bugün

bir kısım nurcular inkar etse de ciddi temelleri olan bir iddiadır. şualar isimli kitabının beşinci şua'sındaki bir ekte bariz bir şekilde atatürk'e göndermeler vardır. kopyalıyorum:

"BEŞiNÇi ŞUÂ'IN

iKiNCi MAKAMI VE MES'ELELERi

Haşiye: Aşağıda gelecek olan Birinci Mes'ele yazıldıktan hayli zaman sonra zuhur eden bir hâdise tam te'vilini göstermiştir. Şöyle ki: Hadiste " O süfyan bir su içecek, eli delinecek " denilmiş. Yani bir çeşit su olan rakıyı su gibi çok içecek ve o sebepten batnı su tulumbası gibi olacak ve o su hastalığı yüzünden zulüm ve hile ile topladığı milyonlar mal su gibi elinden akacak, ecnebi doktorların boğazına girecek. Mesmuatıma nazaran; üç senede üç milyona yakın liraları tedavisine gayet israf ile sarfeden " bir insan " asrımızda göründü, " bu hadîsin te'vilini bende görünüz" hayatının lisan-ı haliyle dedi. Hem, bir su içecek eli delinecek olan kudsi söz ne kadar manidar ve mu'cizekâr ve yüksek ve cem'iyetli olduğunu vefatiyle bildirdi, gitti.

BiRiNCi MES'ELE: Rivayette varki: " Âhirzamanın eşhâs-ı mühimmesinden olan Süfyân'ın eli delinecek".

Allahu âlem, bunun bir te'vili şudur ki: Sefahet ve lehviyat için gayet israf ile elinde mal durmaz, israfata akar. darb-ı meselde deniliyor ki: " Filân adamın eli deliktir." Yani çok müsriftir.

işte, " Süfyan israfı teşvik etmekle, şiddetli bir hırs ve tamâı uyandırarak insanların o zaif damarlarını tutup kendine musahhar eder. " diye bu hadîs ihtar ediyor. " israf eden ona esir olur, onun dâmına düşer." diye haber verir.

iKiNCi MES'ELE: Rivâyette var ki: "Âhirzamanın dehşetli bir şahsı, sabah kalkar; alnında " Hâzâ kâfir" yazılmış bulunur."

Allahu a'lem bissavvab..bunun te'vili şudur ki: O Süfyân, kendi başına frenklerin serpuşunu koyup herkese de giydirir. Fakat cebir ve kanun ile tâmim ettiğinden, o serpuş dahi secdeye gittiği için inşâallah ihtida eder, daha herkes--yalnız istemeyerek--onu giymekle kâfir olmaz.

DÖRDÜNCÜ MES'ELE: Rivayette var ki: " Âhirzamanda, Allah Allah diyecek kalmaz."

bunun bir te'vili şu olmak gerektir ki: " Allah!. Allah!. Allah!.. deyip zikreden tekyeler, zikirhâneler, medreseler kapanacak ve ezan ve kamet gibi şeâirde ismullah yerine başka isim konulacak." demektir. Yoksa, umum insanlar küfr-ü mutlaka düşecekler demek değildir."

anlaması zor ama anlamaya kasan tamamına şuradan bakabilir.
http://www.saidnur.com/fo...leler/siracunnur/5sua.htm

said nursi atatürk'e deccal demiyormuş. yok ya? utanmadan gözümüzün içine baka baka yalan söyler bunlar. evlerinde ise atatürk'ün deccal olduğuna dair bir sürü zırva anlatırlar. bu beşinci şua yıllarca yasaklı kalmıştır. daha sonra yayımlanması serbest bırakılmış ve diğer şualardan sonraya basılmıştır baskılarda. şimdi tam sayısını unuttum. yanlış hatırlamıyorsam 30 şua vardı. onlardan sonraya konulmuştur yani.

