bugün

duyduğunda inanamazsın. akıl almaz bir türlü. ölümünde yaşattığı farklı acılar oluyormuş meğer, dersin... bu acı daha bir farklı... ilk göreve başladığın günü hatırlarsın, öğrencilerle ilk tanıştığın günü sonra o kalabalık arasındaki o sessiz, güzel yüzlü kızı! hepsi farklıdır, hepsinin ayrı bir hikayesi vardır, özel çocuklardır. bir gün kapına dayanır, derdini anlatır, bana akıl ver der, sarılır, ağlar, sen de ağlarsın... sonra hep destek olmaya çalışırsın, kardeşten ileridir artık o. candır derler ya hani, işte öyle! sağ kolun olur, o küçük yaşında gördükleri, katlanmak zorunda kaldıkları, hayata bakışı şaşırtır seni! ben öyle başarılı olacağım ki; öyle iyi yerlere geleceğim ki kardeşlerime de ben bakacağım, der! 16 yaşındadır. avukat olmak ister. yüzünde güller açar. depremde yıkılan binanın altından kurtarılmıştır tıpkı diğerleri gibi. babası yoktur, annesi ise...

sonra bu can, bir gün hastaneye kaldırılır! ah cahil kız! birilerinin aklına uyup tarım ilcını boşaltmıştır kafasına bitlerden kurtulmak için! o ilaç derisini yakar, kaslarını eritir! ölümle penceleşir yüreği...

onu ilk gördüğün gün gelir aklına; öyle güzel, öyle sessiz, öyle ürkek...

kelimeler yetse de anlatsam seni şimdi,
herkes bilse,
herkes tanısa...