bugün

ortalama müslüman davranışıdır. lakin bunda toplumsal genetiğimize işlemiş üşengeçliğimiz ve bir bok bilmediğimiz konularda dahi profesör kesilmemiz hastalığının etkisi de yadsınamaz.

Yani bir kere kutsal kitap dediğimiz zebur-tevrat-incil üçlemesine gelene kadar adam kendi dininin kitabı kuran ı okumuyor ki zaten bu adamdan kalkıp kutsal kitabı okumasını bekleyeceksin.

neyse bende belli bir yaşıma kadar eğitim sistemimizde bulunan din kültürü ve ahlak bilgisi isimli dersin bir kurbanı olarak ortalama bir çomar olarak yetişmiş idim. çünkü derslerimize giren din öğretmeni dediğimiz amın evlatları bize herşeyi ya kasti olarak yanlış anlattı ya da cahilliklerinden dolayı yanlış aktardı.

kaç gündür kutsal kitabı okuyorum ve diyebilirim ki;

tahrif edilmiş vs konusuna girmeden önce, oğlum bu gayet akıcı bir kitap ve de tutarlı gidiyor. kuran gibi devrik cümlelerle falan da örülü değil. yani özet olarak şunu demek istiyorum; tahrif edilmiş hali buysa tahrif edilmemiş halini cidden merak ediyorum. Çünkü bu kitap baya baya olmuş birader.
tahrif edilmeyen dini kitap mı var. inananlarına göre tüm ilahi kitaplar gerçekten evreni var eden tanrı tarafından yazıldı.
evrensel olması gereken ilahi kitaplar ortaya çıktıkları coğrafi bölgeye göre yazılması da ayrı bir saçmalık.
insan bir kitabın tanrı tarafından yazıldığına inanacak kadar aptal olmamalı.
"okusan bile tahrif edildiğini nasıl anlayacaksın?
orjinali yazılırken oradamıydın?"

aynı şey kuran içinde geçerli değil mi gardaş? cebrail vahiy indirirken orada mıydın amk? okuyacaksın mantığını çalıştıracaksın.
Değiştirilmiş ve sapkınlaştırılmış kitaptır. Peder bey aklına ne gelirse yazmış efendim sonradan toprak başına...
abi siker misin sabaha mı bırakırsın?

"yanlış bir tutumdur. ancak bu durum yine de incil'in tahrif edildiği gerçeğini değiştirmiyor"

- tamam ortada bir iddia varsa o halde kanıt?

kanıt; götüm.

-tahrif edildiğine kanıt hani?

e kuran var ya!

- peki kuran ın tahrif edilmediğine kanıt ne?

e o da kuran.

he tamam oldu o zaman.

aga omzunuzun üstünde taşıdığınız kafa var ya! sadece aksesuar olsun diye orada değil. arasıra kullanmayı deneyin valla pişman olmazsınız.

görsel
Okumasam da bildiğim kadarı ile 4 farklı versiyonu olduğunu biliyorum. tek bir kitabın 4 adet farklı versiyonu olması bir şekilde bozulduğuna delildir. mevzumuz olmasa dahi kuranın orjinalliği tartışıldığı için aynı önermeden yola çıkarsak dünyanın neresinden edinirseniz edinin orjinal metni her yerde aynı bulursunuz. ha, sen inanırsın inanmazsın o senin bileceğin iştir ama durum budur diyerek tanım yaparım .)
hele hele yarrama bak hele.

kanıt diye sunduğu kitap da liber azerate,

he o zaman bende kuran ın saykodelik bir kitap olduğuna kanıt olarak

(bkz: satanic verses) ya da türkçesi ile (bkz: şeytan ayetleri) ni sundum.

hatta ejderhalara kanıt olarak da game of thrones serisi var istersen.
Dunyada tahrif etmedikleri ne kaldi.
isa ya kitap indi sanan mallar mı var lan hala aramızda? isa hiçbir zaman bana vahiy geldi yaz kızım! diye bir kitap yazdırmadı beyler. incil toplama bir kitaptır dolayısı ile isa dan sonra yaşananları da anlatır zira zaten insan yazımıdır. ha bunu komik bulan müslo arkadaşım

kuran dan çıkarılmış ayetler için "yaa onları keçi yedi kanka ya" açıklamasını ne kadar komik buluyor acaba merak ediyorum???
Dünyada 1 tane incil var zanneden kişi beyanıdır adam kral olmuş incil bastırmış başka biri canı sıkılmış incil yazmış envai çeşit incil var çoğu birbirini tutmuyor kilisenin onayladığı 4 tane onlarda da hristiyan inancının temelini oluşturan üçlemeyi çıkarmak imkansız hristiyanın okumadığı incili ben niye okuyim ki arada bir göz gezdiriyorum hobi olarak.
incil insan eliyle yazıldı, kuran kimin eliyle yazıldı kardeş.

