bugün

geçmişten günümüze artarak ulaşmış ve kocaman bir kaya misali toplumsal düzlemin üzerine oturmuş olgu. anlaşılmak istemek kişisel bazda en önemsediğimiz durumlardan birisi olduğu halde ne ölçüde anlaşıldığımızı ya da yeterince anlaşılabildiğimizi bilemeyiz genelde. ama içten içe anlaşılamadığımızı düşünürüz. bunun sebebi derdimizi, ahvalimizi gerektiği gibi anlatamamız veya söylemeden anlaşılmasını istememiz olabilir. bunların dışında muhattap olduğumuz zaatların anlayışsızlığından, bencilliğinden, empati yoksunluğundan da dem vurabiliriz. nedeni ne olursa olsun sosyal yaşantımızda bir iletişimsizlik sorununun varolduğu muhakkak. hoşgörü, anlayış, tevazu gibi değerlerin de aşındırılmış ve yokolmaya yüz tutmuş olduğunu da belirtmek gerekir. ayrıca iletişimsizlik beraberinde duyarsızlıkları getiriyor ne yazık ki.

bilişim sektöründeki hızlı gelişmenin iletişim sorunlarına ne derece katkısı olduğu tartışılır. çok iyi bir tez konusu olur ayrıca. kanaatimce artı ve eksi yönde etkileri var sadece karadır-beyazdır diyemeyiz. sorumluluk yine teknolojiyi kullanan kişinin üzerindedir. teknolojinin bir ürünü olan sözlük ortamlarının diyalektik bir düzlemin oluşması açısından büyük bir katkısı olduğunu düşünmekteyim. öte yandan önemli bir yönelim haline gelen bireysellik olgusu da yine teknolojik gelişmelerin bir ürünü olarak ortaya çıkmıştır. insanlar farkında olarak ya da olmayarak daha çok yalnızlaşmış ve hazcı olmuşlardır. yüzyüze iletişimin güzelliği, güvenilirliği yerini ekranlar arası iletişime bırakmaktadır. bahsettiğim herkesi kapsamıyor tabiki, büyük bir kitleyi anlatıyorum sadece. düşünüldüğünde buna benzer nice örnekler, maddeler çıkacaktır eminimki. gecenin bu saatinde bulanık kafamı daha fazla yormayım.

karamsarlık olarak gelmesin, durum beyanatı yapmaya çalışıyorum. üzerinde detaylıca düşünülmesi, masaya yatırılması gereken bir konu olduğunu düşünüyorum. ki siz de aynı kanaattesinizdir.

yaşantılarımız olmasını istediğimiz yönde ilerlemiyor genelde. ülkenin durumu bir yandan, yapmak zorunda olduklarımız, ayağımıza dolanan sorunlar bir yandan iteliyor. birey olmak zor. egoları yenmek de öyle. ama esiri olmamak lazım. zor biliyorum. pek başarılı olamadım şu zamana kadar ama umarım günün birinde...
konuşulacak çok şey olduğu halde susuluyorsa; konuşulanlar da yanlış anlaşılmalara yol açıyorsa orada bir iletişimsizlik sorunu var demektir.
italo calvino, zor sevdalar eserinde dikkat çekiyor iletişim zorluğuna. buradaki iletişimsizlik, birbirini seven kadın ve erkeğin; birbirini anlamaktan uzaklığı, üzerine kurulu şekilde anlatılıyor. iletişimsizlikten kendi iç yolculuğuna çıkıp; mutluluğu orada bulan kahramanlar da var bu öykülerde. son öyküde ise kendi çıkmazında boğulan kahramanımız bu güçlüğün ne menem bir şey olduğunu anlamamıza fazlasıyla yetiyor.
iletişimsizliğe sebebiyet veren unsurlar göz önünde bulunduğunda ilk akla tahammülsüzlük gelir.
ortak paydada buluşamamanın sonucudur.
iletişim sizsiniz.
önyargılar ve kendine güvenmeyen insanlarda görülen bir sorun.

