bugün

değerli başbakan rte'nin siyasi literatüre yeni soktuğu tümce, yaa adam bir seçim sonrası ulusa serzeniş yaptı kullandığı 100 kelimedem 42'si demokrasi, yüzde 42 "hayır oyu verenlere afyon" veriyor muhterem, "ileri demokrasi"...!
burada bahsi geçendemokrasi amerikanın ıraka getirdiği demokrasi ise ilerisinin beni ziyadesiyle korkuttuğu söylemdir.
yakın çağ'dan sonraki evredir*. bundan sonra ise tarih tekerrür etmeye başlayacak ve biz kendimizi ikinci ilk çağ'da bulacağız.

öyleyse yaşasın ileri demokrasi!
yalandır.
iftiradır.
(bkz: yenir ki bu)
demokrasi günümüz türkiye'si için başlı başına bir felaket iken halkı cahilleştirerek oy oranını artıran tayyip in gevelemesidir.

ileri demokrasi bdp'lilerin mecliste olmasıysa demokrasi istemiyoruz!
Takriben 700 lü yılların demokrasisine denk düşen demokrasidir.

Degilse bile o yılların kafalariyla yönetilen ülkelerde öyle olUr.
"seçilmiş değil atanmış rektörlerin, başbakan'ın önünde el pençe divan durmalarını" protesto eden öğrencilere biber gazı sıkmak, onları tekme tokat dövmektir.
evet öğrencilerle polis daha önceleri de çatışmış olabilir, ama başbakan'ın deyimi ile referandumda evet çıkması ile geçtiğimiz "ileri demokrasi"de görülmesi garip geldi.
ileri demokraside protesto serbest olmalıdır, hatta ve hatta teşvik edilmelidir. protesto eylemi yapmayan halktan şüphelenirim açıkçası. zaman zaman da protesto mitingleri düzenlenir ki toplumun gazı alınsın.

içi hava dolu bir balon düşünün, sıkarsınız ama patlamadığı sürece bastırıldığı yerden gider başka bir bölgeden pörtler. bastırılanın geri dönüşü her zaman daha sert olur.
savaş ortamında bile ırak ta bush a ayakkabı atan gazeteci serbestce dolaşırken, pankart açan öğrencilerin hapse mahkum olduğu, okuldan uzaklaştırıldığı, dövüldüğü...vb. bir ülkede bu başlığı açabilmeyi ileri demokrasi sayabiliriz heralde.. daha ne istiyoruz ki hiç değilse burda yazabiliyoruz buna da şükür.
Demokratik ve anayasal hakkını arayan hamile bir genç kızı cop ve tekmeyle dövmektir. işte Türkiye'ye layık olan ileri demokrasi.
(bkz: ben bir demokrasi uydurdum)
yem dir*.
(bkz: eryaman semalarındaki garip ışık)*
demokrasiyi geçince hemen sağda, caminin yanında.
bildiğin demokrasiyi ileri demokrasi diye yutturmak, kemalizmi demokrasi diye yutturmaktan daha evladır.
cumhuriyet şehidi kubilayı anmanın yasak *, gericiliğin ve bölücülüğün serbest olduğu demokrasi biçimidir.
az sonra belirteceğim hikaye ile özetlenecek durum;

