bugün

(bkz: salkım söğüt)
anılara bakılırsa, çok zor bir lise dönemi geçirildiği kanısına vardığım hatıralar.
hiçbir şeydir efendim. "siz sayısalcısınız, edebiyat bir işinize yaramaz, test çözün." mantığıyla hareket eden hocalar sayesinde hiçbir şey... tabii o zamanlar bize iyilik yaptıklarını düşünüyorduk, üniversiteye başladığımızdan beri de tam tersini.
kafa kağıdı ve rahatı kaçan ağaç.
3. kişinin şiiri. devletin bahşettiği kitabı karıştırırken görmüş pek de bi beğenmiştim. hala da unutmamışım hatta.
(bkz: mehlika sultan)
Cenap şahabettin, aruz vezni...
mefailü, failü, failatün.. ya da bunun gibi bir şeydi.
Sen geldin benim deli köşemde durdun
Bulutlar geldi üstünde durdu.
ziya pasa, 2. yeni, cemal sureya, iki dirhem bir cekirdek, cesur yeni dunya, ahmet hasim, garip akimi, eylul, araba sevdasi, tevfik fikret ve ogluna yazdiklari..

ulan tamam anladiniz esit agirlikciyim.
serap hocanın bacakları.
girizgah. *
(bkz: alp er tunga öldi mi)
kurtlar vadisinden fırlamış bir edebiyatçı vardı.

bir ara en sevdiğim dizi dedi durdu herkes kurtlar vadisi vs. bir şey diyecek sanıyor arka sıralardan güzel bir ses yükseldi(benim sesim) gossip girl dedim. cendere moduna girmiş tüm sınıf çakma polat alemdarın sivilceleri olan bir liselinin hırtoyla dalga geçişine kahkahalarla tanıklık etti.

not: öğretmenlerden nefret ederim. seri katil olsaydım öğretmenlerden başlardım.
bileğini kesip kan kaybından ölene dek hissettiklerini yazabilecek psikopatlıkta bir yazarımız vardı.
(bkz: beşir fuat)
Yeni mezun iğrenç bir kadının hakaretleri.
öyle arka sıradakiler'deki öğretmen kemal gibi sınıfta edebiyat yaptığımız , felsefik konuştuğumuz yoktu.

Full yazardık. Bilgileri yazardık. Şiirleri yazardık. Hoca anlatırdı ve yazdırırdı. Ama ben severdim yazmayı. Sınav öncesi iyi oluyordu çalışmak için.
su kasidesi, alper Tunga , Kaygusuz abdal unutmadıklarım.
şebnem hocanın poposu. bütün ders biz erkekler ona bakardık o da bize, kavuşamadık ama tabi. sonra çok çektik çok, işe yaramıştı yine. bir de edebiyatı bir bok varmış gibi getirip önümüze ders diye koyan dingilleri unutmadık hiç, çok andık analarını hala anıyoruz. şebnem hocayı koyanlara laf yok ama. yine koysalar yine izlerim. pardon dinlerim.
tek cümle: sadabada gidelim.
şiir yazdığını sanan bir hoca bozuntusunun o karga sesiyle her ders şiir okuyuşu unutulmazlar arasındadır!

(bkz: nina) diye bir şiiri vardı moruğun biz (bkz: nanik) derdik!
Genelde dersten atıldığım anları hatırlıyorum nedense. Hafızamı resetlemişim. Artık ne yaşadıysam.
"aaayağımı uzatııırım parmaaklığık, eeelimi uzatırığm soğuk duvar.."

heey kurban olduğum,, hocası tarafından basıldıydık, duvarında yazan helasında ders esnasında sigara içerkene.. hey gidi edebiyat. sen mi büyüksün ben mi büyüğüm ananı sikecem oğlum senin...
martı canıtın livin(g)sın.
Cenap Şahabettin ine "cenabettin" diyen hocam.