not: said nursi süfyan diye islam deccaline der. yani metinde geçen süfyan islam deccalidir ona göre.
nurcuların "şualar yok efendim 1905'te yazılmış yok efendim 1907'de yazılmış" diye çürütmeye çalıştıkları iddia. biraz ders verelim. said nursi^'nin hayatı ikiye ayrılır. "eski said, yeni said" kendisi ayırıyor. bilmeyen abilerine sorsun. eski said dönemi 1920'lerden sonra başlar. risaleleri de eski said döneminde yazdığını söyler kendisi. atatürk'ü deccal olarak göstermeye çalıştığı şualar da risaleler içindedir. ama tehlikeyi görünce "yok efendim 1905'te yazıldı, yok efendim 1907'de yazıldı" takiyyelerine başlarlar. bunlar böyle.

not: "islam deccali" diyen saidi nursi'nin kendisidir. ben demiyorum. merak eden ona sorsun kaç deccal olduğunu.
Ben ders falan veremem ama dusunurum:

bu kitaplarin hala yayinlanmasina izin veriliyor olunmasi, mahkeme huzurunda yukarida gecen yaziyi iceren kitabin(galiba sualar) cidden de 1920'lerden once yazilmis oldugunun ispatlandiginin bir kanitidir. Aksi takdirde bu kitabin malum kitapevlerinin raflarini suslemesi TC sinirlari icinde mumkun olmazdi.
atatürk'e deccal demek insanın üstüne yakışanı giymesidir.
(bkz: herifler bad tribe girdi olm)
akıda soru işaretleri bırakarak insanları kargaşaya sürüklemeye ülkenin bölünmez bütünlüğünü atatürk ve din ilişkisiyle zayıflatmaya çalışan zavallı kişi söylemi. zira üstad risalelerini kişilere yazmaz, onları konu almaz. genel yazar, anlayan anladığı şekilde yorumlar ama böle g.tten anlayanların çıkması biraz asab sınırlarını zorlayabilir. prim verilmemelidir.
Said Nürsi ideolojisini kimseye hakaret etmeden savuncak kadar zeki ve bir o kadar da sinsi, şeriatçı bir insandır.
kendini bilmez yobaz said nursi'nin ecstasy alarak yaptığı açıklamadır.
bu konuda iki uç yorumda komik geliyor bana. said nursi inanan her insanın saygı duyması gereken bir alimdir. atatürk inanan her insanın allahın bir mucizesi olarak gördüğü bir liderdir.

söylenenleri biryerlere çekip yorumlamak kolaydır ama söylenenlerin anlatmak istediğini idrak zor. inancı olan biri asla ne atatürke deccal der ne de bir din aliminin dediğini iddia eder.
said nursi hakkında çıka(rtıla)n "o, mehdiydi" iddiaları kadar saçma olan hede..
(bkz: seçmelerden saçmalar)
dusuk oranli bir iddia.

ataturk turkiye cumhuriyetini ilan ettigi icin, devrimleriyle ulkenin politik duzenini ve toplumun sosyal yasamini rahata kavusturdugu icin deccal ilan ediliyorsa, bu duzeni bozmaya calisanlar melek midir? bence kelek'in onde bayrak tutanidir.

baska bir nokta olarak; deccal dense ne olacak ki, bakiniz gunumuz t.c. liderleri kendisine neler neler diyor. uzaga gitmeye gerek yok.
iddia değil gerçeğin ta kendisidir. burada üstadın görüşü, yeni kurulan devletimiz için yapılan devrimlerin islamın ruhuna aykırı olduğu konusundaydı. kendisi bu devlet için savaşmış hatta esir bile düşmüştür.

