bugün

Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (S.A.V) söz, davranış ve hareketlerine dair bize ulaşan haber.
(bkz: Hadis-i Kutsi).
sonradan olan manasında da kullanılır.
ayriyeten hadise kelimesinde olduğu gibi (aslında a'nın üstüne inceltme işareti konarak yazılmalıdır), alakalı kelimeden türetilme "hâdis" kelimesi meydana gelen manasındadır.
Haberiniz olsun, rahat koltuğunda otururken kendisine benim bir hadisim ulaştığı zaman kişinin: "Bizimle sizin aranızda Allah'ın kitabı vardır. Onda nelere helal denmişse onları helal biliriz. Nelere de haram denmişse onları haram addederiz" diyeceği zaman yakındır. Bilin ki, Resulullah (ASM)'ın haram kıldıkları da tıpkı Allah'ın haram ettikleri gibidir"

Ebu Davud, Sünne, 6
Allah'ın muhteşem Kur'an'ı tüm soruları yanıtlamaktayken doğruluğu tartışmalı metinler üzerine din inşe edilmesine neden olan rivayetler dizisine hadis denir.
Kur'an'ı Kerim gibi Allah'tan gelmemiştir. insandan insana aktarılan sözler dizisidir. Çoğunlukla Peygamberimizin yaşama ilişkin sözleri ile öğütlerini aktarmak gayesiyle söylenmiş ve tarihler boyunca dilden dile, yazıttan yazıta aktarılagelmiştir. Bu anlamda oluşturuluşu ile güvenilirliği Hıristiyanlığın incil'inden farklı ve fazla değildir. Aralarında gerçeğe isabet edenler olacağı gibi bin küsur yıllık dinler folklorunda bir takım kişi ya da oluşumların uydurdukları da maalesef görülmektedir. Çelişkiye ve dinde kargaşaya yol açar. Kaldı ki, hadislere kutsallık atfedeceksek Hz. Muhammed'in "Benim sözlerimi bir yere yazmayın, Allah'ın Kur'an'ı her soruya yeter" deyişini de göz ardı etmemek gerekir. Hal böyle olunca hadisler ortaya kocaman bir ikilem çıkmasına yol açmaktadır.
sahte hadisler yüzünden hadise sırt çevirmek misyonerler tarafından çıkarılan sahte kuran yüzünden islam'a yüz çevirmekten farksızdır. peygamberin sözlerine özlü söz muamelesi yapan çok değerli arkadaşlar herşey kuran'da yazıyor sözüyle aslında ne kadar yüzeysel bir yaklaşımda olduklarını gözler önüne seriyorlar. kuran özdür, roman okur gibi okuyup anlaşılmaz, tefsir, hadis, bunlar kuran'ı açıklamak içindir, inanmayacak adam kuran'ın değişmediğine de inanmaz, hadis'in önemine de, hz. muhammed'in "benim sözlerimi bir yere yazmayın, allahın kur'an'ı her soruya yeter" sözünün uydurma olmadığı ne malum, işine gelince gerçek hadis, işine gelmeyince uydurma, sakın araştırma, demek ki din lastik değilmiş, nereye çeksen gelmiyormuş, hmm.
itibar etmediğim rivayetler bütünü.
en güvenilir hadis kitaplarında dahi dogrulugu tartısılacak tonla rivayet varken, benim içlerinden kimini seçmem, kimini elemem benden beklenemez.
müslüman olan kimse, kuran'ın değişmediğine ve değişmeyeceğine tümden gelerek de olsa inanır, zira başka bir alternatifi yoktur.
kuran'ın ilk halini korudugu su götürmez bir gercekken, hz.muhammed'in ölümünden çok sonraları derlenip toplanan hadislere itibar etmek, benim mantık sınırlarımı zorluyor.
eğer hz.muhammed kendi sözlerinin ve davranıslarının kitaplaştırılmasını uygun görseydi, bunu plan dahilinde uygular, ve harekete geçirirdi.
bugun islam dini saf halini yaşayamıyorsa, allah ve kuran adına kafalar kesiliyorsa, çok fazla mezhep ve amacından tamamen sapmış tarikatlar varsa, bunun yegane nedeni elimizdeki tek ve en mükemmel kaynaktan uzaklaşılmasıdır, allah ile kul arasına aracılar sokulmasıdır.
başka ne olabilir?
kaynakları esas alınarak yapılan sınıflandırmaya göre hadisler iki kısma ayrılır:
a.nebevi hadis: peygamber (s.a.v.)'in sözlerini,fiillerini ve
takrirlerini ifade eden rivayetlerdir.
b.kutsi hadis: manası allahu teala'ya, sözle ifadesi ise peygamber (s.a.v.)'e ait olan
hadislerdir.
(bkz: sahih hadis)
çok ilginç.

