kilicdaroglu nun cuma namazi kilmasi

chp nin, son açılımlarına eklemesi önerilen açılımdır, bu cuma olmadı, gelecek cumada bu açılımı yaprsınız.

not: yok artık, dedirtecek hadise.
kur an kursu açan, tarikat şeyhini üye yapan chp neden cuma ya gitmesin, sorarım size neden?

(bkz: kılıçdaroğlu nun her yaptığının olay olması)

hutbeyi ele geçirip camiyi mitinge çevirmesi bile şaşırtmaz. Ulan Cuma kılsın ama bi sorun bakalım Cuma kaç rekat, namazın şartları ne. Birde seçimlerden sonrada bekleriz camiye,dergaha...

nedir bu sözlükteki yok solcu sağcı din işleri şunu kafanıza sokun ki bu millet böyle şeyleri çok yaşadı başka kapıya.. diye cevap verilesi.

insanların oy için neler yapabileceğinin en çirkef göstergesi.

edit: daha önceden devlet çalışanlarının cumaya gitmelerini darbe nedeni olarak gösterenler şimdi "ne var dinsizlermi ki?" demiyor mu işte ona gülüyorum...

neden gitmesin baykal da kudüs'te mescid-i aksa'da cuma namazı kılmıştı. ne yani adam solcu diye Allah'ın kulu sıfatından çıkmış mı oluyor? her müslüman gibi ibadeti yapıyor.

yalnızca ve yalnızca türkiye'de haber olabilecek gündelik olaydır. hatta türkiye'de büyük bir haberdir. çünkü bu ülkede cumhurbaşkanının kırmızı ışıkta hayatın doğal akışında olması gerektiği gibi durması bile haber niteliği taşır.
diğer taraftan neden chpli bir vekil ile ilgili böyle başlık olur da diğer sistem partileri vekilleri ile ilgili olmaz. çünkü radikal islamcı veya sağ bir parti mensubu değilsen potansiyel, hatta muhakkak ateistsindir.
küçük, örümcek ağı kaplı beyinleri ile bu kişileri ''allahsız'' olarak nitelendirirler.
(bkz: akıl fikir)

(bkz: kemal crusoe ve cuma)

gerçekse çok komik, değilse hiç komik olmayan durum.

kılıçdaroglu na sadece solcu demek eksik kalır, onun ne oldugu ssk genel müdürlügünde iken belli idi. şuan yaptıkları ile söyledikleri ile sadece encümen i daniş in izin verdigi kadar açılım yapıyor, yalan söylüyor, daha dün gece tv de, başörtüsü takmak laiklige aykırıdır dedi, siyasetci lafa kırk takla attırarak dedi.

ayrıca kılıcdarogluna dogrudan belediyeyi verseniz yine de cuma kıldıramassınız.

istanbul belediye başkanı adayı olmasından dolayı ilgi çekmiş olaydır. yoksa ben de zaman zaman gider kılarım bi' allah'ın kulu da gelip çekmedi beni. zaten allah ile kul arasında ki bir olaydır ister kılar ister kılmaz iyisiyle kötüsüyle herkes kendi yaptıklarından sorumludur. kendi yaptıklarından sorumludur demişken aklıma geldi; ne olacak bu ülkenin hali....

sadece, kendini allah zannedenlerin umursadigi durum. kilsa ne kilmasa ne? size mi kilacak sanki namazi?

laikliğin kavramını sadece din ve devlet işlerinin birbirinen ayrılması zanneden kişilerin sanki laiklik üzerine tez hazırlamış gibi ahkam kestiklerini görmemizi sağlamıştır. hadi kılıçdaroğlu'na haklı ya da haksız eleştiri yöneltiyorsun, bari azıcık türkçe kullanmayı öğrende insanlara hakaret etme ey ezik, gerici hatta ve hatta gerizekalı sözde müslüman.
siz önce laikliğin tam tanımını öğreninde öyle konuşun be hacı.

yatıp yatıp kalkmıştır evet böyle kılabilir kılmıştır.

laikligin tam karşılıgı sanırım, dine ve dindara düşman olmak demek degildir, kılıçdaroglu nun dün gece fox ta dillendirdigi, başörtüsünün laiklige aykırıdır demsinide kabul edemeyecegiz kusura bakmasın, cami görmeden büyümüş olabilir ama, kusura bakmasın kimse, türkiye cumhuriyetinin artık tek bir birimi yoktur ki artık chp ye emanet edilsin. chp bunu bildigi için her şeyi istismar ediyor, müslüman a yasama hakkı tanımıyacaksın ama gidip oyuna talip olacaksın, chp lilerin cuma kılmasında elbette bir durum yok, salaklık cuma kılanların chp ye gidiyor olmasında hala.

tribünlere oynamaktır.

