bugün

gerçek bir sanatçı ve "adam" kelimesinin sözlük karşılığıdır. türk edebiyat dünyasına ismini altın harflerle yazdırmıştır. sanat sanat içindir görüşüne karşı çıkmıştır ve eserlerinde din temasının ağır bastığını görebiliriz. yazdığı şiirlerin her bir mısrası tek başına nice anlamlar içerir. bu açıdan benim gözümde en büyük şairdir. tevfik fikret ile (edebiyat yönünden) bir çok konuda ters düşmüştür. siroz hastalığından vefat etmiştir.
aruz ustası şair.
Şeriatçı olduğundan ve ülkenin kurtarılması için osmanlıcılık fikrini ortaya attığı için sevmediğim şair. Evet istiklal marşımızın yazarıdır fakat karakter olarak sevmiyorum.
Sorgulama vakti...

Giriştiği her işte başarıyı yakalayan, ortaya koyduğu her üründe kendini gösteren ve büyük övgülere mazhar olması gereken büyük bir şairdir.
Bunun dışında, bu adamın müslümanlığını irdeleyip bok atan arkadaşlarımız olmuş. Keşke olmasaymış ama neyse.
Kendisi kaliteli ve her daim düşünen bir müslümandır. Asla ve asla yobaz değildir. Din adına olsun, dava adına olsun mükemmel işler başarmış ve çoğu süslümana örnek olabilecek bir zattır.
Ayrıca üstünde fazlasıyla durduğu kur'an-ı kerim mealini okumak isterdim.

Neyse. Hayırlı geceler arkadaşlar.swh.
Sultan Abdülhamid'i dini kullanmakla suçlamış ve ömrü boyunca nefret etmiştir. https://youtu.be/N1uXoC-vIPc makalenin sahibi abdülhamid hayranı ve mehmed akif'e düşman olduğu için bunu göz ardı ederek dinleyin.
Cumhuriyet dönemi şairlerimizdendir. 10 mart 1921'den 12 mart 1921'e kadar öyle bir şiir yazmıştır ki tüm engellere rağmen o şiir Türklerin milli marşı olmuştur.
Geçenlerde trt de izlediğim alakasız bir belgeselde, köydeki ormana gönüllü bakan bir amca şöyle demişti;

"Bundan yüz sene önce memleketin en zengin adamı kim desen kimse bilmez, ama yüz sene önce mehmet akif sırtında bi ceketle öldü. Bak ismini bilmeyen yok"
ölümüne yakın bir hastanede çekilmiş(sanırım mısır'da) bir fotoğrafı vardır akif'in. hastane ranzasında yarı uzanmış, üstünde ketenden bir gecelik bir eli çıplak kafasını avuçlarken diğer elinin parmaklarıyla şakaklarına dokunur.
görsel
çok asil bir fotodur o. allah dışında hiçbir güce boyun eğmeyen o yüz ifadesini görürsünüz fotoğrafta.
Annesi özbek babası arnavut olan istiklal marşı 'nin yazarı.
Batı bizden medeni ise medenilik açık saçık giyinmek ise desene hayvanlar bizden daha medeni.
- Mehmet Akif Ersoy.
Efendim kendisine sormuşlar demişler ki baytar mısın kendisi de hayırdır bir hastalığın mı var diye cevap vermiş.

Koskoca şairsin ergen gibi ettiğin lafa bak aq.
Kur'an şairidir.
Yazdığı istiklal Marşı'nın sözlerini dahi anlamadan okuyan büyük bir kitle olduğu doğrudur.
istiklâl Marşı Akif'in hayat görüşü üzerine önemli bilgiler
vermektedir.

Özellikle bugün Sünniler başta olmak üzere mezhepçilik taşıyan muslumanların sevmiyecegi bir düşünürdür. islam üzerine dusuncelerini inşa ederken temel ilkeleri Kur'an dan almıştır.
Ağlarım, ağlatamam; hissederim, söyleyemem;
Dili yok kalbimin, ondan ne kadar bîzârım !
Oku, şâyed sana bir hisli yürek lâzımsa;
Oku, zîrâ onu yazdım, iki söz yazdımsa.

Şiirleriyle hâla kalplere dokunan şair.
güzel insan.

Mehmet Akif’in Said Nursi’yi eleştiren Şiirleri

Safahat’tan:

Hani vaiz diye geçinen maskara şeyler var ya ;

Der ki bir tanesi peştahtayı yumruklayarak:
Dinle, dünya neyin üstünde duruyor hey avanak!
Yerin altında öküz var, onun altında balık;
Onun altında da bir zorlu deniz var kayalık,

Öteden Kürd atılır: Doğru mu dersin be hoca?
Ne demek doğru mu dersin? Gidi cahil amuca!
Sözlerim basma değil yazma kitaptan tekmil
Kim inanmazsa kızıl kafir olur böylece bil.

Başka bir şiirinde Mehmet Akif maskara diye nitelendirdiği Said’e şöyle çatar:

Nebiye atf ile binlerce herze uydurdun.
Yıktın da dini mübini yeni bir din kurdun..

