bugün

Kurbanın 3. ve son albümü.

ağla
ben
cennet
insanlar
sakın söyleme
suç bende
uyut beni
yine
yok
zor güzel
teoman'ın en güzel hikayem adlı albümündeki sözleri pek bi manidar olan şarkısı:
Gel olduğun gibi
Tuzla buz et beni
Camdanmışım gibi
Bana hatırlat
Nasıl bir şeydi
Bir şeye inanmak
Tutkuyla tutkulanmak

insanlar dünya düşmüş üstlerine
Kıpırdıyamıyorlar
insanlar denemiyorlar bile

Gel dudaklarımı sar nefesini ver
Tat bırak ağzımda
ilk sayfaya döndür beni
Hadi alt üst et iyileştir

Gel hadi acıt beni
O bile yeter
Çoraklığımda istemezsen
Eğer gelmezsen
Öldür ama affet beni

insanlar dünya düşmüş üstlerine
Kıpırdıyamıyorlar
insanlar denemiyorlar bile
kurban'ın aynı isimli albümünden bir şarkı.

birisi susmuş,küsmüş, niye
diğeri der ki,her şey zevkte
biri de durmuş sadece bakar
öteki kafayı bozmuş yemekle
güneşi sevmez,hep geceyi bekler
koşuyor sanır,sadece emekler

insanlar görmezler
insanlar bilmezler
insanlar duymazlar
ne yapsın insanlar

geceye doymuş şu dünyada
yürü de düşme,şansın varsa
en iyisi oyalan sen kendinle
kimseyi yorma boş derdinle
verince alır,fazlasını ister
seninle uyur,başkasını düşler

insanlar görmezler
insanlar bilmezler
insanlar duymazlar
ne yapmış insanlar
teo nun hoş şarkısı...
bir orhan veli şiiri. şöyledir:

insanlar

II
Her zaman, fakat, bilhassa
Beni sevmediğini
Anladığım zamanlarda
Görmek isterim seni de
Annemin kucağından
Seyrettiğim insanlar gibi,
Küçüklüğümde...

I
Ne kadar severim o insanları !
O insanlar ki, renkli, silik
Dünyasında çıkartmaların
Tavuklar, tavşanlar ve köpeklerle beraber
Yaşayan insanlara benzer
prodüktörlüğünü kurban'ın, kayıtlarını deniz yılmaz'ın yaptığı, kurban'dan kalan son anı.
sağlam ibo şarkısı şu sözlere sahip ah ulan dedirten şarkılardandır.

'el ele dolasirdik masallar anlatirdik
aci tatli herseyi beraber paylasirdik
simdi noldu bize söyle neden ayrildik
suçum garip olmaksa bunu biz yaratmadik..'
orhan veli'nin güzel ve net bir şiiri.
insanlar hayatlarına saygı duymuyorlar, işiyorlar üstlerine, sıçıyorlar.
geri zekalılar. tek düşündükleri düzüşmek, sinema, para ve düzüşmek.
hiç düşünmeden yutuverirler 'tanrı'yı, hiç düşünmeden yutuverirler 'vatan'ı.
çok geçmeden düşünme yeteklerini yitirir, başkalarının onlar için
düşünmelerine izin verirler. pamuk beyinliler. görünümleri çirkin,
konuşma biçimleri çirkin, yürüyüşleri çirkin. yüzyılların olağanüstü
bestelerini çalın onlara, duymazlar. çoğu insanın ''ölüm''ü aldatmacadır.
ölecek bir şey kalmamıştır geriye.**
(bkz: insancıklar)
çeşit çeşit cisim cisim değişik ruhlardan oluşan garip şeyler...
çeşidinize göre herşey kolaylaşır zorlaşır iğrenç bir hala gelir...
bir charles bukowski şiirididr.

insanlar

herkesin çözülmeye başladığı
gün gelir çatar sonunda,
ve işte;
bir odada boş küllükler sadece,
ya da tarağa takılmış bir tutam saç
erimekte olan ayışığında.

külden,
kuru yapraklardan
ve okyanus gemisi misali geçip giden
elemden
başka bir şey değil
her şey.

kan dolduklarında ayakkabılar
bilirisin öldüklerini.

gerçek devrim
gerçek iğrentiden kaynaklanır;
çaresiz kaldığında
aslanı öldürür yavru kedi.