bu konuda sayfalarca yazı yazılabilir ama günümüz için bu mümkün değildir.
said nursi ye kadar uzanmaya gerek yoktur. gereksiz diye universite bahcesinden ataturk bustunu yiktiran kisi bugun milli egitim bakanligi yapmaktadir. 100 yil once soylenmis sozlere bakmayin. bugunu irdeleyin biraz.
(bkz: said nursi nin ampulu buldugu iddiası)
kimse ataturk hakkinda saglikli bir sey bilmedigi icin, olayi duygusallastirip ve kisisellestirip, koru korune savunma yapmaya gerek yok.

oncelikle ataturk'un en azindan su sozlukler ortaminda elestirilmesine acik olun yahu, durust olun biraz. dunya tarihinin en baba lideri degildir. su anki laikci olarak adlandiralan ekip nasil ki turbanli kizlara "siz kullanildiniz ve halen kullaniliyorsunuz" diyorlarsa, ben ve benim gibilerde aynisini size soyluyoruz. ataturk sizin gozunuzde tanrilastirdilar, ve onun adini kullanarak su anda istediklerini yapiyorlar. suleyman demirel, "dinazoru", rahmetli bulent ecevit ile beraber bir tv programindaydi, bulent ecevit yasliligin veya samimiyetinin vermis oldugu rahatliktan olmus olacakki, ataturk 100 yil once yasadi ve oldu, artik 100 yil sonrasina bakmaliyiz gibi super otesi bir yorumda bulunmustu ki, mason oldugu kanitlanmis olan ,"son dinazor" lakapli *, suleyman demirel, olaya hemen karisip, "oyle deme bulent, ataturk bu ulkeye daha 100 yil lazim" dedi. yani ne demek, biz * ataturk'un ismini kullanip bu ulkede 100 yil daha istegimize gore darbe, atama, kapatma, yikma, saldirma vs. yapariz. halkta yaptiklarimiz ile bizim yanimizda olur, bizi destekler. dinazorun dedigi bu demektir.

ben istemezmiyim bir kurt, bir yahudi, bir ermeni, bir rum vs. ile ayni okula gidip top ve misket oynamayi. birliktelikten yanayim, ama bu ulkede dinini istedigi gibi yasamak isteyene rahat yok. sizin rahat demeniz camiye 5 vakit gidip namaz kilmaksa, buradan sonrasini zaten okumayin. neden su ana kadar namaz kilan bir genelkurmay baskani yok. madem laik amina koyim, neden bati bolgesinde askerlik gorevini yapan tegmen ve ustlerine namaz kilmak cehennem azabi gibi geliyor. zaten bati da gorev yapan bir yuzbasi, binbasi, yarbay vs. namaz kilindigi tespit edilse, o adam tasfiye ediliyor. askeri balolarda alkollu icecek icmeyen rutbelilere bok muamelesi yapiliyor. arkadasim askeri hakim, askeri hakim abi askeri hakim, boru degil. askeri bir balo da buna icki teklif ediyorlar, yok sagolun diyor. o zaman sana okunmus sut verelim diyorlar. bu ne amina koyim. savas ciksa o cocuk en on saflarda olacak, sehit olmak icin, ama birkac o.c * yuzunden millete hizmet sevdasi sonuyor, bikiyor.

menemen olayi, inonu savaslari *, ataturk'un 1.dunya savasi oncesi asil planlari *, vahdettin ile olan iliskisini bilmeden konusuyor(*). zaten dunya kadar eksi yiyecem, onemli degil. (bu karma sisteminin aritmetigini cozemedim zaten, hicbir harici oylama olmadan karma +62'den -1'e dusuyor). bildigim gercekleri anlatmayi severim, ataturk peygamberimiz(sav) acikladigi sufyan (*) (*) kriterlerine uyuyor. bu da zaten en cok, musluman olduguna inanan, ama hayatinin onceligini islama vermeyen insanlarin canini yakiyor. yoksa, hayatinin onceligini islam yapmis olan insanlari, ataturk'un deccal olup olmamasi ilgilendirmez, ilgilendirmiyor da.