hz muhammed dunyanın yaratilma sebebidir başlığını açın, hadislerin ne kadar güvenilir olduğunu, çok doğru ve islam'ın ikinci bir kaynağı olduklarını görürsünüz. bir de hz muhammed in turk dusmanligi başlığını açın, hadislerin ne kadar yanlış, değiştirilmiş, "şeytani" metinler olduğunu görürsünüz. dedim ya, ilginç.
yüzyıllar sonra bile araya katılan uydurma sözlere inanan denyolar olabilir ve ayetlerle karıştırılabilir diye daha yaşarken peygamberimiz tarafından yasaklanan şeyler...
kuranı dahi okumayan şahsiyetlerin nedense üzerinde yorum yapabilecek kadar kendilerini bu konu üzerinde ihtisas sahibi olduklarını düşündüren nedir diye düşünülebilecek bir durum.bizler bu dinin vecibelerini kuranda okuduğumuz kadar ayrıyetten allah resulunün tatbikiyle öğreniyoruz nasılki kuranda namaz şeklen ifade edilmeyipte hadisler sayesinde öğrenip tatbik ediyorsak ve bunu yaparken herhangi bir sorun çıkmıyorsa diğer davranış modellerinide allah resulunun yaşayış durumuna göre hayata geçiriyoruz yoksa allah(c.c) sadece kitabını indirirdi.bizler gibi beşeriyete sahip resulu ile islamiyetin yazınsal boyutu ile tatbiksel boyutunuda bizlere göstererek dinimizin kolay oluşunu bizlere gösteriyor aslında.sonuç olarak uydurma hadislerin uydurma oluşları zaten kuranla örtüşmediğinden dolayı kolayca ortaya çıkıyor.çünki peygamber efendimiz asla kuranda yazan hükümler dışına çıkmamıştır.oyüzden bazı şeyleri anlayabilmemiz için kuranı okuyup anlamak ve amel etmemiz şarttır ki bu sayede hadislerin uydurma olup olmayışını daha iyi anlayabiliriz.
' istanbulu alan komutan ne büyük komutan . ' hadisinin savaştan başka bir getirisin olmadığını düşündüğüm fakat diğerlerinin öncü olması gerektiğini düşündüğüm hede.
bir turk'un toreden sonra dinlemesi ve uymasi gereken sozler. tore birincildir.
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Eğer siz hiç günah işlemeseydiniz, Allah Teala hazretleri sizi helak eder ve yerinize, günah işleyecek (fakat tevbeleri sebebiyle) mağfiret edeceği kimseler yaratırdı."

kaynak: Müslim, Tevbe, 9, (2748); Tirmizi, Da'avat 105, (3533
(bkz: hades)
ayetlerin yorumlanması, islam peygamberi'nin söylediği rivayet edilen sözler ve o'nun davranışlarının anlatılışıdır.
halifelik ali'ye verilince, islam mezheplere ayrılmış, şia ile sünni hadis kaynakları arasında farklılıklar ortaya çıkmıştır.
peygamber hadis yazılmasını yasaklamıştır.
zaten o devirde araplar arasında okuma-yazma bilen azdır, kalem kağıt da yoktur: hadisler halka ezberletilmiştir.
arap halkının hafızası en güvenilir hadis kaynağıdır.
arap halkı hadisleri senelerce zihninde muhafaza etmiştir.
halife 719 dan başlayarak hadislerin toplanmasını emretmiş,
imam buhari (810-869) her yeri dolaşarak hadisleri toplamıştır.
hadis ulemaları bilerek-bilmeyerek hadis hataları yapmıştır.
uydurma hadis aktaranlar araştırılmıştır.
7.yy da kelam bilimcileri ile hadis ehli arasında tartışmalar çıkmıştır.
hadisler rivayetlerdir: yazılı değil sözlü olarak aktarılmıştır.
bu sebeple hadisler '' filanca kişiden rivayet edildiğine göre...'' diye başlar.
islâm âlimlerinin hepsi, Kur'ân'ı açıklamada Peygamber (a.s.m.) sünnetini birinci kaynak olarak görmüşlerdir. Bunun dayandığı bir gerçek var mı?