önyargılarınızı kaldırın, kendinize güvenin.
Çok centilmen bir satranç ustası, maç esnasında dokuz saattir hamle yapmayan rakibine, (içerleyerek) "Ne zaman oynayacaksınız?" diye sorduğunda, "Sıra sizde değil mi?" cevabını almıştı. insan ilişkileri de böyledir: iletişimsizlik, anlamsız kırgınlıklar ve zaman kaybı demektir.
çağımızın en büyük sorunu. iletişim kurun arkadaşlar, armut gibi bön bön bakmayın.
Centilmen bir satranç ustası maç sırasında dokuz saattir hamle yapmayan rakibine içerlenerek "ne zaman oynayacaksın" diye sorduğunda "sıra sizde değil mi?" cevabını almıştır.

iletişimsizlik anlamsız kırgınlıklar ve zaman kaybı demektir.
Yüz yüze gerçekten az çağımızın sorunu ama elden ne gelir internet hayatımızın vazgeçtim bir parçası artık.
Çağımızın en büyük sorunu.
Gittikçe yalnızlaşan, kendini fanusa kapatarak izole hayat sürmeyi seçen insan sayısının hızla artmasıyla, bu sorun da çığ gibi büyümektedir.

Konuşamıyoruz, konuşsak da anlaşamıyoruz ya da yanlış anlıyoruz. Doğru anlayabilmek adına çabalamıyoruz.
Dert, sorun, kavga, kırgınlık bitmiyor.
Bomb.k bir durum!
ara açar, soğutur, başka birileriyle iletişim kurma ihtiyacı uyandırır.
iletişimsizlik denildiği vakit, ifade biçimlerinin başarısızlığını anlamak gerektiğine inanıyorum. En nihayetinde sadece "konuşmuş olmak için konuşan" tipteki insanlar tarafından Temeli "gevezelik" üzerine kurulmuş ilişkilerin sessizliğe dair alerjisi mevcuttur.

iletişimsizlik özünde sadece konuşmamak değildir, bazen anlamsız şekilde fazla konuşmaktır. Dilden anlamsız ve darmadağın bir şekilde dökülen tüm kelimelerin içinde kaybolmak bir iletişim biçimi olamaz. bu bahsettiğim davranış biçimini, yani; sadece toplumda varlığını belli etmek üzere içgüdüsel reaksiyonları ve "kalıpları" tüm hayatına monte etmiş olan insan sayısı epey fazladır. Bu elbette yeni bir olay değil fakat üstesinden gelinmesi gereken bir olaydır.

En nihayetinde, tüm bunlardan bahsetme gayreti gösterirken kimsenin karakterine ya da hayat tarzına atıfta bulunmak niyetinde değilim. Lakin yaşadığımız dönem içerisinde bazı "etiket" vari kavramların kullanılması ve kabullenilmesi bu denli kolaylaşmışken bunu fark edip, bu noktada dikkatli olmak gerektiğine inanıyorum. Zira sadece sosyal olmak ya da sosyal "görünmek" için temeli çürük ilişkiler yaratmanın gerekliliği konusunda gayet kuşkucu fikirler taşıyorum.

Bu noktada Yaratılabilecek davranış ve düşünce varyasyonları epey zengindir ve gidişat ancak olaylara göre şekillenebilir. Lakin bir kişiyle iletişim konusunda sorunlarınız varsa, üzerine bir etiket yapıştırıp rafa kaldırmaktan ziyade, onunla olan ilişkilerinizde bakış açınızı değiştirmeye gayret edin.
günümüzün en büyük sorunlarından biridir. ömür varsa eğer ileri ki hayatı çok etkileyecek bir konu iletişim ve iletişimsizlik. arkadaşlık, aile hayatı, iş hayatı hepsinde etkili iletişim. genellikle içine kapanık olan biri olarak söylemeliyim ki, iletişim kurmaktan çekinmeyin. herkesle iletişim kurmayın tabii ama size iyi gelecek bir iletişimin içinde olmak faydalı olabiliyor.
Bazen gerekli gördüğüm şeydir. Satılmaktan iyidir. Herkesle iletişim kurulmamalı. Çok da lazım değil.
herkesin ''story'' paylaştığı bir dönemde iletişimsizliğin tavan yapması da güzel bir ironi. sorsan herkes her şeyini paylaşıyor ve bir başkasının paylaştığı her şeyi takip ediyor. tünelin sonunda çabucak seks yapma ihtimali olmasa o da olmazdı ya neyse.

