bugün

kıyasıya bir mücadele olmayacağı kesin.

%50 veyahut biraz üstü seçilen birinin %100 e yakın oy alan meclisi feshedebiliyor olması meclisi güçlü kılıyor mesela. nasıl kılıyor bilinmiyor ama kılıyor. koca koca adamlar yalan mı söylüyor.
sus lan erdoğan çarpar valla.
Yüzde 50 oy alan bir kişi vs ortalama binde 1 alan kişilerden oluşan grup.
görsel
bazı malum güruhun anlamak istemediği versus.

%10 seçim barajı nedeniyle bile temsiliyet ne yazık ki istenen oranda değilken, insanlar kendileri seçip, o makamlara getirdikleri adamlara tapmaya başlıyor.

sonra koskoca bb, cb yanlış yapmaz, yalan söylemez.

iyi de 20-30 sene geriye gitsen o adam senden benden daha sade vatandaş.
cumhur; bilindiği üzre "halk" demektir.
parti kelimesi ise fransızca kökenli partikül kelimesinden gelir, bir bütünün parçası anlamındadır.

şimdi normalde cumhurbaşkanı tüm halkın başkanı olması gerekirken, "partili cumhurbaşkanı" diye bir kavram, bir bütünün bir parçasını temsil eden kişi anlamına gelir ve bu kişiye de cumhur-başkanı demek teknik olarak mümkün değildir.

bir insan ya cumhurun başkanıdır, ya da bir kesimin, bir kısmın temsilcisidir.
partili cumhurbaşkanı olmaz.

zaten 16 nisan'da evet çıktığında, takip eden günlerde de partili cumhurbaşkanı olamayacağını herkes uygulamalı olarak görecek.

bu yüzden, bizim deneme-yanılma gibi bir vakit kaybetme lüksümüz olmadığı için işi şansa bırakmayıp gönül rahatlığı ile tercih mührünü "hayır" ibaresine vurmalıyız.