bugün

çok derindir. anlaşılmaz bir şeydir. en azından ben anlayamadım hala lan. sorun bende mi acaba? yok böyle deyince de haydar abi'ye sorar gibi oldu, neyse...

insanlar, lan şşt! insan! he sana diyorum sana, n'oldu? alışkın değilsin tabii... neyse diyeceğim o ki kendi değer yargıların var, en azından değer yargısı yaratabilme kabiliyetin -tabii hala yitirmediysen, kullan bunu. yararını göreceksin.

bir şey anlamadın mı?
yok zaten sana demediydim.

aeo, kib, by.
yeah baby.
bir tanım bu kadar müthiş olurdu zaten.**

tanım: milletine olan bağlığını kayıtsız, şartsız her koşulda koruyan ; yerine göre yücelten, hiç bir çıkar uğruna vazgeçmeyen vatandaştır.
KÖKLERiNE SIKI SIKI TUTUNMUŞ BiR ULU AĞACIN, HiÇ SOLMAYAN YAPRAĞI, AL ELMASI OLABiLMEKTiR MiLLiYETÇiLiK.
MiLLiYETi VE AiDiYETi OLMAYANIN, MiLLiYETÇiLiKTEN BiRŞEY ANLAMASI BEKLENEMEZ.
en basitinden şudur.

devletler büyük bir ailedir. milliyetcilikte bu aileyi diğer aileleri önde tutmaktır. kesinlikle diğer ailelere düşman olmak demek değildir. onlarda o ailelerin komşularıdır. komşu da komşunun külüne muhtaçtır.
felsefeleri: kendi ırkından başka hiçbir ırkı sevmeyeceksin adam yerine bile koymayacaksın. başkaları sana ne kadar iyilik ederlerse etsin işin bittikten sonra onlara iftira atıp vatan haini ilan edeceksin.
hiç suçu olmayanları bile.
milletini sevmektir. tıpkı seçmediğin anne babanı kardeşini evladını sevmek gibi.

ortası karar azı yara fazlası zarar .
orta asyadan başlar şuanki zamana kadar olan yada oluşan; gelenek, görenek ve bunun gibi değerli koruyup yaşayan yaşatan ve kendinden sonraki kuşaklara aktarabilmedir.