bugün

15 günde 2 milyondan fazla insanın ağzında düşürmediği slogan.
laik, demokratik, sosyal türk halkının gönüllerinden 84 yıldır düşürmediği slogan.
mustafa kemal'in çanakakkale'de beraber savaştığı kahraman askerlere hareket anlamına da gelebilecek slogan. meydanlarda iki nutuk atıp pankart açmak kadar ucuz olmamalıdır bu iş.*
işine gelmeyenlerin yine saçmalayarak bok atmaya çalıştıkları slogan...
(bkz: yobazların çay müptelası olması)
(bkz: bsg çay koy)
mustafa kemal ve silah arkadaşlarının önderliğinde uyanan bir ulusun meydana getirdiği bağımsız ve özgür bir ülkede üst kimlik alt kimlik aramadan ne mutlu türküm diyebilen herkesin söylediğine inandığım ve benim de iki kuruşa geleceğimizi satanların (telekom, tüpraş ve daha niceleri) suratlarına haykırmak istediğim söz öbeği.
mustafa kemal'in askerleriyiz.. önce bu söz yankılandı, sonra başladı savaş. düşman, kimine göre emperyalizm, kimine göre gericiler, kimine göreyse içindeki hainlerdi..
küçük yaşta başladı savaş onun için, onlar için. mustafa kemal'in askerleriyiz...ilk önce öğretilen buydu ona..sürekli dışından tekrarladığı, sürekli haykırdığı, sürekli bir şeyler için kullandığı söz.. mustafa kemal'in askerleriyiz...evet biz askeriyiz mustafa kemal'in, biz buradayız, sesimiz sokaklarda, ruhumuz seninle, bu vatanla çarpıyor ata'm..senin devrimlerinin bekçisiyiz ata'm, sen rahat uyu..
mustafa kemal'in askerleriyiz..evet askerleriyiz, evet onun yolundan gidenleriz, evet onun gibi tam bağımsız bir türkiye için çırpınanlarız..ata'm sen rahat uyu.. biz buradayız, bekçiniz senin cumhuriyetinin, senin bize emanet ettiğin, bizim de çocuklarımıza emanet edeceğimiz bu vatanın..
mustafa kemal'in askerleriyiz..ata'm senin askeriniz, ne mutlu türk'üm diyene diyenleriz, teröristlere göz açtırmayanız..ata'm sen rahat uyu, biz buradayız..
ben bunları söyleyince ne geçti elime?
ben bunları zaten bunları bilenlere anlatınca ne geçti elime?

askeri bir müdaheleyi erteleyip, belki de bunun olmasını engelleyip ülkede kaos çıkması önlenecek, devleti sarmaya çalışan zararlı otlar halk iradesiyle temizlenecek..
ama elimize ne geçti?
ben bunları, o yalancılara inanıp da oy verenlere anlatamadıktan sonra, ne geçti elime?
mitingleri, eylemleri desteklemiyor değilim, ama amaç gerçekten bir şeyleri değiştirmek, bir şeyler için iyi adımlar atmaksa, bunları zaten bilenleri bir alana toplayıp da slogan attırmayın, kapı kapı, her evi dolaşın, meramınızı anlatın, halkı eğitin.. sizin miting yaptığınızdan haberi olmayanlar bile var emin olun..

ve emin olun, oy ortalaması da oralardan değişiyor, çünkü oralara birileri ekmek, para bırakıyor her gece...

kim mi??

makam koltuklarına bakın...
4 ekim 2008 aktutun karakoluna pkk saldirisi'nda sehit olan askerlerimiz icin, yurdumuzun bir cok ilinde su an tekrar dillendirilen slogan. ust konumda olan birilerinin asla anlamini kavrayamayacagi slogan.

onlar belki de asker lafini oyuncak bebek olarak dusunuyorlardir.

onlar belki de ortaya atayim, niye koruyayim ki o askeri, ayni yerde cok slk baskin olsun, bir suru sehit verilsin, yonettigim donemde teror sorunu hortlasin, tavan yapsin, sehit dedigin nedir ki, bu ulkede vatani ugruna olecebilecek bir suru kisi var, biri sehit olursa digeri gelir diye dusunuyorlardir.

onlar belki de aaa biz devleti yonetiyoruz, hizmet veriyoruz, ogullarimiz sehit olabilir, askere gitmesinler, once can ne de olsa diye dusunuyorlardir.

keske o guc sahipleri akillarini baslarina devsirseler de bu slogani cenaze merasimlerinde degil de milli bayramlarda gogsumuzu gere gere soyleyebilsek.

allah'im sehitlerimize rahmet eyleyip, ailelerine sabir, boyle saldirilarda sucu olan herkese de bela versin.
"biz biz biz mustafa kemal'in askerleriyiz! " şeklinde olan slogandır. evet hemen hemen bütün mitinglere katıldım, bazılarının düzenlenmesinde de ufak veya büyük roller üstlendim. ama biliyorum ki şu sloganı atanların yarısından fazlası mustafa kemal'i tanımıyor. tanıyor daha doğrusu ama yanlış tanıyor. gerçi herkes işine geldiği gibi tanıyor. ben başka tanıyorum, sen başka tanıyorsun, o başka tanıyor. herneyse, "biz" diye başlıyor bir genç cümlesine meydanda bakıyorum.

