hiç susmayan iç ses

düşüncelerimizin sesidir. her insanda var ama çoğu kişi farkında bile değil.

her şeye karışır. şaşırtır insanı.

farkına varmanız lazım, çok güçlü bir yapı.

esas patron iç ses aslında.

yüzümüz gülerken karşımızdakine kalayı basarız ya, işte iç ses o.

gereğinden fazla ve gereksiz konuşur bazen. insana ne yapacağını şaşırtır. az biraz sussa da kafamı dinlesem dersin ama bu da gerçekleşmesi zor bir dilektir. zira kendisi bizzat beyninin içinde düşüncelerini kemirmektedir.

sülük gibidir,yalnız bırakmaz..sizi hayaller alemine sürükler,olumlu-olumsuz herşeyinizde vardır o.bir de şöyle derler;
(bkz: içindeki sese kulak ver)

(bkz: vesvese)

kendinizle kavga etmektir. içinizdeki şeytan ve melek kapışır. yeter artık diye bağırırsanız sizi deli sanabilirler.

Birisi ego diğeri ise idimizdir.

Çok kavga etmelerine rağmen sıkı dostlardır, birbirlerini asla bırakamazlar..

edit: Bir değil, iki ses vardır lakin duyamadığımız için ayırt edemeyiz.*

tam uyuyacaksındır, belki de sabah sınavın vardır. ama bu iç ses denen şey bir türlü rahat bırakmaz ki uyuyasın. sessizliği özletir yahu.

Size " seni sikmeden bana rahat yok " mesajı veren sestir.

şizofreni başlangıcıdır.

Bi sus amina koyayim bi sus bi sus.

vicdan dır onun adı.

Ayrık fikirlere sahip kişi ve sahip olduğu vicdanı.

aslında faydalı sestir çünkü bir nevi ses değil düşünme biçimidir. o ses sizle konuşur, tartışır, bazen size kızar. ancak bunların hepsi olumludur. muhakeme yeteneğinizi arttırır, yaptıklarınızı sorgulatır ve her şeyden önce kendinize hesap vermenizi sağlar. böylece öz benliğinizle hesaplaşmış olursunuz ve onu yitirmemek için doğru işler yaparsınız. asla hastalıkla alakası yoktur çünkü iki ses yoktur, sadece kendi kendine düşünme vardır.

o iç sesle iyi anlaşmayı öğrenince çok eğlenceli oluyor.

(bkz: şizofreni)

eğer söz geçirilemiyorsa iç sese, acilen doktora gidilmelidir.
illa şizofren olacak değil elbet, ancak baktırmakta fayda vardır.

şizofrenik sancıdır, aklayabilirsen ne ala, ses kesersen inceden inceye akıl durmaz gider, o zaman sende durma koş.

sürekli büyük bir tartışma halinde olduğum sestir. bazen o kadar güzel konuşur ve beni etkiler ki, nerede olduğumu, kimlerle olduğumu unuturum. en sıkıntılı ve vakit geçmeyen bir ortamda bazen beni etrafımdan soyutlayıp bambaşka hikayeler anlatmaya başlar, ben artık başka bir yerdeyimdir. daha sonra arkadaşlarımın dürtmesi ile kendime gelirim. bazende karar veremediğim durumlarda devreye girip kararımı etkiler. çok kavga ettiğim bir iç sestir. kendisi benim sesim midir yoksa başka bir ses midir bilemem ancak bana verdirdiği olumsuz kararlarda bile faydasını görmüşümdür. yalnızlık zamanınızda aranızdaki bağ daha da güçlenir ve artık onsuz yapamazsınız. arabayla giderken, uyurken, yemek yerken bile o size bir şeyler anlatır, kararlarınızı etkiler. artık hayatınıza birilerini almak istemez ve gerek duymazsınız. aldığınız an sanki papuçu dama atılacak gibi hisseder.

sanırım bende iki tane var, sürekli kavga halindeler.

Kontrolsüz bir şekilde işliyorsa ilk çocukluğun monolog evresini sağlıklı atlatamadığınız anlamına gelebilir. Harici kaynaklı sorulara kulak verebiliyorsanız ve monoloğunuzdan ayrı tutabiliyorsanız henüz delirmediğiniz manasına geliyor. Çok da şeaapmayın yani. Kendi kendine konuşmayan insan varlığının farkında değildir.

aslında önyargılı biri değilimdir ama bir içsesim var ki hiç yanılmıyor.

ciddi bir anlam içerir sese kulak ver .

rahatsız edicidir. hele ki hızını alamayıp ona cevap vermeye başlarsan boku yemiş bulunmaktasınızdır.

Tavanı izlerken yana sokulan tanımadık biri..
Kimi zaman geveze bir arkadaş..
Bazen unutmaya çalıştığımız gerçekleri haykıran..
Bol bol öğüt veren sıkıcı ama dost..

Sürekli şiir paylaşan ponçikler gibi oldum.

bi sus dimi kafa bu da.

o da olmasa kafayı yerdim. ne inişli çıkışlı hatıralarımız var gecelerde. ne gözleri var ne elleri ama olsun sesi ki her daim cız ettiriyor içimi. nefesimi kesen tek ses.

Şeytan veya cindir.