bugün

1878 Berlin Kongresi kararıyla Kars'ın Rusya'ya kalmasından sonra, Ruslar burada askeri amaçlı yollar yaptılar, demiryolunu Sarıkamış'a kadar getirdiler. Buna karşılık Türk demiryolu Ankara'nın ancak 100 km. doğusuna kadar ulaşmakta idi. Bağdat Demiryolu Projesi'nin uygulanmasını, Doğu Anadolu'ya demiryolu yapılmamak şartıyla kabul eden Ruslar'ın niyeti açık bir şekilde ortaya çıkmıştı. Rusya daha savaşın başında ulaşım üstünlüğüne sahipti. Osmanlı Devleti için en kolay yol Trabzon Limanı aracılığı ile ulaşımı sağlamak idi. Kaldıki askeri denge açısından Rusya, Osmanlı Devleti'nden çok üstün durumda idi. Osmanlı Devleti lehine olan tek şey ise, Rusya'nın Almanya ve Avusturya ile savaş durumunda olmasıydı.1914 Ocak başından beri "Başkumandan Vekili" olarak bütün Türk ordularının komutanı olan Enver Paşa ittihat ve Terakki'nin "Merkez-i Umumisi"nin de (genel merkez) en güçlü adamı idi. Enver Paşa Kafkasya'da Rusya'ya karşı sağlanacak askeri bir üstünlükle "Turancı" ülküyü gerçekleştirebileceğini düşünüyordu. Alman cephesinde meşgul olan Rusya'nın Kafkaslar'da ancak 100.000 piyade ve 15.000 süvarisi 256 topu bulunuyordu. Ayrıca Ermeniler'den 4.000 ve Gürcüler'den 2.000 kişilik kuvvetleri vardı. Enver Paşa, Ruslar'a karşı iki kat kuvvetle saldırıp yenmeyi düşünüyordu. 6 Aralık 1914 tarihinde Trabzon'a oradan da Erzurum'a gelen Enver Paşa'nın kış ortasında, askerin yazlık giysi ile ve bütün yolar karla kaplı iken yapmak istediği saldırıyı kabul etmeyen 3. Ordu Komutanı Hasan izzet Paşa istifa etti. IX. ve X. Kolordu Komutamları da Enver Paşa'nın düşüncesini paylaşmadıkları için istifa ettiler. Fevzi Paşa da (Çakmak) kış saldırısına karşı idi. 3. Ordu'nun komutasını doğrudan üzerine alan Enver Paşa, kış ortasında, 1,5 metre kar altında, -25 derecede ve 2-3 bin metre yükseklikte, arazinin dağlık ve ancak patika yollarından yararlanılabildiği bir yerde, Liman von Sanders'in de karşı koymasına rağmen 19 Aralık 1914 tarihinde orduya saldırı emrini verdi. 90.000 kişilik mükemmel disiplinli bir ordu "Sarıkamış Saldısı"na başladı. Yiyecek ve ısınma için hiç bir hazırlık yapılmamış olan bu saldırıda Türk askerinin 60.000'den çoğu soğuktan donarak öldü. Bütün olanaksızlıklara rağmen asker, dayanıklılık, itaat, direniş ve mücadele azminin üstünlüğü bakımından büyük bir örnek gösterdi. 27 Aralık'ta yapılan Türk saldırısı Ruslar tarafından durduruldu. 28-29 Aralık'ta da Sarıkamış kuşatıldı. Fakat ordunun 2/3'ü soğuktan donarak öldüğü için kuşatma başarısız oldu. 1 Ocak 1915'te, planın başarısızlığını gören Enver Paşa yine de saldırıyı devam ettirdi. 2 Ocak günü ise cepheden ayrıldı. Rus ordusunun ileri harekatı ile Ardahan ve Oltu yeniden Ruslar'ın eline geçti. Türk askeri çekilirken yine soğuk,açlık ve hastalıktan büyük kayıplar verdi. 90.000 kişilik ordudan 12.000 kişi geriye dönebildi, geriye dönenler de hastalıklı idi. Rus tarafının, 16.000 ölü, 12.000 yaralı ve hasta olmak üzere 28.000-30.000 kayıpları vardı.Enver Paşa, Sarıkamış Harekatı ile ilgili haberlere sansür koydurttuğu için, bu başarısızlık istanbul ve diğer yerlerde yeterince duyulmadı ve Enver Paşa'nın başarısızlığı sonradan etkisini gösterdi. Kafkas Cephesi'nde üstünlüğü ele geçiren Ruslar, bir süre sonra hemen hemen tüm Doğu Anadolu'yu ele geçirdiler.
her yıl 6 ocak'da, enver'in iktidar hırsı ve beceriksizliği nedeniyle tek bir kurşun dahi atamadan donarak ölen binlerce şehidimizin yasını tuttuğumuz harekat..