- "mustafa kemal'in askerleriyiz tabikide ve bu rejimi canımız pahasına koruyacağız!" duygulanıyorum. sonra soruyor 50 li yaşlarında bir adam:
+ sen tanıyor musun mustafa kemal'i?
- elbette tanıyorum.
+ anlat o zaman tanıdığın mustafa kemal'i.

beriki atılıyor hemen öne:

- mustafa kemal, cumhuriyetimizin kurucusu, ulu önderimizdir! yaptığı devrimlerin bekçisi olarak bizlere görev vermiştir ve biz bu görevi canmız pahasına yerine getireceğiz!

kesmeden dinliyor diğeri bu sözleri ve bittiğinde cevap veriyor:

+ bana mustafa kemal ile ilgili hiçbirşey söylemediğinin farkında mısın?
- ne demek istiyorsun sen?
+ bana mustafa kemal'i anlat dedim sen bana devrimlerinin bekçisiyiz dedin. tanıyor musun gerçekten mustafa kemal'i?
- tanıyorum tabikide!!
+ anlat o zaman.

genç başlıyor burda ata'nın yobazlarla ve işgalcilerle nasıl savaştığını anlatmaya, adeta nefes almadan anlatıyor. çakmak çakmak gözleri, sinirlenmiş, hışımla anlatıyor. sözü bittiğinde gülerken görüyor karşısındaki adamı ve soruyor:

- niçin gülüyorsunuz?
+ bana mustafa kemal'i anlat demiştim sana, sense devrimlerden bahsediyorsun bana.
- ya neyden bahsedecektim?
+ mustafa kemal'den bahsetmeni istemiştim ben. kimdir mustafa kemal? ideolojisi nedir?
- laik, demokrat ve cumhuriyetçidir!
+ bu kadar mı?
- başka ne olacaktı?
+ bende öyleyim niçin benim askerim değilde mustafa kemal'in askerisin? hangi görüşü seni bu kadar etkiledi mustafa kemal'in?
- ama o bu vatanın küllerinden doğmasını sağladı! kurtuluş savaşını başlattı ve kazandı!
+ nasıl yaptı bunları peki?

genç burda tekrar gaza gelerek mustafa kemal'in samsun'a gidişini, kongreleri, tarihleriyle birer birer anlattı, sinirliydi ve ilk baştaki kendine güveni zedelenmişti. sözünü bitirdiğinde adamın yine gülümsediğini gördü.

- yine neye gülüyorsunuz?!
+ tüm bunları tek başına mı yaptı?
- elbette öyle!
+ yanılıyorsun genç arkadaşım. mustafa kemal tüm bunları halkla birlikte yaptı. şu an suratına bakmaktan iğrendiğin başı kapalı insanlarda yanındaydı, kürtlerde. peki sen mustafa kemal'i putlaştırıp, kurtuluş savaşında yanımızda olan insanların haklarını vermeyerek daha da kötüsü şimdi iyiyle kötüyü ayırmayıp "alayının köküne kibrit suyu" mantığını güderek gerçekten mustafa kemal'in askeri olduğunu mu iddia ediyorsun? sen bu vatana yardım değil ihanet e...
- ama..
+ sözümü kesme lütfen ben seni saygıyla dinledim. sende beni dinle.
- dinliyorum.
+ sen bu vatana yardım değil ihanet ediyorsun! asla artniyetli değilsin bu yüzden kurtarılabilirsin, içindeki vatan sevgisini gözünden okuyabiliyorum ve yaptığın hatayı farkettiğinde ne kadar üzüleceğinide görebiliyorum, ancak bunu şimdi farketmezsen çok daha kötü olacak ilerde senin için. mustafa kemal'i kafanda putlaştırmak yerine anlamaya çalış, zaten onunda bizden isteği sadece buydu. düşmanların bizi yenemeyeceklerini anlamalarının akabinde seçtikleri yeni stratejinin bir kurbanısın sen sadece. bizi kendi içimizde savaştırmaya çalşıyorlar ve başarıyorlarda. ancak sen ve senin gibi içinde vatan sevgisi olan gençlerin bunu farketmesi halinde hiç şansları yok. düşmeyin artık bu kadar kolayca birbirinize, dün omuz omuza savaşırken, bugün gelmeyin karşı karşıya. tabiki mustafa kemal'in askeriyiz, ancak onu anlayabildiğimiz ölçüde öyleyiz. ayırt et iyiyle kötüyü herkesle düşman olmak yerine.
- peki nasıl ayırt edeceğiz iyiyle kötüyü?
+ elbet belli edecektir kendini ve sen kötüyü gördüğün zaman kötüye inananları suçlamak yerine, onlara gerçeği göstermekle yükümlüsün mustafa kemal'in askeri olarak.
- anlıyorum sizi teşekkür ederim.
+ he bu arada mustafa kemal hakkında daha çok oku, öğren o yüce gönüllü insanı.
- öğreneceğim.
+ iyi günler delikanlı.
- iyi günler efendim.