acik olan bir baska sey de sudur, turkiye cumhuriyeti devletinde, insanlar sessiz kalarak sorunlarin cozuldugune inaniyor. yani ben ataturk'un sufyan oldugunu dusundugumu soylemezsem, arada bir komik enseye saplak gote parmak tarzi entryler girsem, kimse bana bir sey demiyecek, buyuk ihtimalle sevilecem. hatta bu dusuncelerimi kimseye soylemesem, askeri sinavlara girsem, alttan ucsam, askeriyede namazimdan odun versem, genelkurmay baskani olmamam, ben olmasam bile benim gibi birinin olmamasi hic uzak bir ihtimal degil. bu kadar da mantiksiz bir sey bu ataturk'u zorla sevdirme politikasi.

aslinda o da bilincli bir sey, oss sistemi gibi. insan elemek icin kullanilan bir cesit duzen. bir baska arkadasim var, askeri lise sinavlarinda 97 net yapiyor, (yanilmiyorsam 100 uzerinden). super zeki ve uretken bir cocuk, ailesinin gecmisi de temiz. polisler, askerler, isadamlari, belediye baskanlari var ailesinde. mulakat'a giriyor, hicbir sey konusulmadan kendisine soylenen tek sey su, aradigimiz kriterlere uygun degilsin. ulan eminim ki bu askeri lise sinavindan orgeneral ilker basbug'dan daha yuksek bir not aldi benim arkadasim, nedir yani aranan kriter. arkadasimda sok olmus bir ifadeyle, niye ki sebep nedir diye sormus "binbasi"na. * * binbasi, siktir git, sana birde aciklama mi yapacam diyor. arkadasin tek olayi, annesinin basortulu olmasi. ailesi bu durumlari bildikleri icin, cocuklarini fem dershanesi gibi yerlere de yollamadilar, sirf bu tarz bir seyler karsilasmamak icin.

demek istedigim, ben ataturk'un sufyan oldugunu, sende islamin sacma oldugunu kimseye soylemezsen, problem yok. olaylar pamuk ipligine bagli olarak devam eder. makas da o.c * masonlarin elinde olur.

burada yanlis anlasilmasini istemedigim bir durumda var, said nursi'yi cok severim, ama fethullah gulen ve o ekibi sevmem. arada dunya kadar fark var, birisinin fikriyle beraber aksiyonu var, digerinde sadece ses var, goruntu yok.

konuya donmek gerekirse, ataturk'u seven herkes, ataturk'un tek eksiginin raki icmek olduguna inanir. ondan baska hersey mukemmeldir onlarin gozunde. bu aslinda bir cesit polat alemdar'cilik. polat alemdar'in tek eksiginin yaninda gerzek adamlarin olmasi gibi bir sey.

ataturk genel topluma boyle sunuldu, lozan'in arka planinda konusulanlar hic anlatilmadi. sapka kanunu yuzunden idam edilen on binlerce kisi, cumhuriyet kurulmadan once yazilmis kitaplar yuzunden idam edilenler, kimse bunlari anlatmadi. bunlardan birisi de iskilipli atif hocadir ki, onun ziyaretine japonya da musluman olmus olan insanlar gelip, onun ilminden nasiplenirlerdi.

menemen olaylari hep seriat isteyenlerin ustune atiliyor, halbuki o sozde isyani bastirmaya giden askerlerin, insanlardan duyduklari ilk sey "hani bize para verecektiniz" idi.

inonu savasi diye bir sey yok. gotten element uydurulmus baya. ismet abi, bende varim bu isin icinde demek istemis herhalde. beni de hatirlayin, arkamdan kufur edin demek bu.