http://www.hurriyet.com.t....asp?gid=180&sz=46006
98 yıl önce bugün başlayan ve yok yere 90 bin vatan evladının donarak şehit olması ile sonuçlanan harekat.

nereden başlasak yazmaya nerede bitirsek bilemiyorum. neresinden tutsak elimizde kalacak bir acı. tek kurşun atamadan ruhlarını yüce tanrı'ya teslim eden ana kuzuları.

21 aralık 2012 daha önemli olduğu için seni hatırlayan yok, başımız karşında eğik mehmed'im..
görsel
enver paşa'nın en büyük saçmalığıdır. bu fikre inanıp üstüne bir de o askerleri o soğuğa korumasız önlemsiz gönderip bildiğin katliama yol açmıştır.

http://www.youtube.com/watch?v=HIGRyendZKc
buyrun görelim.
binlerce insanın soğuktan donarak öldüğü insan canının kimi zaman ne denli ucuz olabileceğini gösteren harekat.
tam bir faciadır.
1914'ün başkomutanın vekili enver paşa kars,ardahan ve artvini rusya imp.luğundan geri almak amacıyla 19 aralıkta bu hareketi kurmaylarına sunmuştur.

keşke sunmasaymış 3 5 karış toprak için o kara kışta 90.000 gencimizi, dedemizi, yiğidimizi kaybettik, beter olsaymış o topraklarda o canlarımıza bir şey olmasaydı.
''Enver Paşa hücum dedi
Yarıldı Moskof ödü
Zalim Allahuekber Dağı
Nice arslan, yiğit yedi.''
başarılı bir plan olduğu bütün askeri uzamanlar tarafından kabul edilen tharekattır.

tek kurşun atılmadan 90 bin şehit verildiğine inanan gerizekalıdır.
sarıkamış harekatında 3 evladını şehit veren avşar ananın ağıdıdır.

Sarıkamış Altınbulak.
Soğanlı'yı biz ne bilek.
Bizim uşak gökçek gezer.
Ağca zıbın gara yelek.

Yüzbaşılar binbaşılar.
Tabur taburu karşılar.
Yağmur yağıp gün değince.
Yatan şehitler ışılar.

Gadasın aldığım Eşe.
Tekerim dayandı daşa.
Seferberliği durdurun.
Elini öpem Enver Paşa.

Aziziye baba yurdu.
Kafkaslara tabya kurdu.
Benim korkum Ruslar değil.
Kara kışa kurban verdi.

serdar kılıç'ın sarıkamış belgeseli de kesinlikle izlenmeli.

rus (burada ağır küfür içeren kelimler yazmaktadır ) ordu arşivinden donarak şehit olan askerlerimizin görüntüleri.

http://www.youtube.com/watch?v=-cbOyJF9KGY
Deli saçması komutanlar yüzünden zamanında 90 bin küsur insanın donarak ölmesine vesile olmuş olay.
Nur içinde yatsınlar.
Edit: bazı zeki andavalların ordaki 90 bin insana değilde yazıma takıldığı görülüyor.
Ağzını seveyim senin derdim de formata aykırı bu. Gerek yok.
Edit2 hadi vesile değil sebep olmuş olay amk.
komutanlar yüzünden 6 milyar 830 milyon 932 bin 813 kişinin ölmesine "vesile"(!?) olan olay.

