüzlüğüme.
Sen yokken olanlar oluyor.
Demedim mi sana "gitme".
(bkz: sevgiliyi özlemek)
çok üşüdüm...
kayboldum ben de!
senin olmadığın zaman dilinimde benim olduğum zaman dilimi.
gündüz vakti akşamdan kalma geziyorum
hani akşamdan kalma dediysem de
bir önceki akşamdan kalan şarabın
sarhoşluğundan geliyor.
yani bir nevi gariban sarhoşluğu.
burada yeni bir tanım kazandırıyorum
bütün dillere geçecek,
sen yokken sarhoşluğu.
tam 2 yıl, 11 ay, 3 gün, 15 saat geçmiş
sen gideli
ve
ben
hala
o seda yı arıyorum.
neredesin?
ben hiçbirşey yapmıyorum.
flört'ün demli adlı albümünden harika bir şarkı.

sen yokken;kuşların bile sesi çıkmıyor...
sen yokken; istanbul'un hiç tadı yok...
sen yokken;arızalarım birbir depreşiyor...
ah sen yokken; acılarım iç içe giriyor...
sen yokken ben vardım yine bende...

şimdi sen yoksun ben bile bende değilim.
--spoiler--
yarim sen yokken ben hergün incitildim,
binbir parça binbir hayal içinde ezildim,
korkağa vurdum hallerimi korkmaya dirençliyken,
yarim sen yokken bin öldüm bir dirildim.

hadi dur bakalım şu korkak dizlerinin üstünde,
hadi vur bakalım şu aynadaki yüzsüz acize...
--spoiler--
nasılda duygularıma ve yıllarıma tercüman oluyor dediğim piiz şarkısıdır.
sen yoktun
yokluğun gelir içimde ki acıyı doğururdu.
hiçbir şey değişmedi, hala yoksun.
Sen yokken gittim
Korkularımın üstüne
Hiç ardıma bakmadım...*
sen yokken,
ben yanımda açan özlem kokan hasret çiçeklerini budadım.
yaz geliyor sevgilim..
yeniden açacak mısın?

phoebeartemis
flört'ün demli albümünden güzide bir şarkıdır. Şarkıya sen yokken diye sakince girip sonlara doğru sen yokken diye haykırışlara dönüşmektedir enstrümanlar ve vokal.

Aha bunlar da sözleri:

sen yokken kuşların sesi çıkmıyor
sen yokken istanbul'un bile hiç tadı yok
sen yokken arızalarım bir bir depreşiyor
ah sen yokken, acılarım iç içe giriyor...

bu sabah sensiz uyandım
zor oldu
aşktan mıdır, nedir bilmem...

Ses ver, bir kuşun kanadına takılıp gelirim
uzanıp nehirlerde akar gelirim
çünkü sen yokken yağmurun bile tadı olmuyor
çağır beni, gönlüme dikilmiş serenim

bu sabah sensiz uyandım
zor oldu...
Aşktan mıdır, nedir bilmem.

Sen yokken, sen yokken, çok zor sen yokken...
http://www.dailymotion.co...sen-yokken-feat-ado_music

sor bizi geçen yıllara karşılıksız sevdik homie.
"ses ver, bir kuşun kanadına takılıp gelirim"

https://m.youtube.com/watch?v=j3JERapGLg8
kayboldum adımı koydular deli..

https://www.youtube.com/watch?v=V5vC9gQdzNw
istanbul temalı bir klibe sahip hande ünsal şarkısı.