mehmet akif ersoy, sokakta gecen insanlarin, yazdigi marsi duyduklarinda saygi durusunda bulunduklari, istiklal marsimizin yazari, vatansever mehmet akif ersoy, hayatini nerede gecirdi saniyorsunuz? vefat ettigi zaman hicbir radyo tarafindan bir basimiz sagolsun haberi yayinlanmadi. kendisi misir da surgun hayati yasadi. istanbul'a da kendi imkanlariyla, yari komali bir sekilde geldi. sapka kanununa karsi ciktigi icin. tabi insanlar bir yahudi sapkasi icin, dunyanin en sanli ulusal marsindan vazgecer. di mi?

tabi bunlar kimseye inandirici gelmeyebilir, o da umurumda degil. inanan ekime, inanmayan da kasima kadar, ne yapayim?

ondan baska ataturk tamamiyla kotu birisi midir? tabiki hayir, sadece asiri derecede bir islam dusmani. turkiye'den silebilse, islam'i bir cirpida yok ederdi. yapamadigi icin, 2-3 tane guzel "sozde" soz soylemis islam hakkinda, bukemedigim bilegi benim takima alayim mantalitesi.

Said Nursi de onun ile ayni donemde yasamis, ataturk'un sozde basarilarini ona degil de cocuklarini sebil eden halka atfettigi icin, cumhuriyet kurulduktan sonraki hayati hep surgunde veya hapishanede gecmis.

simdi ki zamanda yasayan, sozde said nursi takipcileri de, yok said nursi oyle bir sey demedi, onlar yalan demeye devam etsin. acik konusuyorum, siz said nursi'nin kili bile olsaniz yeterdi, ama siz boku bile olamadiniz. siz o yuce zatin ancak yalancisi oldunuz. sozum usttekilere, alt tabakadaki abiler ve ablalara degil, sizde kullaniliyorsunuz. okudugunuz risaleler bile orijinal degil.