Türkçe bilmeyen andavalların üzerinde konuşmaması gereken harekattır.
türkçe kürtçe ingilizce bilen biri olarak söylüyorum

moğol çocuklarının üstünde konuşmaya hakkı olmayan harekattır.
rus belgelerinde türklerin kaybı 23. 000 olarak geçer. bu sayıya soğuktan hayatını kaybedenler, sarıkamış'a giren öncü birliklerin ruslar karşısında verdiği kayıplar, ermeni ve kürt çapulcuların baskınları, tifüs ve benzeri salgınlarda hayatını kaybedenler de dahildir. harekatın enver paşa'an sonraki ikinci ismi hafız hakkı paşa da tifüs nedeni ile ölen askerlerimizdendir.
görsel
Türkçe, rusça ve ingilizce bilen biri olarak söylüyorum:
Halkların ortak köpeklerinin üstünde konuşmaya hiç hakkı yoktur.*
Ittihatcilar'in turan fikri uğruna 90 bin kişinin can verdiği harekat.
Genelkurmay Başkanlığı Harp Encümeni kayıtlarına göre 23 bin askerimiz cephede, 12 bin askerimiz savaş hatları gerisinde toplam 35 bin şehit verilmiştir. Rus kaynaklarına göre de 23 bin Türk askeri toprağa verilmiş Rus ordusu da 30 bin askerini kaybetmiştir.

Sarıkamış faciasında 90bin askerimizin şehit olduğunu zannedenler 3. Ordunun tamamının 90 bin askerden oluştuğunu maalesef bilmemektedir. bu ordu 14 Şubat’ta Erzincan’ı, 24 Şubat’ta Trabzon’u, 12 Mart’ta Erzurum’u, 4 Nisan’da Ardahan ve Sarıkamış’ı geri almıştır.

Liman Von Sanders asker kaybımızı 42 bin olarak nakletmekte.

karşı tarftandan da bu harekata bakarsak;
Rus yazar Muratof’un verdiği bilgilere göre de 16.000 Rus askeri ölmüştür. General Maslovsky, bu sayının daha fazla olduğunu ve 9000 Rus askerinin de donarak öldüğünü ifade etmiştir.
savaş değil vahşettir.binlerce asker savaşamadan donarak şehit olmuştur.

görsel
Allahtan şehitlerimize rahmet, envere lanet diliyorum.
bu vatan kimin ?

bu vatan, toprağın kara bağrında
sıradağlar gibi duranlarındır;
bir tarih boyunca, onun uğrunda
kendini tarihe verenlerindir...

tutuşup: kül olan ocaklarından,
şahlanıp: köpüren ırmaklarından,
hudutlarda gaza bayraklarından,
alnına ışıklar vuranlarındır...

ardına bakmadan yollara düşen,
şimşek gibi çakan, sel gibi coşan,
huduttan hududa yol bulup koşan,
cepheden cepheyi soranlarındır...

ileri atılıp sellercesine,
göğsünden vurulup tam ercesine,
bir gül bahçesine girercesine,
şu kara toprağa girenlerindir...

tarihin dilinden düşmez bu destan:
nehirler gazidir, dağlar kahraman,
her taşı bir yakut olan bu vatan,
can verme sırrına erenlerindir...

gökyay'ım ne yazsan ziyade değil,
bu sevgi bir kuru ifade değil,
sencileyin hasmı rüyada değil,
topun namlısında görenlerindir...

orhan şaik gökyay

allah'ım sizlere rahmet eylesin
görsel
Ruhlarınız şad olsun...
Enver Paşa'nın torunu: Sarıkamış'ta 90 bin askerimiz ölmedi

En acıklı olan nokta ise temcit pilavı gibi pişirilip sürekli karşımıza çıkarılan '90 bin askerimiz donarak öldü' yalanıdır. Bunun mimarı ise kendi beceriksizliğini örtmek için 9. Kolordu Kurmay Başkanı Şerif Bey'in 1922 senesinde yayınladığı ve tamamen bir uydurma olan hatıratıdır" dedi.