tt arena'nın açılışı esnasında toki başkanının galatasaraylıları * sinirlendiren konuşmalarının ardından, şeref tribününde bulunan başbakanı protesto etmeleri üzerine; başbakanın bakanlarını toplayıp tribünü terk etmesi, adnan polat abimizinde koşa koşa peşinden gitmesi şeref tribününde bir karışıklık çıkması üzerine ajax başkanı şaşırır, tedirgin olur. bir felaket olduğunu ya da birşeylerin ters gittiğini düşünerek yanındakilerden birine "ne oluyor?" diye sorar. "başbakanı protesto ediyorlar, o da tribünü terk ediyor" der. protesto demokratik bir haktır, terkedecek ne var ki; bunda" der. demokratik ülkede yaşayan ajax başkanı anlamamıştır olayı; ne de olsa biz de demokrasi değil ileri demokrasi var.
(bkz: türkiye muz cumhuriyeti)
Demokrasi'nin daha ileri olması terimini henüz idrak edememiş biri olarak zaten başında olduğumuz bu kavramın ne ile ölçüldüğünü ve daha ilerisinin ne olduğunu merakla beklemekteyim, sosyalist bir bakış açısı ise şöyle demektedir:''ileri demokrasi, gelişmiş kapitalist ülkelerde, sosyalizme banşçıl yoldan geçişin şartlarını hazırlayacağı öne sürülen bir ara aşamadır. Bu ara aşamada komünistler sosyaldemokratlarla işbirliği yapar ve onlarla anti-tekelci cepheyi oluşturmaya, devleti finans oligarşisinin elinden kurtarmaya, barış, demokrasi, bağımsızlık ve toplumsal ilerleme doğrultusunda gelişmeler sağlayarak sosyal demokratlarla birlikte sosyalizme parlamentoda çoğunluk elde ederek varmaya çalışırlar''.Bize demokrasi lazım ilerisi kalsın ile yetiniyoruz ,insanların özgürlüğü,basın özgürlüğü,toplumsal mutabakatla oluşturulmuş anayasa,işsizliğin çözümü,eğitim-öğretim özgürlüğü ,kadın-erkek eşitliğ vs.uzar gider henüz türkiye bu sorunların çoğunu çözememiş ve demokrasiyi tam olarak tesis edememiş olduğu için bugünkü yönetimi ne yazık ki ileri teokrasi,faşizm gibi niteleyenler mevcuttur demokrasi halkın yönetime katılmasıdır ancak platon efendinin deyimiyle ya halk dikta isterse bir zamanlar ülkemizde olduğu gibi.
yılmaz özdil in yazısının başlığı...uygunsuz bir rte klasiği..."ananı da al git" ten daha acayip, çünkü milletle dalga geçmek için programlanmış.

özdil o yazısında abd´de new york valisinin beleş biletle beyzbol maçı seyrettiği ortaya çıktığı için istifa etmek zorunda kaldığını yazmış. güzel bir yazı olmuş, yazının ana fikri devletlerin organlarının devletin başındakileri kontrol yetkisini kullanmaları konusudur.

şöyle bi soru soralım : devletin hangi organı rte´yi kontrol ediyor?...söylediklerini yaptıklarını.

almanya ´da benzin fiyatları birden arttı diye devreye ülkedeki holdinglerin ne kadar büyüdüğünü denetleyen kurum devreye girdi, çünkü düşünülen şey yakıt firmalarının birbirleriyle anlaşıp hep birlikte halkı söğüşleme durumunda oldukları konusuydu. şimdi ya benzin fiyatları düşecek, ya da mantıklı ve doyurucu bir açıklama yapacak o şirketler (shell, esso, bp, aral, herneyse...)ve eğer bu gerçekleşmezse oldukça sert şeyler olacak. bu kurum adı "bundes kartellamt" yani devlet kartel denetleme kurulu....bu kurum başkan ya da şansöyle kontrolünde değil, zamanında dışişleri bakanlığına bir rüşvet verildiğini ortaya çıkarttı bu kurum, 2 kişi intihar etti, ve adamların genizlerindeki lokmaya kadar herşeylerini ellerinden aldırdı bundes kartellamt.

türkiye´de bakanları, bakanlıkları başbakanları, yaptıkları fiilleri denetleyen kaç kurum var, şimdiye kadar yaptıkları icraat nedir?..bunu sorabilme hakkımızın olabilmesi lazım bizim.