çocukluğumun kiliselerindeki heykeller
ve ayaklarının dibinde yanan mumlar;
ah, onları alıp
açabilsem bacaklarını,
duyabilsem
alçı ağızlıarından dökülecek
gerçek
alçı sözleri.
kurban 3. albümün çok güzel bir şarkısı. hakkının yendiğine inanıyorum.
insan kelimesinin çoğul hali.
(bkz: dünya düşmüş üstlerine kıpırdayamıyorlar)
en genel genelleme ile ikiye ayrılırlar.

bir kısmı iyidir, bir kısmı kötü. şimdi bu iyi ve kötünün kime göre iyi ve ya kötü olduğuna değinmeyeceğim. genelleme dedik ya, kaldı ki ben yazıyorum, o halde bana göre!

iyiler hep kaybeder, kaybetmek zorundadırlar.

kötüler kazanır! aslında kazanmış gibi görünürler.

hani kaybetmek olumsuz olduğundan, insanın zoruna gider. gitmesin. bir şeyleri kaybederken, muhakkak kazanırsınız başka şeyler. para kaybedersiniz misal, ama tecrübe kazanırsınız. yar kaybedersiniz mesela, ama onur, gurur kazanırsınız.

ama kötüler, hani o kazananlar. kazandığını sananlar... ne kadar acınacak haldeler değil mi? kazandıkları sadece menfaattir, paradır, sahte bir aşktır, kendilerinin bile inanmadığı.. peki ya şeref nerde kaldı? hani onur, hani gurur ve kişilik!

ben genellememi yaptım, varın siz karar verin hangi tarafta olmak istediğinize...
"verince alır, fazlasını ister
seninle uyur, başkasını düşler" diyerekten insanların nasıl mahlukatlar olduğunu ortaya koyan, muhteşem bir soloyla da kapanışı yapan kurban şarkısıdır.

söz konusu topluluğun, her biri farklı telden çalmaktadır. bazısı susar kendi kabuğuna çekilir, kendine göre rahatı bulmuştur. bazısı her boku yapar, yaşamın zevkini çıkarmaya bakar. bir diğeri gece-gündüz demez nerde bi' hinlik var ordadır, yolunacak kazlar arar. fakat ne zaman başkaları yararına bir durum söz konusu olduğunda, bunların hiçbiri kılını kıpırdatmaz, 3 maymunu oynarlar. bilmezler, görmezler, duymazlar..
'' seninle uyur,başkasını düşler '' demiş artık fazla da muhasebe yapılacak bir durum olmadığına kanaat getirtendir.
insanlar garip bir körebe oyunu oynuyor gibi. fakat bu oyunda herkes ebe, herkesin gözleri kapalı ama kimse kimseyi aramıyor hatta herkes birbirinden kaçıyor. gözlerini açıp başkasını, başkasının dertlerini, sıkıntılarını gören oyunu kaybediyor.
(bkz: hayvanlar)
insanlar be insanlar
sizde nasıl vicdan vaarr
güçük bir kız çocuğuu
tek başına ne yaparr * ehehh
(bkz: kurban)

Birisi susmuş, küsmuş, niye
Diğeri der ki, her şey zevkte
Biri de durmuş sadece bakar
Öteki kafayı bozmuş yemekle
Güneşi sevmez, hep geceyi bekler
Koşuyor sanır, sadece emekler

insanlar görmezler
insanlar bilmezler
insanlar duymazlar
Ne yapsın insanlar

Geceye doymuş şu dünyada
Yürü de düşme, şansın varsa
En iyisi oyalan sen kendinle
Kimseyi yorma boş derdinle

Verince alır, fazlasını ıster
Seninle uyur, başkasını düşler

insanlar görmezler
insanlar bilmezler
insanlar duymazlar
Ne yapsın insanlar
insanlar, magnum denilince ilk aklina dondurma gelen ve artis magnum gelen olmak uzere 2'ye ayrilir.

(bkz: magnum)
(bkz: tom selleck)
"dünya düşmüş üstlerine
Kıpırdıyamıyorlar."
dünyayı hatta evreni yaşanmaz kılmak için didişip duran canlılar.
kendi çıkarları söz konusuysa dünya umurlarında değildir; üç maymunu çok iyi oynarlar.
ezik hissettikleri zaman pusar, kin dolu bakışlarla deler geçerler her maddeyi, en çok da özgüvenlerini.
bilmediklerini kabul etmezler, biliyormuşçasına atıp tutarlar hatta ısrarcı olurlar.
çoğu şeyi anlamazlar, hep anlamış gibi yaparlar.
ahlaksızlık dedikleri şeylere içleri gider, cesaret edemedikleri için cesaret edenlerden nefret ederler.
farklı olmayı isterler hep, tüm farklı olmayı seçenlerle aynıdırlar oysa, bilmezler.
bütün savaşları, uğraşları "ego"ları içindir.
kalabalığın sesine iç seslerinden daha çok değer verirler.

hepsi değil.
güncel Önemli Başlıklar