"SARIKAMIŞ TAMAMEN BiR 'VATAN MÜDAFAASIDIR' VE KAÇINILMAZDIR"

Mayatepek şöyle devam etti: "Özet olarak, Harbiye Nazırı Enver Paşa ve Erkanı Harbiye Başkanı General Bronsart Schellendorf tarafından, Noel dönemine rastlayacak ve Rusları sürpriz bir karşı hücum ile mağlup etmeye yönelik bir teşebbüstür. Maalesef basının bir bölümü bile, genel olarak, ciddi araştırmalar yapmadan veya 'magazin' havasında bazı şahıslar gibi tarihi çarpıtıp gazete sayfalarını süsleme çabası içindedir. 98 sene geçmiş olmasına rağmen Sarıkamış hâlâ gerektiği gibi değerlendirilmemiştir.

Bilhassa 1920'den itibaren siyasi çekişme malzemesi olmuştur. Amaç nettir: Rus orduları Batı cephesinde Almanlar ile harp içindedir. Bizim cephede ise çok az sayıda (100 bin civarı) asker kalmıştır. Rus ordusunun bir kısmı Sarıkamış civarındadır ve yanlış cephelenmiştir.

ilk Rus saldırıları Kasım'da (1914) Köprüköy ve Azap muhabereleriyle başlamıştır. Burada 3. Ordu komutanı Hasan izzet Paşa büyük bir hata yapıyor ve Rusları yenmesine rağmen takip edip son darbeyi vurmak yerine, orduyu 15 km geriye çekiyor. Yani savaşı kazanan taraf kaçan düşmanı kovalayamıyor, geri çekiliyor. Hatta Rusları takip etse Sarıkamış'a ihtiyaç olmazdı. Ruslar Erzurum'a gelmişler, sen onlarla Köprüköy ve Azap'da savaşıp yenmişsin ve Sarıkamış'a çekilmeye zorlamışsın ama taarruz edip tamamen mağlup etmek yerine geri çekiliyorsun."

"ENVER PAŞA'NIN EMiRLERiNi YERiNE GETiRSEYDi SARIKAMIŞ ZAFERLE BiTERDi"

"Enver Paşa'nın emirleri yerine getirilseydi Sarıkamış zaferle biterdi" diyen Mayatepek, "Bir de hep iklim şartlarından bahsetmeye bayılırlar. Hava soğuktu falan. Bu bir savaş ve nerede, ne zaman ve hangi şartlar altında gerekiyorsa savaşacaksın. Şayet komutanlar Enver Paşa'nın emirlerini yerine getirseydi Sarıkamış zafer ile biterdi" diye konuştu.

"BU HATA SARIKAMIŞ FELAKETiNE SEBEP OLAN EN BÜYÜK NEDENDiR"

Mayatepek şöyle devam etti; "1- 9. Kolordu Rus cephesini arkadan çevirecekti. 2- 10. Kolordu ise 24 Aralık'ta Bardız bölgesinde olup, 9. Kolordu ile birleşip Rusları çevirecekti.

Maalesef gerçekleşen ise çok farklıydı: 1- 10. Kolordu Hafız Hakkı Paşa komutasında Bardıza gitmesi gerekirken, Rus birliklerinin peşine takılıp Koşur istikametine yöneldi (30 ve 31. Tümenler). Yalnız 32. Tümen Bardız'a ilerledi. 25 Aralık'ta ve Sarıkamış'ın batısında Rus Ordusu'nun arkasına düşmesi gereken 10. Kolordu, tamamen Haffız Hakkı'nın 'zafer kazanma ihtirası ile yolu 75 km uzattığı yetmezmiş gibi, Allahuekber dağlarını geçmeye mecbur kalmış ve fırtına ve tipiye yakalanıp çok büyük zayiat vermiştir ve zamanında Sarıkamış'a intikal etmemiştir.

