bugün

kızlarda, çoğu zaman farkında olmadan içgüdüsel bir hoşlanma belirtisi olarak, karşıdan gelen erkekle kesişmeden hemen önce, etkilendiğinin dile getiriş biçimi ve en güzel refleksidir. gözleriyle kendini yukardan şöyle bir tartan dilber:

sen, gururla bakarak dünyaya dolaşan güzel; gülümseyen sıfatının gamzelerine mi bakayım yoksa gözlerindeki neşeli kıvılcıma mı yanayım. peki ya ön plana çıkardığın ve çocuğum olsa rızkını keseceğim o süt pınarlarına mı odaklanayım? kararsızım... ama o da ne? ipucunu veren sen. göz ucunla bir an baktığın yer bana adres gösterdiğin yer, o peri bacası tepeler! iki yanı dolu karlı o beyaz gerdan vadinden snowbord yapıp dudak patinajlarıyla dalayım...peki oldu. siftah senden bereket sen tanrıçadan!

tartıda hile yapan pazarcının, yerçekimi kuvvettinin ağırlaşmış etkisiyle, son hızla üstten bıraktığı o son meyvenin ağırlığını kullanması. dengeyi alıcı lehine bozar gibi yaparak ve kendine cehennemin en üst locasında kombine bilet ayırttığı bu reflekse hiç ama hiç benzemez bu tartış... ne güzel de süzüyorsun üstten kendini hiç tanımadığım bağyan? kendine sunduğun nadide bir uyarı mı bu?. yoksa benden hoşlandığının en güzel anahtarı mı bu cilveli refleks?

yeryüzündeki cenneti ayağıma getiren ve yürürken kendine şöyle göz ucuyla üstten bakan huri; sen değil misin o dolu terazi kefelerine göz süzüp en güzel dengeyi sağlayan. bir kısrak başı gibi öyle mağrur bakan, senin ikiz pınarlarına susamış bana, şöyle bir bakışıyla shengen vizesi vererek sunan?
sahi, kimsin sen güzel dilber?
+ bu sütyene de dünyanın parasını verdim iyi duruyor mu ki acaba? (baloncuklu cümle)
- gerçek mi la bu? yok izdüşümde bi gariplik var. peki ya gerçekse!(baloncuklu cümle)

ayrıca; (bkz: kızların hoşlanma belirtileri)
yeni bir yedinci nesil yazarmış efenim, hoşgelmiş.
--alıntı--
göğüslerini tartıp
--alıntı--
*