bugün

Dolmabahçe Sarayı'nın alt kattaki odalarından birinde 1938'in 10 Kasım sabahı saat dokuz buçuğa gelmek üzereyken bir el siláh patlar ve bir adam kanlar içerisinde yere yuvarlanır. intihar maksadıyla elindeki tabancayı kalbine dayayıp tetiği çeken ancak yaralı olarak kurtulan adam Mustafa Kemal Atatürk'ün çocukluk arkadaşı ve başyaveri Salih Bozok'tur.

Salih Bozok, intihar teşebbüsünden önce eşi Pakize Hanım'a hitaben şu mektubu yazar:

'Beni bütün hayatım boyunca mes'ud yaşattın. Her arzumu severek yerine getirmek istediğini bu mektubuma minnetle ve şükranla kaydetmeyi bir borç bilirim. Milletimizin ve her Türk'ün minnetle yádedeceği Atatürkümüz'ün sayesinde şerefinizi, haysiyetinizi muhafaza ederek ömrünüzün sonuna kadar sıkıntısızca yaşayabileceğiniz herşeyi temin etmiş bulunuyorum. Ben hayatımı Atatürkümüz'ün hayatına raptetmiş (bağlamış) ve ondan sonra yaşamamaya karar vermiş bulunduğum için hayatınma nihayet verdim. Herşeyi kemál-i sükunetle karşılayarak çocuklarınla sıhhat ve áfiyetle yaşamanı dilerim. Her zaman bana şefkat ve muhabbetle bakan güzel gözlerini sonsuz sevgilerimle seni kucaklayarak öperken ömrünün sonuna kadar çocuklarınla afiyetle ve üzüntüsüz olarak yaşamanı diler ve hürmetle de ayrıca ellerinden öperek ebediyyen arz-ı veda eylerim sevgili karıcığım, kıymetli Pakizem.'
atatürk'ün başyaveridir.ismine atatürk'le ilgili yazılan anı kitaplarında,belgesellerde çok rastlarsınız *.aynı zamanda atatürk ün kısa bir süre için de eşi olmuş latife hanımın da O'nun etrafındaki en güvendiği kişidir.
anılarında yazdığı üzere, intihar etmesi atatürk'ün vefatına verilen anlık bir tepki değildir. önceden doktora gitmiş, kalbi hakkında bilgi almış, hangi damarın nerden geçtiğini, hangisinin daha fazla kan taşıdığını dolayısı ile de daha ölümcül olduğunu öğrenmiştir. yani atatürk öldüğü takdirde göğsünde ateş edeceği yeri dahi önceden tespit etmiştir.
intihar teşebbüsünden sonra kurtarılmış, 1941'de vefat etmiştir.
ölesiye sevilmesi gereken -gerçek- adam gibi adamı ölesiye sevdiğini ispatlamış büyük insan.
çok asil bir insan, hayranlık duymamak elde değil..
atatürk'ü, uğruna canını verecek kadar sevebilmiş tek insan belki de.
(bkz: başkomutan yaversiz gidemez)
atatürk uğruna intihar etmeye kalkmış onun hayattaki en yakın dostudur.veda filminde atamızla olan arkadaşlığını anlatmaktadır.
mustafa kemal atatürk'ün en yakın dostlarından biriydi. o; atatürk, dolmabahçe sarayı'nda gözlerini yumunca kendini öldürmeye kalkan şerefli bir askerdir. işte bu kadar çok seviyordur atatürk'ü. mekanı cennet olsun.
gerçek dost, cesur bir asker, dev gibi bir adamdır.
ruhu şad olsun.
Atatürk ile Selanik Askeri Rüştiyesi'nde beraber okumuşlar. Atatürk'ün hem başyaveri hem de yakın arkadaşıdır. Atatürk'e gönülden bağlıdır. O kadar bağlıdır ki Atatürk'ün ölümüne dayanamayıp kalbinin üzerine dayadığı tabanca kendini öldürmeye kalkmıştır.
Gerçek yaver , gerçek dost .
veda adlı filmde serhat kılıç tarafından çok başarılı bir şekilde canlandırılan, atatürk'ün yaveri,sağ koludur.
çocukluk arkadaşının yaveri olacak kadar alçak gönüllü, neredeyse bütün hayatı boyunca atatürk'ün yanında bulunan yerinde olmak isterdim dediğim az sayıda insandan biri.

onsuz bir hayat yaşamak istemeyip ölmek istemesi anlaşılabilen bir durumdur ama bunu becerememesi türk gençliği için bir şanstır.
atatürk'ü zaten yeterince anlayamadığımız, anlatamadığımız düşünülürse onun anıları olmasaydı ne yapardık bilmiyorum.
paşa yaversiz bir yere gidemez diyerek paşasıyla beraber gitmiş büyük insan.
bazıları kskanmış salih bozok'a çemkiriyor sanıyorlar atatürk'ü hiç kimse sevmedi...