şempanzeler mi yazdı? onu da insan yazdı.
anglikan kilisesi nin incilini farklı sanan bir mal da hemen damlamış. aferin çok güzel, gelin böyle tek tek cehaletiniz ortaya çıksın amk malları sizi.

tıklamaya üşenmezsen al aç oku da faydalı 2 tane bilgi öğren sayın çomarcım.

http://www.hristiyanforum...um/showthread.php?t=49468
Din dogmadır. ifadeleri, emir ve yasak zincirleri dogmadır.
islam literatüründe, kur'an-ı Kerim'de, "incil'in tahrip ve tahrif edildiği, insan eliyle, insan sözüyle bozulduğu" ifade edilmektedir.
Haliyle bir müslüman inancı gereği bunu öyle kabul eder. Çünkü kendi dininin kutsal kitabında bu konuda verilmiş açık bir hüküm bulunur. Kişi de din bağlamında, inandığını kabul etmekle yükümlüdür.

bu kadar basit.
Bunun saygısızlıkla ya da başka şeyle alakasını aramak lüzumsuzdur.

Kaldı ki incil'in bozulmuş olması, içine insan sözünün karıştırılmış olması onun kötü olduğu anlamına gelmez.
Kur'an Hhıristiyan inancına, üçlemenin, yani baba-oğul-kutsal ruh inancının dışında bir kötü bir anlam yüklemez.
incil'i de Tevrat'ı da, Zebur'u da ya da başka dinlerin ve doktrinlerin, yaşam felsefelerinin kitaplarını da isteyen herkes Okuyabilir,
müslümanlar da daihl olmak üzere, inanan her kimse, kendi inançları ile çatışmayan her noktalarda öğüt alabilir.

herkesin hayatına kimse karışamaz.
sikko beyanı.
iznik konsilinde binlerce incilin 4 incile düşürüldüğü tarih ve bilimsel bir gerçek iken, kuran ı kerim hakkında iznik konsiline benzer hiçbir tarihsel kanıt olmadığı apaçık bir gerçektir.
ayrıca yazar kardeş daha tutarlı demiş. önce tek bir tanrı deyip sonra baba oğul kutsal ruh nasıl bir tutarlılıktır?
hangi incili okuyup tahrif edildi yada edilmedi yargısına varabiliriz?
hirstiyanların elinde bulunan mevcut 4 kitap bile yazarlarının isimleriyle anılmaktadır.
Luka, Matta, Yuhanna ve Markos birbirini ile aynı değildir.
bunlara rağmen incil akıcı ve tutarlı demek akılsızlıktır pardon mallıktır.
matta,markos,luka,yuhanna incillerini ve zebur ve tevratı okumuş biri olarak bunların tahrif edildiği iddaası pek de yalan değil. açıp internetten bakın ayetlere bitkilerin güneşten önce yaratılmasından tutun tanrının yakup ile güreşmesine kadar pek çok absürtlük var.
Orijinal kuran'ı da asla bulup getiremeyecek olan kişi tarafından yapılan güya sorgulama.

Onu sorgulamaya beynin yetiyor da kuran'ın değiştirilmediğine nasıl eminsin?

- çünkü kuran'da öyle yazıyor.

Siktirin.
incil hakkinda hic bir sey bilmeyen kişidir.
incil bizdeki gibi "allah kelamı" değildir. isa öldükten sonra havarileri tarafından yazıya dökülen isa öğretileridir. yani vahiy ve anında yazma olayı yok. ayrıca bir çok incil varken, iznik konseyinde, aynı içeriğe sahip olanlardan sayıları azaltılmıştır.

incil'in zaten bu tür bir iddiası yok, olmadı da.

not: kuran-ı kerim, peygamberin vefatından sonra toplanmış ve kitap haline getirilmiştir. ilk ebu bekir, daha sonra osman zamanında yazılmış, abbasiler zamanında da hereke vs. ilavesi yapılmıştır. hz. muhammed hayatta iken ayetler bir arada değildi. ölümünden sonra, sahte peygember hadisesi çıkıyor, buna rağmen "o'nun yapmadığını biz de yapmayalım" diyerek kitap halinde yazılması çok tartışılıyor. neticede ikna edilen ebu bekir, ayetleri mushaf haline getirdi ilk olarak. daha sonra da hz. osman kendi zamanında mushaf olusturdu. ilginç olan şudur ki, orijinal yazılardan, yani peygamber zamanında derilere yazılan örneklerden hic biri mevcut degildir. rivayete göre, çokluk olmaması adına hz. osman tarafından yakılmıştır. hasılı, bugün okuduğumuz
kuran, hz. peygamberden değil, halife olan hz. osman'dan kalandır.
kutuplarada gitmedik ama soğuk olduğunu biliyoruz.
okudum eksiledim.
tahribat ve tutarsızlıkla dolu. Evet.
iznik konsilini incil seçmek için yapıldı zanneden kımıl zararlılarını ortaya da çıkardığımıza göre devam edebiliriz.