birileri biraz bişeyleri anlayabilmiştir umarım. asla siyasi simge olan türbanı savunmadım, üniversiteler girmemesi içinde direndim ama bu bütün kapalıların köküne kibrit suyu demekle, onlardan tiksinmekle olacak iş değil. keza kürtler içinde aynısı geçerli pkk ile kürt halkını bir tutarak "kürt mü? yaramaz!" diyerek ve onları soyutlayarak bir yere varılamaz. unutmayın ki bu cumhuriyeti hepbirlikte kurduk, hep birlikte yaşatacağız.
gün geçtikçe daha yüksek sesle telaffuz edilmesi gereken slogan.
gurur duyduğumuz mertebe.
(bkz: ordu göreve vol 2)
illa kemalist, darbeci vs. olmak anlamına gelmeyen çok manalı bir söz.
cumhuriyet halk partisi'nin denizli mitinginde seçmenlerin hep birlikte haykırdıkları tüyleri diken diken eden söz. helal olsun.
cemaatçileri huzursuz eden söylem.

http://www.taraf.com.tr/h...rgenekon-fenerbahcede.htm
http://www.haber7.com/hab...Fenerbahce-tribununde.php
izmirlilerin her bayram ve yürüyüşte gündoğdu ve cumhuriyet meydanında gururla söyleği slogan.
şu zamana 'kemalizm' putunu kıracak 'ibrahim'ler lazım. yoksa bu halk bu şekilde ıslah olmaz.
edit: bu söz bana şehid abbas musavinin şu sözünü hatırlatmıştır: "Gidin israillilere Söyleyin. Biz Muhammed Ordusuyuz! Geri Döndük ve Kudüs Yolunda ilerliyoruz!"

ayrıca şu ayet her şeyi anlatıyor:
"O ve askerleri, yeryüzünde haksız yere büyüklendiler ve gerçekten bize döndürülmeyeceklerini sandılar.

Biz de onu ve askerlerini yakalayıp denize atıverdik. Bak işte, zalimlerin sonu nice oldu!"

kasas 39
mustafa kemal'in askerleriyiz!
kemalizm ilerciliğin adıdır ekmeğimizin adıdır, o yüzden mustafa kemali'in askerleriyiz!...
izmirde cumhuriyet mitinglerinde genellikle söylenen söz. Ancak cumhuriyet mitinglerinin seçimlerde fos çıkması ayrıca gülünesi durumdur.
"ülkesi için alkol alan dava adamlarının" katıldığı bir mitingden hatırlıyorum sanki bu sloganı.
evet, alkole özgürlük isteyen mitingde(daha nesine özgürleşecekse meret) atılan slogandır kendileri.
alkol ile özgürlüğünü bağdaştıran zekaların hor gördüğü saçma sapan bir slogandır..

Orta yoldan yürüyeni kimse sikmiyor,
ben kefil olabilirim..
--spoiler--
"o ve askerleri, yeryüzünde haksız yere büyüklendiler ve gerçekten bize döndürülmeyeceklerini sandılar.

biz de onu ve askerlerini yakalayıp denize atıverdik. bak işte, zalimlerin sonu nice oldu!"

--spoiler--

kasas 39,40
militarist anlayış geride kaldı. devir "askerlik" devri değil. devir "toplandı, görüş alma ve fikir emekçisi" olmak zamanıdır.

mustafa kemalin askerleri bunu anlayana dek siyasi alanda kaybetmeye mahkumdur.
sayın, ebufez elçibey'inde söylediği sözdür belki de ilk olarak ondan çıkmıştır!
bazı yerde zamanlarda cuk diye oturan sözdür!...
dünyanın en itici sözüdür. 20 küsur yaşlarında gençlerin, uygun adam marşlarla yürüyüp böyle askerli kışlalı sloganlar atması, ülkedeki gençlerin de aslında çağın ne kadar gerisinde kaldığının göstergesidir, asker dediğin kimdir kardeşim, düşünmez, sorgulamaz, emri yerine getirir, mesleği icabı bu doğaldır, peki sen daha 20 küsur yaşında kendini ömür boyu askerliğe niye mahkum ediyorsun.

atatürk sevgisi filan değil bu, bir şiddet eğiliminin söze dökülmüş hali, tıpkı askeri talimlerde söylenen sözleri andıran bir besteyle, özgürlğü demokrasiyi ve sivilleşmeyi çağrıştırmayan, soğuk savaş yıllarındaki dikta rejimlerinin sokaklarda yürüttüğü gençleri andırıyor sadece.
güncel Önemli Başlıklar