şimdi "ileri demokrasi" de tek adam yönetimi olmaz. tek adam çünkü hata yapar, yaptığı hata 75 milyon adama dokunur. demokrasi de birtakım "makamlara " birtakım yetkiler verilir, ama o yetkiler de o makamların yaptıkları icraatlar da devletin değişik organlarınca kontrol edilir. almanya´da çıkan her yasa, ya da kararname yürürlüğe konulmadan önce karlsruhe şehrinde bulunan "bundes verfassungsgericht" tarafından onaylanır. yani alman anayasa mahkemesi. bu mahkeme başkentte değil karlsruhe de dir.çıkartılan birçok kararnameyi bozdu b.v.gericht. hiçkimse birşey söyleyemez onlara, o adamlar çok üstün bir mevkidedirler. zaten orada yargıç olanlar hayatı boyunca eve zayıf not getirmemiş adamlardan seçilirler.

bu kurumlar işlemekte midir türkiye´de? hayır...başbakan tek başına konuşuyor, allem ediyor kallem ediyor bitakım icraatlarda bulunuyor, hiçkimse tutup "bunu yanlış yaptınız" diyemiyor...

bir ülkede o ülkenin iktidar sahipleri devletin diğer organlarınca denetlenemiyorsa, o ülkede "ileri" sini geç gerisinden bile demokrasi yoktur, demektir. devlet bir makina dır, seçilen milletvekilleri sempatiklikleriyle, ya da ideolojileriyle halkın sevgisini kazandıkları için seçilirler. ama aslında devlet makinasının çarklarını oluşturan devlet memurları, emniyet müdürleri, tcdd´liler, karayolcular, dışişlerindekiler, hukuk konstruksiyonunun içindekiler...yani, halkın seçtiği bir milletkvekili "hukuk" konusundan ne anlar?...adamı tutup adalet bakanı yaparlar, ama onun adalet bakanlığı öyle fazla büyütülmesi gerekmeyen bir şeydir, çünkü hukuk´tan anlamak için "hukuk fakültesinde" okumuş olmak, yasaları bilmek gerekir, son derece karmaşık bir konudur. e haliyle sağlık bakanı da, tutup sağlık bakanıyım ben diye, beyin ameliyatı yapmaya kalkışmaz.

yani bakan ya da başbakanlar üstünde oturdukları kurumlarının ihtisaslaştığı alanları genellikle tanımazlar. çok nadirdir öyle, ulaştırma bakanının pilot olduğu falan. bu yüzden demokrasiler de bu adamların verdikleri kararları 2.bir kere denetleyip tamam bu uygundur, diyen kurumlar vardır. karar belirli bir şirkete peşkeş çekme amacıyla çıkartılmış olabilir, bakan rüşvet yemiş olabilir, bunlar olur insanlık halidir, ama o kararı denetleyenler orada "bu karar niye böyle çıkmış, bu cümlelemelerle bu karar rekabeti önler" der ve o kararı geri gönderir.

yani...bu kurumların hiçbirisi ya yok, ya da görevlerini yapmıyorlar, türkiye´den haberleri takip ettiğim kadarıyla. şimdi herşey bir yana, bizim rte yandaşı ya da karşıtı olmamız da bir yana, öyle bir devlette demokrasinin olduğunu söyleyemeyiz. öyle yerde demokrasi yoktur.
oy kullanma yaşı 18,
silah ruhsatı alma yaşı 21,
yeni yasa ile içki alma yaşı 24,
polisten dayak yemenin yaşı yok,
işte ileri demokrasi.
ileri demokrasiden bahsedenler daha protestoyu bile kaldıramaz durumdalar.
bu faşist akp rejimi de bir yere kadar, sonra sandığa gömeriz adamı.
(bkz: sandıkta görüşürüz mesut bey) killforyou
adam haklı beyler. hani felsefe derslerinde olurdu, senin yoğurt dediğine ben süt derim. senin süt dediğine ben yoğurt derim. genel kabul görmüş tanımlar yerine kişiye göre değişir bu tanımlar. adamın demokrasi anlayışı ortaçağ demokrasisi. ileri demokrasi denilen şey de sanırım lale devri olsa gerek. adam kendince bir demokrasi tanımı yapmıs kafasında ve onu uyguluyor.kızmayın amcama..
demokrasi var mı ki ilerisi olsun ama bu hükümetle her şey mümkün, zaten benim gördüğüm ileri ön sıfatlı her şey ülkemizde akepe ile mümkün ve şu anda ileri alman teknolojisi gibi ileri akepe demokrasisi de ükemizde...