önemli olan cuma kılması değildir.

cuma namazının kemal kılıçdaroğlu beyefendinin alışkanlığı olup olmamasıdır.

bize ne, sana ne diyorlar. evet öyle. ama sırf seçim öncesi vakitlerde alnı secdeye değiyorsa bu işte bir münaaaafıklık vardur uşaaum.

kemal kılıçdaroğlu'nun perşembe kılması gibidir.

kılıçdaroğlu ''örümcek kafalı'' olmadığı için kıldığı veya kılacağı veya belki de kılması söz konusu bile olmacayak cuma namazı yüzünden tepki almıştır. (bkz: din ve vicdan özgürlüğü)
ayrıca insanların kendi düşüncelerini ifade etmesi yalancılık olarak atfedilebilir. ne de olsa şimdi küfür ettireceksiniz diyebilen güruhun çocuklarısınız. normal. (bkz: düşünce özgürlüğü) (bkz: ifade özgürlüğü)
evet kamu kurumlarında dini öğe barındırılması sakıncalıdır. çünkü bu laikliğe aykırıdır. şöyle açıklayayım. eğer bir kamu kurumunda dini görüşünü açığa çıkaracak, veya anlaşılmasını sağlayacak hareketler veya giysiler veya herhangi bir durum söz konusu olursa eşitlik ilkesine aykırılık meydana gelir.
anlamayanlar için örneleyelim;
bir bayan hakimimiz olsun. alınganlık yapmayın diye hrıstiyanlık üzerinden gidiyorum. hakime hanım hrıstiyan olsun ve kocaman haç şeklinde küpeleri ve boynunda haç kolyesi olsun. karşısında da hrıstiyan olduğunu bildiğimiz bir vatandaş ve bir müslüman olsun. şimdi siz bu hakime hanımın taraflara eşitliğinden söz edebilir misiniz? en azından şüphelenirsiniz ki bu doğal bir durumdur.
işte bu nedenle laikliğin tanımı öncelikli öğrenilmeli ve verilen örnek üzerinden empati yapılmalıdır.
yani sizin göstermeye çalışıldığınız gibi cumhuriyetin ve hukukun dinlerle bir alıp veremediği yok. sadece dinlerin toplum içinde eşitliği bozmamasıyla ilgileniyor.
bakalım sizde empati yeteneği var mıymış?

konu adalete dayandı. pekala.

bir insanın tarafsız olması demek, düşünceden yoksun olması manasına gelmemektedir.
görevini tarafsız yapmakla yükümlüdür.

bunca sene futbol maçı izlediniz, sanıyor musunuz hiç bir hakem takım tutmuyordu?
adam maça bakarken hatayı kim yaparsa ona kesiyor cezayı.

hakim örneğinde, eğer bir hristiyan belirgin bir suç işlemişse hakimin görevi suçluya cezasının hükmünü bildirmektir.

tarafsızlık taraf tutmamak değil, görevine bunu yansıtmamaktır.
çünkü bir insanın görüşsüz olması imkansızdır.

ulan şimdi din vicdan özgürlüğü diye gek gek çıkarsınız iki gün sonra görecem ben gene olan biteni. nasılsa alamazsın istanbul'u kemal abi, bari ahreti garantile. hey yavrum hey.

bakış açılarının ne kadar dar olduğu ortaya çıkmıştır. empatiler için teşekkür ederim. kesinlikle katılıyorum bir insan görevini layıkıyla yerine getirmelidir ancak buna karşı olan güvensizliği en aza indirgemek ve güveni sağlamak devletin yükümlülüğüdür.
okura ödev; yükümlülük ne demek?
ayrıca yine katılıyorum hakemlerin belkide yüzde doksanı belkide fazlası takım tutuyordu. fakat dikkat ederseniz hakemler sahaya tuttukları takımların formalarıyla çıkmazlar.(nokta)
biz buna halk arasında kendi teziyle çelişmek diyoruz.
bakalım hakim-türban, hakem-forma benzerliği.evet.
(bkz: cevab veremedi)

öncelikle laiklikle başlamak lazımdır ki; laiklik din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması değil, aksine dinin devlet kontrolü altında olmasıdır.türkiye'de de diyanet işleri başkanlığı başbakanlığa bağlı kuruluşlardan biridir.din adamları devletçe atanır, imamların maaşı devletçe ödenir.devlet kontrolü dışında din eğitimi yasal sınırların dışında yer alır.din ve devlet işlerinin mutlak ayrımı sekülarizmdir ki; ülkemizde mevcut değildir.cumhuriyet tarihinin de en önemli gerilimlerindendir din devlet çatışması.cumhuriyetin ilk yıllarından beri din, devletin ve ordunun kontrolü altında "şeriat tehlikesi"ne karşı baskı altında tutulmuştur.(şeriat tahlikesi tamlamasının tırnak içerisinde gösterildiğine dikkat çekerim.)

hepimiz biliyoruz ki; dükkanını geçici olarak terk eden esnaf "birazdan dönücem" yazısı değil, "cumadayım" ya da "namazdayım dönücem" yazısı asar.oysa gösteriş değil midir bu yaptığı?ibadetin, sadakanın gizli saklı yapılanı makbul değil midir?dini sömürüye çok da yabancı değiliz heralde.

siyasal tercihler ülkemizde ve benzerlerinde din ile paralellik gösterse de bir siyasetçinin veya herhangibirinin namazının sahihliği için söylenebilecek tek şey;

(bkz: günahı boynuna)

cenabetken namaz kilinmaz.

edit: kaldi ki kilicdaroglu alevidir ve aleviler cuma namazi kilmaz.

açılımlara doymayan cehepeden gelebilecek yeni bir hamledir. günümüz türkiyesinde partinin siyasetinden çok dini duruşuna bakan halkımızın istanbul'da yaşayan bölümünden oy oranını artırabileceği ama daha çok dindar olan ak partinin karşısında fazla duramayacağı hareket olur. cumayla beraber beş vaktide yerine getirirse o zaman oy için halk bişiler daha yapabilir.

allah kabul etsindir.