iznik Konsili'nin ana konusu isa'nın gerçek Tanrı olup olmaması idi. Mısır'ın iskenderiye kilisesinde başlayan anlaşmazlıkta o kilisenin bir presbüterosu olan Arius'un öğretisine göre isa, Dünya'nın kuruluşundan önce Tanrı tarafından yaratılmıştır. Arius'a karşi çıkanlardan en meşhur isim o zaman iskenderiye kilisesinin bir diakonu (hizmetkarı), daha sonra ise kilisenin piskoposu olan iskenderiyeli Athanasius idi. Athanasius, isa'yı yaratılmamış, ezelden beri var olan Tanrı Baba ile aynı özü olan gerçek Tanrı olarak kabul etti. iki grup isa'yı dünyanın tek kurtarıcısı olarak kabul etti ve incil'e dayanarak fikirlerini savunmaya çalıştılar.

Yani bırakın inciller arasından incil seçmeyi, isa nın tanrısallığı konusunda farklı görüşlere haiz iki din adamı aynı incil üzerinden iddialarını ve görüşlerini tartışmışlardır.
muhammed in ayı ikiye yardığına, muhammed in kanatlı bir deveye binip göğe yükseldiğine iman eden adam yakub un tanrıyla güreşmesine absürt diyor ya ben en çok bunlara gülüyorum amk.
milattan sonra 325 yılında iznik'te toplanan Hıristiyanların ne amaçla toplandığını bilen insan davranışıdır.

Buna göre;

Yeni Antlaşma ya da incil 27 kitaptan (9 yazardan) oluşur. Bu kitaplar şu şekilde sınıflandırılır:

1. incil’in ilk Dört Kitabı: Yazarlarının isimleriyle anılır. Bunlar Matta, Markos, Luka, Yuhanna‘dır. Yazarların her biri, isa’nın yaşamını ve öğretisini dikkatli, ayrıntılı ve değişik açılardan ele alır.

2. Elçilerin işleri: ilk dört kitabı izleyen Elçilerin işleri başlıklı kitap, isa’nın seçtiği ilk öğrencilerin etkinliklerini, birçoğu Anadolu’da olmak üzere, ilk kilise topluluklarının nasıl kurulduğunu anlatır. Bu kitabın yazarı, incil’in üçüncü kitabının da yazan Luka‘dır.

3. Pavlus’un Mektupları: isa’nın göğe alınmasından sonra mucizevi bir şekilde isa’yla karşılaşan ve iman eden Pavlus, kurtuluş müjdesini Yahudi olmayan uluslara iletmek görevini almış olarak Kutsal Ruh’un esiniyle değişik kişi ve topluluklara mektuplar yazdı. Kutsal Yazılar listesinde yer alan Pavlus’un 13 mektubu, incil’in büyük bir bölümünü oluşturur. Bu mektuplar sırasıyla, Romalılar, I. ve II Korintliler, Galatyalılar, Efesliler, Filipililer, Koloseliler, I. ve II. Selanikliler, I. ve II. Timoteos, Titus ve Filimon’dur.

4. Diğer Mektuplar: ibraniler, Yakup, Petrus’un Mektupları, Yuhanna’nın Mektupları ve Yahuda’nın Mektubu.

5. Peygamberlik Kitabı – Vahiy: incil’in son kitabıdır; gelecekteki olayları haber veren peygamberlikleri, insanın ve dünyanın sonuna ilişkin öngörüleri içerir. 

Bir incil’in giriş sayfasından aldığımız bu metne göre, incil de 9 yazar (1-Matta, 2-Markos, 3-Luka, 4-Yuhanna, 5- Pavlus, 6- ibraniler, 7-Yakup, 8-Petrus, 9-Yahuda) ve 27 kitapçık vardır. Hıristiyan kaynaklara göre bunların yazılış tarihleri şöyledir;

1-Matta          :  Tam olarak bilinmemektedir.