Aşağıdaki şiirinde çok daha serttir:

Lisân-ı pâk-i Nebî’den yalanlar uyduruyor:
Sıkılmadan da “sevâb işledim” deyip duruyor!
Düşünmedin mi girerken şerîatin kanına?
Cinâyetin kalacak zanneder misin yanına?
Sevâb ümid ediyor ha! Deyin ki nâmerde:
“Sevâbı sen göreceksin huzûr-ı mahşerde!
Tepende gezdirecek ra’d-ı intikamını Hak,
Ki yıldırımları beyninde kaynayıp duracak.
Yakandan inmeyecek dest-i kahrı husrânın…
Nasıl iner ki, önünden kaçıp da nîrânın,
Civâr-ı nûr-ı nübüvvette mültecâ bulsan;
Bu türlü kurtuluş imkânı yok ya… Kurtulsan;
Şu izdihâmın elinden -ki belki bir milyar
Nüfûs-ı hâsiredir- kaçmak ihtimali mi var?
Bugün fesâdına kurban olan zavallıların
Vebâli boynuna yüklenmesin mi yoksa, yarın?
Kolay mı ümmeti idlâl edip sefîl etmek?
Kolay mı dîni hurâfât içinde inletmek?
Niçin Kitâb-ı ilâhî’yi pâyimâl ettin?
Niçin şerîati murdâr elinle kirlettin?
Çıkıp tepinmeye yok muydu başka bir sâha?
Nedir bu salladığın çifte, Kâbetu’llâh’a?
Herif! Şu millet-i mâsûmeden ne isterdin,
Ki doğru yol diye tuttun, dalâli gösterdin!”
Bugün Doğum günü olan büyük şair. Allah rahmet eylesin büyük adamdı. Evet.
görsel
Ölümünün 81. Yılında rahmetle andığımız milli şairimiz.
"Allah bu millete bir daha istiklal Marşı yazdırmasın."

allah rahmet eylesin.
Edepsizliğin başladığı noktada edebiyat biter.

Mehmet Akif Ersoy
Gitme ey yolcu, beraber oturup ağlaşalım:
Elemim bir yüreğin kârı değil paylaşalım:Ne yapıp ye'simi kahreyleyeyim bilmem ki?
Öyle dehşetli muhîtimde dönen mâtem ki! Ah! Karşımda vatan nâmına bir kabristan
Yatıyor şimdi Nasıl yerlere geçmez insan? Şu mezarlar ki, uzanmış gidiyor, ey yolcu,
Nereden başladı yükselmeye, bak, nerede ucu! Bu ne hicrân-ı müebbed, bu ne hüsrân-ı mübîn
Ezilir rûh-i semâ, parçalanır kalb-i zemin! Azıcık kurcala toprakları, seyret ne çıkar:
Dipçik altında ezilmiş, parçalanmış kafalar! Bereden reng-i hüviyetleri uçmuş yüzler!
Kim bilir hangi şenaatle oyulmuş gözler! «Medeniyet» denilen vahşete lânet eder,
Nice yekpâre kesilmiş de sırıtmış dişler! Süngülenmiş, kanı donmuş nice binlerle beden!
Nice başlar, nice kollar ki, cüdâ cisminden! Beşiğinden alınıp parçalanan mahlûkât;
Sonra nâmusuna kurban edilen bunca hayat! Bembeyaz saçları katranlara batmış dedeler!
Göğsü baltayla kırılmış memesiz vâlideler! Teki binlerce kesik gözdeye âid kümeler:
Saç, kulak, el, çene, parmak Bütün enkaz-ı beşer! Bakalım, yavrusu uğrar mı, deyip, karnından,
Canavarlar gibi şişlerde kızarmış nice can! işte bunlar o felâket-zedelerdir ki, düşün,
Kurumuş ot gibi doğrandı bıçaklarla bütün! Müslümanlıkları bîçârelerin öyle büyük
Bir cinâyet ki: Cezâlar ona nisbetle küçük! Ey bu toprakta birer nâş-ı perişan bırakıp
Yükselen, mevkib-i ervâh! Sakın arza bakıpSanmayın: Şevk-ı şehâdetle coşan bir kan var
Bizde leşten daha hissiz, daha kokmuş can var! Bakmayın, hem tükürün çehre-i murdarımıza!
Tükürün: Belki biraz duygu gelir ârımıza! Tükürün cebhe-i lâkaydına Şark'ın, tükürün!
Kuşkulansın, görelim, gayreti halkın, tükürün! Tükürün milleti alçakça vuran darbelere!
Tükürün onlara alkış dağıtan kahbelere! Tükürün Ehl-i Salîb'in o hayasız yüzüne!
Tükürün onların aslâ güvenilmez sözüne! Medeniyet denilen maskara mahlûku görün:
Tükürün maskeli vicdânına asrın, tükürün! Hele i'lanı zamanında şu mel'ul harbin,
"Bize Efkar-ı umumumiyesi lazım Garb'ın"; Oda ALLAHI bırakmakla olur herzesini,
Halka iman gibi telkin ile, dinin sesiniSusturan aptalın idrakine bol bol tükürün
Yine hicran ile çılgınlıgın üstünde bu gün,Bana Vahdet gibi bir yar-ı musaid lazım
Artık ey yolcu bırak, ben yanlız ağlayayım
Kahraman şair. Yeri mekanı cennet olsun.
piyizci neyzen tevfik ile ahpaplığını....
kendisini rencide etmeye çalışan kişinin ''siz baytarmıydınız'' sorusuna - evet biryeriniz mi ağrıyordu- cevabı ile madara et etmesini....
hilafetin kaldırılması için attığı imzayı.... bunları birtürlü anlayamadığım, milli şairirmiz
http://blog.milliyet.com....yoruz/Blog/?BlogNo=578082
hayatım boyunca örnek alıcağım naif insanlardan birisi .
yaşasaydı sizin müslümanlığınızı sikiyim diyerek akp lileri tokatlardı.

bir paket kömüre ve makarnaya oy satacak adam değil çünkü.
fesli akıldan zorlu kuduz bunak tarafından "serserinin teki" olarak nitelendirilmektedir.
dinciydi ama zamane dincilerinden değildi. hırsız değildi, hain değildi, allah rahmet eylesin..