2- 9. Kolordu ise 3. Ordu ile 24 Aralık'ta Bardız'da birleşir. Cephe arkasındaki Rus birliklerine taarruz etmek için Kötek yönüne gitmesi ve Rus ihtiyat kuvvetlerine taarruz edip Sarıkamış'a iltihak etmesi gerekiyordu.

Maalesef yine evdeki hesap çarşıya uymamıştır. Bu sapmanın başlıca sebebi Hafız Hakkı (10. Kolordu) Paşa'nın 25 Aralık tarihinde Sarıkamış'da olacağı varsayımı ile Enver Paşa'nın, 10. Kolordu yalnız kalmasın diye yönünü Kötek'ten, Sarıkamış'a çevirmesi olmuştur. Netice olarak 10. Kolordu yüzde 80 zayiatla bitkin bir şekilde ancak 29 Aralık'da Sarıkamış'a gelebilmiştir.

Bütün bu hataların ve Enver Paşa'nın emrine uymamanın neticesi olarak: 9. Kolordu'nun kuzeybatıdan, 10. Kolordu'nun kuzeydoğudan taarruz etmesi gereken (25/26 Aralık geceleri) Sarıkamış, bu taarruz gerçekleşmeyince Rus takviye kuvvetleri tarafından güçlendirilmiş ve maalesef savunma yapmakta bile zorlanacak olan Ruslar demiryolu ile nakliye avantajıyla 31 Aralık'ta taarruz edecek duruma gelmiştir.

Netice: Sarıkamış Harekatı son derece iyi hazırlanmış bir plandı. Kış aylarında yapılması hatadır masalına gelince; baskın niteliği taşıyan her askeri harekatın düşmanın beklemediği yerde ve zamanda olması zaruridir. Bizim akıl hocaları bugün ne kadar böyle bir mevsimde harekat yapılmazdı diyorsa, emin olun Ruslar da o zaman aynı şeyi düşünüyordu.

Alternatif olarak Ruslara herhalde, 'yahu şu kara kışta harp etmeyelim, bahar gelsin, çiçekler açsın, bir mangal ziyafeti yapıp, bir güzel savaşalım' diye bir alternatif düşünmek ancak Charlie Chaplin filmlerinde olabilirdi."

RUS GENERALiN iTiRAFI

Mayatepek, "Rus General Maslovski, (Türkler 23 bin şehit vermiştir diyen) Türk Ordusu, Enver Paşa'nın emirleri doğrultusunda hareket etseydi Sarıkamış düşerdi diye itiraf etmiştir. Hatta General Michaelevski harekatın bir kuşatma planı olduğunu anlayınca geri çekilme emri vermiştir.

Şayet başarılı olunsaydı Kafkaslara kadar önümüz açılıyordu. Azerbaycan ile birleştiğin andan itibaren ikmal derdi kalmıyor ve tabii ki petrol kaynaklarına sahip oluyorsun.

Genel değerlendirmeyi Sayın Nevzat Kösoğlu (Şehit Enver Paşa) çok güzel yapmıştır: "Komutanlar Enver Paşa'ya ayak uyduramadılar. Plana uymayan bu komutanlar da Enver Paşa hakkında olumsuz propagandayı yapan komutanlardır. Sarıkamış bir vatan müdafaasıdır. Şehit sayısı ile siyaset yapmak alçaklıktır. Çanakkale'de 250 bin şehit verdik. Hiç kimse hesap soruyor mu? Yok." Herhalde bir savaş kazanılınca 'şehit', kaybedilince 'ölü' olunuyor diye bitiriyor Nevzat bey.

Rakamlar ise tam bir palavra. En şiddetli dönemde 3. Ordu'nun toplamı 118.000 kişi iken ve bunun ancak 75 bin kişisi muharip sınıfında olan bir ordu nasıl olur da 90 bin şehit verir? Şerif Bey'in kendi beceriksizliğini ört bas etmek için ortaya attığı, '90 bin askerimiz Allahuekber dağlarında donarak öldü' bir karalama kampanyasından başka bir şey değildir. Ciddi kaynaklar ve Genelkurmay arşivleri hastalıktan ve savaştan ölenler dahil kayıp sayısını 35 bin civarında olarak veriyor.