Evet, peygamberlik görevi sadece Kur'ân'ı getirmekle bitmez; onu açıklamak, izah etmek ve nasıl tatbik edileceğini göstermek, onun görev sınırları içindedir. Meselâ şu âyetler onun ilâhî görevlerinden bir kısmını belirtiyor:

"Hak dini onlara açıklasın diye, her peygamberi Biz kendi kavminin lisanıyla gönderdik."(ibrahim Sûresi,14-4)

"O kimseler ki, yanlarındaki Tevrat ve incil'de vasıflarını yazılı buldukları ümmî peygamber olan Resulullaha uyarlar. O peygamber ise kendilerini iyiliğe sevk edip kötülükten sakındırır; temiz ve güzel nimetleri onlara helâl, habis olanları ise haram kılar; daha önce kendilerine yüklediğimiz ağır yükleri ve üzerlerindeki bağları onlardan kaldırır. işte ona îmân eden, ona hürmet eden, düşmanlarına karşı ona yardımda bulunan ve onunla indirilmiş olan nûra uyanlar, kurtuluşa erenlerin tâ kendisidir."(A'raf Sûresi, 7-157)

"Allah ve Resulü bir meselede hükmünü verdiği zaman, bir mü'min erkeğin yahut bir mü'min kadının artık işlerinde başka bir yolu seçme hakkı yoktur. Kim Allah'a ve Resulüne isyan ederse, apaçık bir sapıklığa düşmüştür." (Ahzab Sûresi ,33-36)

"Hayır! Rabbine and olsun ki, onlar, aralarındaki anlaşmazlıklar için senin hükmüne müracaat edip, sonra da verdiğin hükme gönüllerinde hiçbir sıkıntı duymaksızın tam bir teslimiyetle râzı olup uymadıkça iman etmiş olmazlar." (Nisa Sûresi, 4-65)

"Peygambere itaat eden Allah'a itaat etmiş olur. Kim bundan yüz çevirirse, seni öylelerinin üzerine muhâfız olarak göndermedik; sen ancak doğru yolu gösterip tebliğ etmekle mükellefsin."(Nisa, 4-80)

"Peygamber size ne emretmişse alın, neyi yasaklamışsa ondan da kaçının. Allah'tan korkun. Muhakkak ki Allah'ın azâbı pek şiddetlidir."(Haşir Sûresi, 59-7)

"De ki: Eğer Allah'ı seviyorsanız bana uyun ki Allah da sizi sevsin ve günahlarınızı bağışlasın. Allah çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir" (Âl-i imran Sûresi, 3-31)

-------------------------------------------------------------------

hadisler sahih değilmışmış ama hz muhammed hadis yazılmasını yasaklamışmış. e madem rivayet edilenlere güvenmiyorsun, peygamberin yasakladığını nerden biliyorsun?

halbuki kutsal kitapta peygamberin her hal ve hareketinin hak vasıtasıyla hakk'ı anlatma amacıyla olduğu yazılıyor. bu bağlamda peygamberin hadis yazmayı yasaklaması kur'an'la çelişkili bir saçmalıktır.

bu da "filancadan rivayet edilen". buyrun bakalım.

Bir Sahabî diyor ki: "Ben Resulullahtan her duyduğumu yazardım. Bana dediler ki, "Resulullah da bir insandır. Bazan öfkeli halde konuşur, bazan sükûn halinde konuşur. Herşeyini yazmak doğru değildir." Bunun üzerine vazgeçtim. Ama duyduklarım aklımda kalmaz hale geldi. Onun için yine Peygambere gidip durumu anlattım. "Yâ Resulallah, senden güzel şeyler işitiyor ve bunları yazıyordum. Fakat Ensar böyle böyle söyledi. Bunun üzerine vazgeçtim. Ama şimdi yazmayınca da rahatsızım, ne yapayım?" dedim. Resulullah mübarek ağzını göstererek "Bundan haktan başka birşey çıkmaz, yaz"; buyurdu." *
bildiğim kadarı ile geçtiğimiz yıllarda diyanet birkaç bin tanesini sildi. herhangi net bir kaynak olmadığı için hangisi gerçek hangisi değil bilemeyiz ama çok büyük çoğunluğu uydurmadır. bu uydurmalar içinde iyi niyetle hazırlanmış, iyiye ve doğruya yönlendiren hadisler olduğu gibi tamamen saçmalık içeren hadisler de vardır.
işte bu yüzdendir ki müslüman insanın tek kaynağı kur'an olmalıdır. başka bir kaynağa gerek yoktur.
arapça, söz.

peygamberimizin sözlerine -hadislerine- ise şu isim verilir;

(bkz: hadis i şerif)
1400 senedir geçerli olan islam peygamberi yasalarıdır.

birileri devamlı ''uydurma'' ''uydurmama'' düşünceleriyle peygamberin söylediği sözlerini çağa ''uydurma'' telaşındadır.