2-Markos       : i.S 58 yıllarında yazıldığı ve yazılan ilk incil olduğu düşünülmektedir.

3-Luka           : Tam olarak bilinmemektedir.

4-Yuhanna    : Son yazılan incil’dir i.S 80 li yıllarda yazıldığı düşünülmektedir. Bu durumda tarihi bilinmeyen 2 incil Markos ve Yuhanna arasında yazılmış olmalıdır.

Yukarıdaki bilgilere vakıf olan biri bu kitabın tahrif edildiğine de vakıf olur.
http://www.hristiyan.net/...degismezligi/tahrif21.htm

al oku bre cahil. bu müslümanlar kadar yalancısı, düzenbazı yok yeminlen ya. hala ısrarla iznik konsilini çarpıtmaya uğraşıyor zındık.
lan adama zaten okumak ters bir kere.

o kadar dincidir, o kadar namaz kılar, oruç tutar, git sor bakalım kuranı okumuş mu?

bir boktan haberleri yok amk!

zaten okusa da arapça bilmediği halde arapça okumaya kalkar süper müslüman!

zekaya bak!
okuyan birini okumuş insan davranışıdır.

Prf. Dr. F.F. Bruce incil Nasıl Yazıldı Başlıklı yazısında şu bilgileri veriyor:

1- 1920 yılından beri ingiltere Manchester kentinin John Rylands Üniversitesi kütüphanesi, Yeni Antlaşma’nın şimdiye kadar bulunan en eski kopyasının bir parçasına sahiptir. Bu parça, i.S. 130-140 yıllarında, yani Yuhanna incil’inin yazılmasından yalnız 50 yıl sonra yapılan bir kopyaya aittir. Çok ufak olduğu için Yuhanna incili’nin metninden ancak küçük bir kısmı kapsamaktadır. (Bu nüsha, Matta, Markos, Luka ve Yuhanna ile ilgilidir, diğer 23 kitap burada yoktur)

2- isviçre’nin Cenevre kentine yakın olan Bodmer Kütüphanesi’nde çok değerli bir koleksiyon vardır. Bu koleksiyon Yeni Antlaşma (incil) yazarlarının i.S. ikinci yüzyılın sonlarına ait olan iki eski kopyasını da içermektedir. Bunların birincisi Yuhanna incili’nin bir kopyasıdır. Bu kopyanın üçte ikisi tamamdır, üçte biri parça halinde bulunmaktadır. ikinci kopya, eskiden dört incil’in hepsini, ama çürüme nedeniyle şimdi sadece Luka’nın ikinci yarısını ve Yuhanna’nın birinci yarısını kapsamaktadır. (Bu nüshalarda yine meşhur 4 yazarla ilgili olup, bu nüshalarda da diğer 23 kitap birlikte değildir)

3- Bormer Koleksiyonu, Petrus’un ve Yahuda’nın mektuplarının bir papirus kopyasını da kapsıyordu. i.S. 200 yıllarına ait olan bu kopya şimdi Roma’daki Vatikan Kütüphanesi’nde bulunmaktadır. Çünkü Papa VI. Paul 1969 yılında Cenevre’ye gittiği zaman, M.Bodmer ona yazıları sunmuştur. (Bu nüshada ise petrus ve yahudanın mektupları vardır, 25 kitap yoktur)

4- Yeni Antlaşma papirüslerinin başka önemli bir derlemesi irlanda’nın başkenti Dublin’de bulunan Chester Beatty, 1931 yılında bu papirüslerle birlikte başka birkaç el yazması kitapları da ele geçirmiştir. Bunlar üç tanedir. i.S. 200 ile 250 yılları arasında yazılmış olan birincisi, tüm haliyle dört incil’in ve Elçilerin işleri kitabının Grekçe metnini kapsıyordu; i.S. 250 ile 300 yıllar arasında yazılmış olan üçüncüsü de Vahiy kitabını kapsıyordu. (Bu nüshalarda da 5-6 kitap bir aradadır geriye kalan yaklaşık 20 kitap henüz incile dahil edilmemiştir.)

5- Yeni Antlaşma’nın ilginç bir el yazması nüshası 1933 yılında Fırat nehrinde, Salihiye’deki kazılar esnasında bulunmuştur. i.S. 235 yıllarına ait olan bu nüsha, Grekçe incil’in küçük bir parçasıdır. Ama bu parça, dört incil’in birine ait değildir, fasılası bir anlam oluşturmak üzere dört incil’in içindekileri yenide düzenleyen bir eserden gelmiştir. (Buradaki nüsha 4 yazarın kitaplarından özetler içermekte, yine 23 kitap bunda da birlikte değildir)