Kazım Karabekir 1921 yılında Enver Paşa'nın yurda dönmesini engellemek için basın yoluyla bir kampanya başlamasını istemiştir. Savaştan sonra bu iftirayı ortaya atanların amacı Enver Paşa'yı küçük düşürüp halk nezdindeki itibarını ve etkisini yok etmektir. Mustafa Kemal Paşa da günün siyasi-askeri hususları nedeniyle bir telgrafla Kazım Karabekir'e olumlu cevap vermiştir.

Dolayısı ile düzmece haberler ve yorumlar uçmaya başlamış ve Enver Paşa'nın Bolşevik, dinsiz (Kuran'ı yanından hiç ayırmayan ve her bulduğu fırsatta namaz kılan bir komutan) kadınlara olan zaafı yazılmıştır. Belki de zaman şartları için de gerekliydi.

Kazım Karabekir itiraf etmiştir ki Enver Paşa dönerse olumsuz sonuçlar, iç çatışma gibi riskler olabilirdi. Aynı Kazım Karabekir Balkan Harbi sırasında 'ordudan atılıp, memleketten ihracı' divanı harp tarafından verilen kararı Enver Paşa'nın yırtıp atması sayesinde hem kariyerinin, hem de hayatının devam ettiğini itiraf etmiş, Enver Paşa'ya karşı büyük bir sevgi ve hürmetini muhafaza ettiğini belirtmiş ve bütün bunları Paşa'nın geri gelmesi ile, 'Milli Mücadele'nin akamete uğrama ihtimalini engellemek için yaptığını' mertçe itiraf etmiştir.

Mareşal Fevzi Çakmak Sarıkamış planının doğru ve zamanlı olduğunu açıkça ifade etmiştir. ismet Paşa (inönü) 'Enver Paşa, cemiyetimizin kusur saydığı şeylerden aklın almayacağı kadar uzak yaşamış bir insandı' demiştir" diye konuştu.

"RUS ORDUSU SARIKAMIŞ SAYESiNDE DURDURULDU"

Mayatepek sözlerini şöyle tamamladı; "Aradan 100 yıla yakın zaman geçti, temcit pilavı gibi ısıtıp hâlâ aynı tepsi içinde sunuyorlar. Ve bunun adı tarih oluyor! Tabii ki bazı kimseler, 'Enver Paşa'nın torunu objektif olamaz ve Paşa'yı korumak içgüdüsü ile subjektif bir analiz yapıyor' diyecektir.

Önerim, ciddi olan kaynaklardan araştırmak ve okumaktır. Hakikat eninde sonunda kaçınılmazdır. Bir kesin hakikat ise Rus Ordusu Sarıkamış sayesinde durdurulmuş, ciddi bir zayiat vermiş ve 1916 senesinin sonlarına kadar bölgede bir daha hareket edememiştir.

Bazılarına göre Sarıkamış'da herkes donarak öldüğüne göre, Rus zayiatları ve 1,5 sene boyunca doğuda kıpırdayamayacak duruma gelmelerinin tek sebebi, safsatacı tarihçilerimize göre, muhtemelen, 'Türklere ayıp olmasın diye' toplu intiharlara karar verip 25 bin kadar Rus askerinin bunu gerçekleştirmesidir. Daha ne diyebiliriz." (Tahsin GÜNER/DHA)
Enver denen cücenin türkleri öldürme politikasının halkalarından biridir. Lan adamın fotolarına bakınca bile ezikliği anlaşılıyor bi de bu serseriyi komutan yapmışlar. Koca ülkede Bi tane pehlivan çıkıp da bunu osmanlı tokadıyla halletmemiş.
enver'in kendine aşırı güveni ve kibri yüzünden olan türk tarihindeki en büyük dram ve hezimetlerden birisidir.

enverin bu kibri ittihatçıları tarihten silmiştir.