ataturk hakkindaki genel dusuncem, yasamis ve olmustur seklindedir. yaptigi iyi ve/veya kotu herseyin yuz mislini allah ona orada versin. umarim iyi bir yerdedir.
(bkz: said i kürdi)
birincisi said nursi atatürk' le aynı cümlede bile yan yana getirilecek bir adam değildir. ben bütün bunları öyle kuru kuruna söylemiyorum. hepsini belirli tezlere göre söylüyorum. şöyleki, aynadaki adam adlı şahsiyet, bülent ecevit'in -atatürk 100 sene önce kaldı bizler 100 sene sonrasına bakalım sözünü destekliyor. ve mason olarak kabul ettiği süleyman demirel'i yerden yere vuruyor. ne diyor süleyman demirel -atatürk bize 100 sene daha lazım. süleyman demirel taraftarı değilim. ama bu sözünün arkasındayım. aynadaki adamın süleyman demirel'in sözlerini yorumlamasına bakın. demirel diyok i atatürk bize daha 100 yıl lazım. oda diyor ki demekki 100 yıl daha istediğiniz gibi darbe, atama, kapatma, yıkma, saldırma vb yapacaksınız. ya allah aşkına düşünen insan bunu söyler mi. atatürk bu ülkeye demokrasiyi ilk getiren adamdır. nasıl olurda atatürk deyince akla darbe, atama, yıkma, kapatma gibi demokrasi karşıtı düşünceler gelir. atatürk'ün siyasetle ilgili olarak söylediği çok önemli bir sözü vardır. derki ne olusa olsun askeriyeyi ve dini siyesete karıştırmayın. okuyun araştırın ne demek istediğimi o zaman anlarsınız. ikinci olarak askerlerin, daha doğrusu askeriye personelinin dinsiz olduğunu söylüyor. askerlerin,namaz kımadığını söylüyor. bakın kuran-i kerim'de de bile yazar allah'la kul arasına kimse giremez diye. kılar kılmaz sanane seni mi yargılıyacaksın onları. ama yok illa ki dini bütün bir askeri personel hemde genelkurmay başkanını arıyosan cevdet sunay'ı araştır bakalım. evet dini bütün görülüyor. hatta hacca gidip hacı bile oluyor. ama daha sonra da ülkesini abd'ye hediye ediyor. bizler askeriyenin içine din girince olanları cevdet sunay zamanında gördük. ve hiçte iyi olmadığını anladık. türban konusuna gelince zaten bu ülkede çok eski yıllardan beri olan bişeyi neden ülkemin gündeme gündemine getirmek sizin için bu kadar önemli. mesela rahmetli dedem zamanında adana chp il delegeliği yapmış. ama eşinin başı bağlı. sizlerinde babaannesinin anneannesinin başları bağlıydı. veya hala beğlıdır. ama türban konusu hala bu ülkenin gündemindedir. müslüman olan bir ülkede müslümanlaşmak ne demektir yahu...diğer bir sorun arkadaşın menemen olayının veya inönü savaşlarının yapılmadığını savunmasıdır. evet zaten menemen'de kubilayın başı kesilmemiştir. inönü zaferi'ndede onlarca ölen asker yoktur.şehit: 4 subay, 117 er, yaralı: 12 subay, 85 er,tutsak: 5 subay, 29 er. yoplam 252 kişi telef olmamıştır o savaşta. bu kadar kör olmayalım artık.birde şeriatı bu kadarda savunmayalım. ne diyor ali babacan. ülkemizde din özgürlüğü yoktur. ne dir imanın şartları. herkesinde bildiği gibi kelimeyi şehadet getirmek, namaz kılmak, oruç tutmak, zekat vermek ve hacca gitmek. arkadaşım sen bu ülkede kelimeyi şehadetini istediğin gibi ve tekrar tekrar söyleyebiliyo musun? söylüyosun. istediğin yerde istediğin camide 5 vakit namazını kılabiliyo musun?kılabiliyosun. unutmadan ülkemizdeki cami sayısı 75.941 dir. okul sayısı ise 67.000 dir. ramazan ayı başta olmak üzere istdiğin kadar oruç tutabiliyo musun?tutabiliyosun. eee zekatını verip haccada gidiyosun. peki hani din özgürlüğü yoktu. işte bunun ardında şeriat vardır. ve sorun sizin şeriatı isteyip istediğinizi söylememeniz ve bunu belli etmemenizdir. sizde bilirsiniz ki belli etseniz iktidara gelemessiniz...diğer bir meselemiz ise lozandır. lozan bizim bütün dünyada bir millet olarak, bir ulus olarak ve bir devlet olarak kabul edilip diğer devletlerle aynı statüye geldiğimiz yerdir. ülkemiz için en gurur verici olaylardan birini, arka planda neler konuşuldu gibi küçük söylemlerle yıpratmak bu ülkeyi yok etmek istemek demektir. mehmet akif ersoy'un şapka devrimi yapıldığı için ülkeyi terk ettiği söyleniyor. kısa bir özet yapmak gerekirse. mehmet akif ersoy askerliğini teşkilat-ı mahsusa görevlisi olarak arabistanda ve lübnan da yaptı. berlin'e gönderildi.almanları öven şiirler yazdı.

değilmi ki almansın
o halde fikr ile vicdana sahip insansın.