bir arkadaşımla bir şeyler içme maksadıyla kafeye oturmuştuk. sol-çapraz masaya 3 tane genç kadın oturdu, sonra da pastaları masaya geldi. biraz zaman geçmesine rağmen kimsenin pastaya dokunduğu yok, herkes pastasının fotoğrafını çekmekle meşgul. benim bu kadar süzme nedenim de, sınav zamanı devamlı öksüren, haşır huşur sayfayı çeviren tipler bütün dikkati üzerine çeker ya, tam da aynısı. ayağa kalkıyorlar, değişik bir açı arıyorlar, birisi çatalı çekiyor, diğeri küllüğü kaldırıyor falan derken yaklaşık 15 dakika sonra içlerinden bir tanesi ki helal olsun ona, pastayı yemeye başladı ve bu tantana bitmiş oldu. bu süre boyunca da arkadaşımla aramızda sağlam makara yapmıştık. sonra arkadaşım, ''kanka gel fotoğraf çekelim'' dedi. oğlum ne fotoğrafı boşver demeye kalmadı, adam ''şak, şuk'' oradan buradan fotoğraf çekiyor. sonra garson kişisine telefonu uzatıp fotoğrafımızı çektirdi. sonraki bir saat boyunca da,

+ vaay, storime bakmamış
+ lan bu da her şeyi beğeniyor
+ ooo geçen ay bana yürüyen sevgili yapmış
+ şunun nişan yüzüğüne bak *** gibi.

oğlum ben instagram falan kullanmıyorum ha, bunların hiçbirini de tanımıyorum, dedim. o üç kız aklıma takıldı bir an: içlerinde -benim gibi- istemeyerek de olsa bu muhabbetlerin arasında kalan birisi var mıydı yoksa hepsi gönüllü müydü, sonuçta o kadar gömdüm, diye düşündüm.

+ olsun kanka ya hesap aç bir tane.
- yavbisiktir git diye içimden geçirip, ha gerek yok ya, diye olayı bitirdim.

demem o ki,

- ne?
+ yani iletişimsizlik sanıldığı kadar kötü bir şey değil. ilgi ve bilginin dışında kalan konulara bodoslama dalmamak için tercih edilecek iyi bir yöntem.

son olarak, sol-çapraz masadaki 3 kişinin cinsiyetini bilerek belirttim. biz erkek erkeğe gelmiş, onlar kadın kadına ama konu ''instagram'' ya da -benim literatürüme göre- daha fakir yaşam formları keşfederek kendi hayatında mutlu olmaya çalışma platformu olunca aynı kapıya çıkıyor. ha illetişimsizliğin tek nedeni instagram mı? tabii ki hayır, hatta devede kulak bile kalabilir.

- o kadar da değil lan.
+ ya tamam işte neyse ne. bir sebebi de instagram ve ailesi. işin özü iletişimsiz kalmak, instagramla beraber default olarak gelen bazı şeylerin yerine tercih edilebilir.
- bence edilmez.
+ *
Temiz iştir. itiraf edeyim ki bazı ilişkilerden bu tür bir durum ile çok rahat kurtulabiliyorsunuz ama şöyle de bir durum var ki bazı insanlarla gerçekten hiçbir şekilde iletişim kurmanın anlamı olmuyor.
Cool gibi görünebilir gençken fakat uzun vadede birazcık canınızı acıtacaktır.
Sürekli konuşmanın iletişim kurmak demek olmadığı gibi susmak da iletişimsizlik değildir.
güncel Önemli Başlıklar