bugün

acayip sinir bozucu tiptir bu insan türü, atsan atılmaz, satsan satılmaz cinsinden. nefret edersiniz çoğunlukla, nadirdir sevdiğiniz bu arkadaşı.
her insanın yaşaması gereken bir deneyimdir ,salak arkadaşla samimiyet ölçüsünü ayarlayabildiğiniz sürece eğlenceli zamanlar geçiririsiniz ancak ölçüyü kaçırdığınız takdirde aynı salak arkadaş, yapışkan hatta asalak arkadaşa dönüşüp hayatınızı tehlikeye sokabilir, aman dikkat.
(bkz: mesai arkadaşının mal olması)
inanılmaz keyiflidir. herkese lazım. sen unutulmuş dünya dertlerine kafa yorarken, o anlamadığı gibi bide sorar bu ne diye. gülmekten öldürür seni. bazen onun gibi olmayı istersin. asla stres yaşamaz, herşeyle mutlu olur. yargılamadan hiçbirşeyi yaşar gider.
sen ağlarsın bazen, teselli eder kendince. sen derdini unutup onun salaklığına gülersin.
iyiki var böyle insanlar. yoksa ki hayat daha bir çekilmezdi.
insanlar, arkadaşlarını kendilerine benzeyen, kendi değer verdiği yargılarına değer veren insanlardan seçmeye çalışır arkadaşını. bu sebepten, eğer bir kimse arkadaşının aptal olduğunu düşünüyorsa, aslında kendine itiraf etmekte zorlandığı bir gerçek vardır, o da kendisinin de aptal olduğudur.
tabii her arkadaşımız bizim gibi düşünen kişiler olmayabilir, söylediğim durum, sadece kendimize yakın hissettiğimiz arkadaşlarımızın hakkında aptal diye düşünürsek, kendimizin de aptal olduğudur. * * *
insanlar arkadaşlarından çok şey öğrenir. Ama bu arkadaşınızla olan ilişkide verici hep siz olun. hep siz öğretin.
canı sıkılıp eğlenecek adama ihtiyaç duyduğunda arayacak birisinin olduğunun göstergesidir. bu salakalar kişinin canının sıkıldığı anda devreye girip kişiyi salaklıklarıyla eğlendirirler. kendileriyle dalga geçildiğini anlamazlar, anlamsız cümleler kurup söylenilene bön bön bakarlar.

ancak iyi niyetle salaklık arasında bir nüans vardır. sizin salak dediğiniz aslında iyi niyetli sizi seven bir arkadaşınızsa aslında dalga geçilesi olan ve safı salak zanneden bizzat sizsinizdir.

(bkz: bütün salakalar beni buluyor)
salakligin parayla olmamasi .
hakkında entry girip benim de kendimi zeki hissetmeme neden olan ve yazarların egosunu en derininden okşayan durum.
hiç tatmadığım bir hadisedir çünkü;

(bkz: bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim)
ancak salak bir insanın, salak arkadaşı olabileceğinden, tartışılır bir konudur.
bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyim derler adama..
sürekli idare edici, kollayıcı, yön gösterici olmasına neden olmasıdır. ha birde başkaları ile sürekli sıkıntı yaşar, arkadaşının savunulacak yerlerininde olduğunu göstermeye çalışır.
kendisinin de pek zeki sayılamayacağının göstergesidir.

(bkz: bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim)
tahammül sınırlarını zorlayan bir durumdur. işin en zor ve içinden çıkılmaz yanı da salak olmasına rağmen, arkadaşın sevilmesidir.