-komik çocuklardır efendim bunlar işte...
atatürk'ün kayınbabalığını da yapan tarihi şahsiyet. latife hanım'ın babasına "latife'nin ankara'daki babası benim" diyerek güvence vermiştir.
veda filminde serhat kılıç'ın inanılmaz başarılı bir şekilde canlandırdığı tarihin efsanevi ismi.
"başkomutan yaversiz gidemez" sözünü her duyduğumda içim titrer.
gerçekten de intihara teşebbüsü anlık bir tepki olmamıştır. gerçekten de atatürk'ün o yataktan kalkamayacağı anlaşılınca gidip atatürk'ün doktoruyla konuşmuş, kalbe giden kurşunun nereden daha ölümcül olacağını sormuştur. doktor işkillenmesin diye "Savaş meydanında kafasından vurulan ya da kalbine kurşun sıkıp intihar eden çok asker gördüm, birçoğu ölmüyor sakat veya kör kalıyordu, merakımı mazur görün" demiştir. saf doktor da hiçbir şey anlamamış, ölümcül noktayı eliyle göstermiş, "burdan girerse sağ bırakmaz" demiştir.
salih bozok bunun üzerine kurşunu sıkacağı yeri dahi önceden işaretlemiştir.
gerçekten şerefli bir adamdır.
hayran olunası, sevilesi, saygı duyulasıdır.
atatürk'ün ve hatta zübeyde hanımın bile etrafında en çok güvendiği kişidir.
atatürk'ün çocukluk arkadaşı, başyaveri, herşeyidir.
böyle bir dostum olsa sırtım yere gelmezdi.
o kadar araştırmaya rağmen önceden işaretlediği yerden kalbine sıktığı kurşun, onu öldürmemiştir. sağ kalması mucizedir. türk gençliği için de büyük şanstır. 1941 yılında eceliyle vefat etmiştir.
adam gibi adamdır. salih bozok, huzur içinde yat.
sınırsız vefa örneği sergilemiş muhterem kişidir.
bir insan bir insanı (üstelik kendi cinsinden) nasıl bu kadar çok sever, uğruna ölecek kadar nasıl bağlanır işte bunların örneğidir salih bozok.
bilinenin aksine salih bozok atatürk'ün öldüğü gün kendini vurmuştur ama o an ölmemiştir 3 sene yoğun bakımda yattıktan sonra vefat etmiştir.
al sana sevgi dedirten kişidir. bu sevgi bir karşı cinse duyulan sevgi değildir. sevginin ne demek olduğunu gösterir bizzat. ruhu şad olsun abimin.
Atatürk'ün çocuklu , silah , can arkadaşıydı . Atamızın öldüğü saat gözünü kırpmadan kalbine sıkmıştır . Durmadan duraksamadan . Atatürk'ü gerçekten seven tanıyan ve ona kendinden fazla değer veren bir dost bir hayat arkadaşıydı . Onu kıskanmak yerine 'Onun gibi yüce bir insanı kıskanmak olmaz . Dağı veya denizi kıskana bilir misiniz ?' diye bir benzetme yapan bir insandı . Atatürk gibi o da savaştan sonra Selanik'e gitmek istemekteydi ama o da gidemedi . Zübeyde hanımı kendi annesinden daha çok severdi . Gerçek bir dost , gerçek bir vatan severdi . Ailesine bir yazı bıraktı ve oğluna ' Oğlum can dostum , Atamız ölüyor . Ve bunu bil ki eğer o ölürse ; bende yaşayamam . intihar ederim .' demiştir . Ve Atamızın öldüğü saat o da kendi kalbine sıkmıştır ama ağır yaralı kurtulmuştur . Yoğun bakımda 3 yıl kaldıktan sonra 1941 de hayata 'veda' etmiştir .
intihar etmemiştir. intihar eden kılıç ali'dir.