daha sonra islamcı sebil'ül reşad dergisinde makaleler yazdı. ki sebil'ül reşad dergisinin finansörü abbas halim paşadır. ve abbas halim paşa masondur. babasıda ülkeye masonluğu getiren ilk adamdır .aynı zamanda mehmet akif'in fikri ideoloğu olan cemalettin afgani'de masondur. şapka devrimine karşı çıktığı için mısır' gitiği söylenir durur hep yıllarca. bu yalandır. evet şapkayı sevmemiştir ama sarığı ve cüppeyide sevmemiştir. düşünsenize saltanat lağvediliyor. hilafet kaldırılıyor. halife ülkeden kovuluyor. cumhuriyet kuruluyor. mahmet akif bütün bunlara ses çıkarmıyor. ama şapka devrimi oluyor. kızıp ülkeyi terkediyor. bu kadarda basit olmanın alemi yok.hadi bunuda geçtin. eğer türkiye cumhuriyetine kızıp mısıra gitseydi orda din bilgisi öğretmeni olurdu. ama o türkoloji öğretmenliği yaptı...said nursi'nin neler yaptığını, hangi icraatlarda bulunduğunu, ülkenin başına neler getirdiğini zaten yazmama gerek yok. gerçekler gün gibi ortadadır. zaten iyi bir adam olsa ülkeyi atatürk değil said nursi kurardı...son olarak said nursi atatürk'e tabikide deccal demiştir. bunu diyen sadece said nursi değildir. fethullah gülenden milli görüşün fikir babalarından mehmet şevket eygi'ye kadar herkes bunu söylemiştir.ve hala söylemektedir. şu saatten sonra istediğiniz kadar eksi oy verin. hiçte umrumda değil. gerçekler öğrenilsin yeter...
kur'an'ı bir bütün olarak ele almayanlar bir ayetten yola çıkarak kendini alim ilan edip yorum yapanlar peygamberin asr ı saadet döneminde insanları zorla müslüman etmediğini yutlarından kovmadığını, ırklarını küçümsemediğini, kendisini taşlayıp kan revan içinde bırkanlara dahi beddua etmediğini bilmiyorlar sanırım. kur'an'ı tek ayete indirgeyip yorumlarsanız '2namaza yaklaşmayınız'' da demiştir. ama müslümanlar namaz kılyorlar demekki dinden çıktılra haşa. bir dinin peygamberinin getirdiği dini saçma bulmak insanlar için ne kadar doğal ise atatürkü deccal sanmakta o kadar doğaldır. ki böyle bir söylem varmıdır bilmemekteyim.
hocanın açığı öğrencisinde çıkarmış. şu andaki öğrencilerine bakılırsa pek bi mantık olan iddia.
zırvalardan seçmeler. oldu iki gözüm. erdoğan'ından başlar, taa said okur'a kadar gelir. abilerden abilere, tarih kitabı olarak gördükleri risale-i nur gibi bir yalandan ibareti gösterirler. sen peygambersin ya deccali bileceksin. adamsın ya bu vatana millete kurtarıcı olarak gözükeceksin. assiktir derler adama en okkalısından.
kemalistlerin bediüzzamanı karalama kampanyası için ortaya attığı iddia.
Doğduğu bölgeden istanbul'a gelen said-i kürdi, 31 Mart ayaklanmasına katılmış, Milli mücadele döneminde krt Teali Cemiyeti kurucuları arasında yer almıştır.
(kaynak Marmara Brifingi: Orgeneral turgut Sunalp, Korgeneral Abdurrahman Ergeç, Tümgeneral Recai Engin, Tümgeneral, Memduh ünlütürk, Tümgeneral Fazıl Polat, Kur. Alb. Fikret Küpeli...) Bu zamandan 1950'ye kadar risaleleri yaymaya ve cemaatini büyütmeye devam etmiştir.1950 sonrasında yazmış olduğu risalelere dayanan cemaatini iyice güçlendirmiş ve bu dönemki DP hükümeti le işbirliğine girmiştir. Atatürk'ün başlatıığı toprak reformunu yarıda bırakarak bölgesinin ağalara ve şeyhlerin elinde kalmasında büyük pay sahibi olan Said-i Nursi zamanın iktidarı Adnan Menderes tarafından eli öpülerek el üstünde tutulmuştur.
1960 ihtilaliyle birlikte Adnan Menderes ve diğerleri asılarak gebertilmiştir. Said-i Nursi'nin cesedi de ihtilal subayları tarafından ortadan kaldırılmıştır. Yani sonuç olarak bitmiştir. istediği kadar iddia etsin vatan haini her yerde haindir. ona uyanlardan da çok bir şey beklememek lazım.
güncel Önemli Başlıklar