bugün

bence en güzel şeydir. Allah'a olan inancınızı bazı seylerden kısarak gosterırsınız. Yurtdısındaysanız tutmanız cok guctur, o ramazanın guzellıgını tadamassınız. Pide bulamassınız o zengin ramazan sofrasını bulamassınız. Acıdır.
çevrenin zoruyla tutuluyosa eger manevi olarak hiçbişey kazandırmadıgını düşündügüm eylem,insanın içinden gelicek ozaman güzel oluyo.
Sıhhat bulmaktır.Allah'ın bizlere sunduğu nimetlere bir şükür olmasının yanında Müslüman'a farz olan ve iyi ki de farz olan yararlı eylem.
özellikle iftar vaktinde size verdiği huzur tarif edilemezdir. sizin için o anı sıradan bir yemek aktivitesi olmaktan çıkarır
Orucun bircok maddi ve manevi faydalari vardir. Bunlardan bazilari söyledir:

Insan nefsinin asiri isteklerine ve ihtiraslarina engel olur. Oruc tutanlar daha sabirli olurlar.
Peygamberimiz: "Oruç sabrin yarısıdır." buyurmustur ve ayni zamanda:'Sabir imanin yarisidir.' hadis-i serifleriyle orucun, imanin dörtte biri oldugu sâbit olmustur.
Oruc, toplumun ahlâki hayatini degistirir, iyiye ve güzele götürür.
Zenginler, oruc sayesinde fakir ve yoksullarin durumunu daha iyi anlar. Böylece bireyler arasinda yardimlasma, acima, sefkat ve merhamet duygulari gelisir.
Ilâhi bir emir oldugu icin ramazanda kendisine helâl olan seyleri yapmayan kimse haramlara hic yaklasmaz.
yapmaya gerek olamayan,insanın bünyesine zarar veren özellikle o kadar yemek yenilmeyen uzun sürelerden sonra hurraaa deyip yemek yenilmesi sonucu büyük derecede mide sorunlarına neden olan olay...
ahmet nejdet sezerin ramazan ayında yapmadıgını göstermek adına turlu sebeklikler yaptıgı islam dininin bes adet farzından yapılması en manidar olan ibadet zira aç insanların durumları anlasılır ve ol(a)mayan sosyal toplum anlayısı gelistirilir
en kolay ibadet çeşitlerinden biri olduğundan, namaz kılmayan birinin bile hararetle savunduğu ve uyguladığı islam şartıdır.
annelerin sürekli "yemek ye!" demesinden birkaç saatlikte olsa kurtulmayı sağlayan hem de sevap kazandıran eylem. yemek yememek hiç bu kadar güzel olmamıştı.
yapmaya gerek olup olmadığına hiç bir sözlük yazarının karar vermeyeceği olaydır oruç...tıpkı diğerlerinde olduğu gibi iradeye saygı önşarttır.

sadece islam dininde olmayan diğer dinlerdede örnekleri görülen demekki işe yarıyormuş dedirten ibadet türü..
1 ay bile olsa hiç degilse dısarda aclık ceken insanların ne halde yasadıkları goz onune gelınce ınsana hayatın degerını anlatıyor oruc tutmak.
insanın nefsini terbiye etmesinin en müthiş muntazam güzel yolludur.
islamiyete, sabiilikten girmiş, gün doğumundan gün batımına kadar, hiçbir şey yememek, içmemek, vücuda birşey zerk etmemek, cinsel ilişkide bulunmamak kuralları içeren nefis terbiyesi amaçlı ibadet.

islamiyette, insanın dileyerek (niyetle) ve bilinçli olarak dünyevi olandan uzak durabileceğini öğrenmesini amaçlar. hristiyanlıkta ise (sık olmamakla birlikte) ruhunu alçaltma, günahının bedelini ödeme, kefaret amacıyla uygulanır.