örnek vermek gerekirse:

''uğursuzluk üç şeyde vardır; kadında, evde ve atta.''

ebu davut- tıb: 24/3922
müslim-selam: 34/115
buhari-nikah: 17/4805

''kişi kadını yatağa davet eder de kadın kaçarak eşi sinirli bir şekilde gecelerse, melekler o kadına sabaha kadar lanet ederler.''

sahihi buhari: 9/36

''kocanın vücudu irin ile kaplı olsa dahi ve karısı onu yalayarak temizlerse yine de kocasının hakkını ödemiş olmaz.!!

ahmet b. hambel-müsned: V 239
ibni hacer heytemi: 2/121

'' kadınlar arasında iyi kadın yüz tane karga arasında alaca bir karga gibidir.''

sahihi buhari

''namaz bozan şeyler; kara köpek, eşek, domuz ve kadındır.''

sahihi müslim-salat: 265
tirmizi-salat: 253/338
ebu davut-salat: 110/720

edit: arkadaşım özelden devamlı kaynak sormayın
araştırın!
Resulullah (sav) buyurdu ki: "Sizler kıyamet günü isimlerinizle ve babalarınızın isimleriyle çağırılacaksınız öyleyse isimlerinizi güzel yapın"
Resulullah (sav) buyurdu ki: Öfkelendiğinde sus.
doğruluğu kimse tarafından kesin olarak bilinemeyeceğinden ve vakt-i zamanında hz. muhammed tarafından yasak edilmesine rağmen inatla doğru ya da yanlış olarak günümüze ulaştırılmış olmasından mütevellit itibar edilmemesi gereken "zan"lar bütünüdür. allah'ta kuran'da kendi sözüne karşılık zan olana itibar edilmemesini emreder.

peygamberin sözleri kuran da yazan emirlere eşdeğer gösterilemez. allah'ın hiçbirşeyini eksik bırakmadığını belirttiği kuran'a bir destek, bir kural koyucu olarak da gösterilemez. peygamber de allah'ın verdiği hükmü vermek ve bunun dışına çıkmamak durumundadır. kuran'da allah kendisinin verdiği hükmün verilmesini ister. peki bu hükmün dışına çıkanlar kimlerdir? ben söyleyeyim, uydurma hadislerle halkın beynini sulandırdıkları yetmiyormuş gibi bir de bu hadisleri dinin kaynağı ilan eden ve reddedilmesi halinde kişinin dinden çıktığını iddia eden buhariler, gazalilerdir. hani allah'ın bazı günlerde insan suretinde yeryüzüne gelip, insanlarla tokalaştığını iddia eden, allah en yükseğiniz takvaca en ileride olanınızdır derken kadınların dinini ve aklını eksik ilan eden gazaliler ve buhariler... hani dinin temeli sayılan hadis kitaplarında kuran ve mantıkla çelişkili bir sürü ifade bulunduran gazaliler ve buhariler...

"ey rabbim! benim toplumum bu kuran'ı devre dışı tuttular." furkan suresi 30

"ve derler ki "rabbimiz biz efendilerimize, büyüklerimize itaat ettik de böylece onlar bizi yoldan saptırdılar"" ahzab suresi 67

"işte bunlar, allah'ın ayetleridir ki, onları sana gerçek olarak okuyoruz. hal böyleyken allah'tan ve ayetlerinden sonra hangi hadise inanıyorlar?" casiye suresi 6

"kimin hadisi(sözü) allah'tan daha doğru olabilir?" nisa suresi 87

"bu kuran uydurulacak bir hadis(söz) değildir. aksine o önündekini tasdikleyici, herşeyi detaylandırıcıdır. inanan bir topluluk için klavuz ve rahmettir." yusuf suresi 111

hadislerin yazıya geçirilmesi, peygamberin ve dört halifenin karşı çıktığı birşeydir. acaba neden? çünkü ta o zamandan halk peygamberin sözünü kuran'ın sözüne tercih etmeye, kutsallaştırmaya başlamış ve hz. muhammed'e ta o zamandan günümüzde hadis adı altında dine sokulacak yalan yanlış uygulamaların hakkında birnevi fikir ve korku vermiştir. hadislerin ne peygamber efendimizin ne de dört halife zamanında büyük uğraşlar sonucu yazıya geçirilmesine izin verilmemiş, sonrasında ise din ebu hureyre gibi yalancı hadis aktarıcılarının uydurma sözlerine bina edilerek allah'ın sözünden daha çok itimad edilen hadisler ortaya çıkmıştır. hadis kitapları tamamen ortadan kaldırılmalıdır. rehber olarak sadece kuran yeterlidir.