bugün

tchaikovskynin ünlü eseri fındıkkıran da noel partisinin verildiği ve fındıkkıran kuklasının hediye edildiği evin kızının ismidir.
bir sabancı kuruluşu.*
19 mayis istanbul adada piknik zirvesinde degeri tekrar anlasılan, uzerinde yemek yenen, oyun oynanan zımbırtı
üzerinde yemek yenen, ders çalışılan, bilardo oynanan, (bazı sapkınlar baska seyer de yapabilir ama bu çok ayıptır) üzerinden bir düzlem gecen geometrik nesne...
Özdemir Asaf'ın bir şiiri.
MASA
Çağırdım geldiler
Oturmasalar ölürdüm.
Oturdular öldüm.
Anlamadılar.
fr.table
almanca tisch
maşa: yanlış kullanımlarda tehlikeli olabilecek alet. tutmaya çalışırken dikkat edin. fena halde yakabilir. *
4 bacaklı ustu duz camdan, tahtadan, demirden, camurdan, kilden, topraktan, düz, yuvarlak, elips, kare, dikdorgen sekillerde olabilen ustunde yemek yenen veya daha degişik amaclarla da kullanılabilen bişey.
zararı da yararı da tutana yansıyacak alet. demode oldu artık. başka alternatifler düşünmek lazım...
kasımpaşalı hanımların ellerinden düşürmedikleri gereç.
"tutamadığı", "kolun yetişmediği" şeylerde kullanmak için birebirdir.
tasa doludur hep üzeri.
ayrıca kadeh mi ki bu önüne gelen kaldırabilsin.. masa bu ya, masa!

üstelik mause u bozuk olmayanların da kadehine kaldırıyorum şerefimi!
yeri gelip sızıp kafanı koyduğun, yeri gelip dansöz tepesindeyken ona bakmak için kafanı koyduğun nesnedir o. *
kimi maşalar vardır; cebine üç kuruş sıkıştırılır, artık o tasmalı bir köpek haline gelmiştir. her pislik yaptırılabilir.

kimi maşalar vardır; beyinleri yıkanır, kendilerine katliam yaptırılır. (bkz: maraş katliamı) (bkz: sivas katliamı)

kimi maşalar vardır; kendilerine gizli kapılar ardında 10-20 sene sonrası için sözler verilir, kendileri başbakan koltuğuna getirilir.

bilindik maşalar: ülkücüler, islamcılar.
maşalara kukla da denebilir. caizdir.
cocuklukta herhangi bir nesne deyince akla ilk gelen 2 nesneden sandalye olmayanı...
(bkz: kütüphaneli masa)
(bkz: rakı masası)
(bkz: masa altı)
kadınların saçlarını dalgalı yapmakta kullandıkları elektrikle çalışan ısıyla saçı yakma gibi bir yan etkisi de bulunan alettir. * *
üzerinde yemek yenen, ders calısılan hede. *
aveanın kutlu müziğinin hatırlatır.

ben bir masa olsaydım daha işe yarardım.doğrudur.
ingilizce derslerinde ilk öğretilen araç gereçlerden biri.
istinye park'ın en şık cafelerinden biridir.
genellikle kanuna aykiri bir isi gerceklestirmek icin herhangi bir guc odagi tarafindan belirli bir ucret karsiliginda tutulmus kisi veya organizasyon.