tek tanrılı dinlerden önce de belli şekillerde uygulanan bir ibadet biçimidir.
(#710247)
(bkz: lekum dinikum veliye din)
(bkz: sizin dininiz size benim dinim banadır)
(bkz: allah inananlarla beraberdir)
"sevabının miktarını ben belirlerim" diyerek allah ın önemini üstüne basa basa belirttiği ibadet tarzıdır. *
yatalı okuyanlar için çok zordur.özellikle sahurda 22 gram beyaz peynir demir bardakta kaynar ve şekersiz çay 4 tanede zeytin yediyse 18 saat boyunca kamayı yemiş demektir.
(bkz: orucun turleri)
(bkz: su)
(bkz: soğuk su)
(bkz: buz gibi su)
(bkz: buz gibi bir litre su)
(içiniz: müezzin)
ülkemizde bir ibadetten çok bi gelenek halini almıştır.. özellikle önümüzdeki 5 sene çok zorlu geçecek çook..
pide ve iftar sofrası kültürel olarak ele alındığında hoş, akla oruç tutupta dişlerini fırçalamayıp ağız bakımlarını yapmayan organizmalar geldiğinde can sıkıcı olan ve hele de düşüncesizce sürdürülmeye devam edilen bir rezalet olarak "ramazan davulcusu" anımsandığında insanı çileden çıkaran bir hede.
zaman geçtikçe ne kadar zor birşey olduğu daha rahat anlaşılabilen, en güzel ibadet şekli.

müslüman ülkede büyüdünüz -çakma laikler bik bik yapmasın, çoğunluğu öyle, tamam- ve ailenizde, çevrenizde oruç tutan birsürü insan var. siz de heveslisiniz, merak ediyorsunuz. aileniz, çevreniz teşvik ediyor sizi de; iftarda en sevdiğiniz tatlıları, en sevdiğiniz yemekleri yapacak anneniz. yapmanız gereken tek şey parkta fazla koşmamak, susamamaya çalışmak ve akşama kadar sabretmek... hele ki akraba evindeyseniz daha da bir keyifli olur, dedeniz, büyükanneniz, vakit geçsin diye sizinle ilgilenirler sürekli, severler, sevinirler. iftardan sonra yiyesiniz diye bakkala götürür şeker çikolata alırlar, bitmez ödüller. oruç tutmaya öyle başlarsınız, pek de keyiflidir hani; her gün o kadar ilgi, mükafat; üzerine mis gibi yemek.

ergenlik dönemine girdiniz gireceksiniz, 12-13 yaşlarındasınız. artık eskisi gibi öyle ilgi görmezsiniz, bilgisayarınız vardır, okula gidersiniz vesaire. eve geldiğiniz gibi vakit geçsin, açlık hissedilmesin diye oturursunuz bilgisayarın başına, akşama kadar beklersiniz öyle. çok güzel yemekler falan da yapılmaz, iftarda yenecek birşeyler konulur; ama fark etmezsiniz nefret ettiğiniz yemeği yiyeceğinizi, düşünmezsiniz o açlıkta ödülü falan. küfretmezsiniz, sabrediverirsiniz 10 saat, iftarınızı yapar vurursunuz kafayı yatarsınız...

15 yaş ve sonrası... kimisi oruç tuttuğu için dangalak muamelesi görür, kimisi önünde yiyen insanlarla birlikte vakit geçirmek zorundadır. en kötüsü de saat 9'a kadar oruçlu kalınan, kızların çorap dahi giymediği lisede yaz dönemidir tabi... asıl hakimiyetin mide değil başka şeyler olduğunu o zaman fark edersiniz. aç kalmak sorun olmaz, açlıktan ölmeyeceksiniz ya. akşam gittiğinizde yiyeceksiniz işte. ama şimdi, önünüzde o kadar şey yenirken, millet eğlencenin dibine vurmuşken, 8 saat böyle hatunları görmek zorundayken...

mümkün mü oruç tutmak, küfretmeden adam gibi durabilmek? pek gözükmüyor. ama oluyor işte bir şekilde, yapıyoruz. güzel şeydir oruç tutmak, bazı şeyleri kavramayı sağladığı gibi frenlemeyi de öğretir. ya da pes eder dinden çıkmayı dahi göze alırsınız. bunu yapanlar için dedemin söylediği "götünde dinamit patlatacaklar" cümlesiyle birlikte kapatıyorum girimi. ehehe.

edit: hanginiz eksiledi lan bunu? neyini, nesini? yuh be, eşek herifler.
edit2: işbu entry iki sene önce, yazarın "çocuk" sayılabileceği bir dönemde girilmiştir. kendisi her ne kadar hala çocuksa da, o günkü inançları neyin yoktur. fakat bu sevimli entrysini "ibretlik bir paylaşım" olduğundan silmek istememektedir. "hacı böyle entry girmişin sen ama deistim diyon ahahaha" diyenlerin kalbini kıracaktır.
(#3970626)
bütün gün acıkmadan susamadan durup iftara son 20-30 dakika kala iftarın verdiği heyecanla kurt gibi acıkmak eyleminin sebbidir.
ruhu arındırmaktır.