bugün

Picasso'nun acıyı karmaşık yoldan resmettiği şaheseri.
(bkz: pablo picasso) tarafindan olusturulmus en unlu eseri. Eserinde ispanya ic savasini anlatmaktadir. Eserde dikkat ceken unsur hepsinin agzinda hancer oldugu soylenmesi ancak sadece sol kisimdaki boga, kadin ve ortadaki atta bulunmaktadir. Resimde bir oda cizilmis ve giren kadin dehşetle etrafa goz atmaktadir. Sag taraftaki insan ise atesin icinde yandigini gormekteyiz.
görsel
görsel

83 yıl önce dün (27 Nisan 1937) ...

Falanjist güçlerin lideri Franco, Hitler ve Mussolini'nin verdiği hava desteği ile ispanya'nın Guernica kentini bombaladı. Saldırı sonrası Guernica şehrinin büyük bölümü yok oldu. Şehirdeki binaların dörtte üçünün tamamen yıkıldığı bildirildi. 1.654 insan hayatını kaybetti, 889 kişi yaralandı. Bombardıman, Picasso’nun “Guernica” tablosuna da ilham verdi.
Katıldığı bir sergide Alman bir general Picasso’ya yaklaşır ve sorar;

''Bu tabloyu siz mi yaptınız''

Picasso’da;

''Hayır, siz yaptınız'' der.

Alman general bunun üzerine cevap verir;

“Hadi lan ordan! Biz faşistiz bir kere kübist değil”
Guernica, Pablo Picasso tarafından 1937'de yapılan, ispanya iç Savaşı sırasında Nazi Almanyası'na ait 28 bombardıman uçağının 26 Nisan 1937'de ispanya'daki Guernica şehrini bombalamasını anlatan, 7,76 m eninde ve 3,49 m yüksekliğinde anıtsal tablodur.
görsel
Picasso'nun kübizm etkisi ile yaptığı tablo.
1937 tarihli ünlü pablo picasso tablosu.

resim ispanya iç savaşı sırasında nazi uçakları tarafından bombalanan guernica köyünün sembolik manzarasıdır. saldırı sırasında bir sürü kişi ölmüş, bir o kadar da yaralı olmuş. yani tam bir dehşet anı. o sıralar dünya fuarı adıyla paris’te ‘modern hayatta sanat ve teknik’ sergisi var. fuar şehir şehir geziyor ve madrid’e geleceği sırada ispanyol hükümeti de pablo picasso’dan fuar için resim yapması isteniyor. picasso ise bu sırada guernica köyü’nde yaşanan dehşete çok üzülmüş durumda. picasso 15 gün içinde resmi yapıyor.

20. yüzyılın en ünlü eserlerinin başında gelen guernica, sanatın toplumsal etkileyici yönünü bize göstermektedir.

(bkz: kübizm)
(bkz: sembolizm)
görsel
haklı ve özgür bir mücadelenin vicdansızca boğulduğu güzide ama hüzünlü ispanyol şehri. hitler gibi bir ruh hastasısının emrindeki hava kuvvetlerinin 1939 'da diktatör general francoya destek amacıyla bombaladığı şehirdir. ispanya cumhuriyetinin yıkılmasına franco iktidarının kurulmasnaı ve öldüğü yıl olan 1975'e kadar devam etmesine neden olmuştur.picasso'nun ünlü quernica tablosunun objesidir.
(bkz: ispanya iç savaşı)
(bkz: quernica bombardımanı)
--spoiler--

kendisine "bu eseri siz mi yaptınız?" diye soran nazi subayına "hayır siz yaptınız" diye cevap veren ressamın ünlü eseri.

--spoiler--
naziler Pablo picasso'nun evinde arama yapmaktadırlar. nazi subayı sorar:

- bunu kim yaptı?

picasso'nun cevabı:

- siz.
Pablo picasso'nun en önemli eseri ve dünya üzerindeki en büyük savaş karşıtı tablo olarak kabul edilmektedir. Eserin siyah, gri agırlıklı olması savasın karanlık yüzüne, beyaz alanlar ise sadece bombalarin aydinlattigi gecelere ithaf edilmektedir. Dönemin kralı franco ulkede ic savas surerken faşist alman hükümetine yeni ucaklarini denemesi icin guernica bolgesini serbest bombardıman alanı olarak göstermis ve Sonuc olarak ortaya binlerce ölü ve böyle degerli bir eser cıkmıstır. Franco kralligi boyunca guernicanin ulkeye girisini yasaklamistir, bu nedenle eser uzun sure cesitli ulkelerde sergilenmistir.

--spoiler--

Bir sergide alman general picassoya yaklasarak soyle der;

Bu tabloyu siz mi yaptiniz?

P.p- Hayır siz yaptınız.

--spoiler--

O tablo bu tablo.
görsel
Bask ülkesini gezdiğim sıralarda yaşananları bir de yerel halktan dinlediğim elim olay.
bir halkın özgürlük mücadelesini ölümsüzleştiren bu tabloda bulunan ampülün ,bir halkı köleleştirmeye çalışan bir partinin amblemi olması ironisini gözlerimize inatla sokan ''güzel'' olan picasso ağıdı...
bir şehrin havadan bombardıman edilişini, tema edinen nadide tablolardandır. sıcak savaş'ın hazin yanını; çoluk-çocuk, genç-yaşlı demeksizin yitirilen hayatları yansıtması bakımından, manidar öğeler içermektedir.
bir kopyası da New York'taki Birleşmiş Milletler binasında, Güvenlik Konseyi salonunun girişinde sergilenmektedir.
picasso'nun vasiyetine üzerine, ispanya demokratik düzene geçtikten sonra ispanya'ya hediye edilmiştir. milliyetçi basklar bilbao'daki guggenheim müzesine taşınmasını çok isterler ama reina sofia sanat müzesi yetkilileri bunu red ediyor eserin zarar göreceğini öne sürerek.
ispanya'nın madrid kentinde museo reina sofia'da sergilenen pablo picasso tarafından çizilen naziler tarafından yapılan tablodur.
savaşın yarattığı trajedilerin hatırlatıcısı ve acının en içten anlatılmasının sembolü denir böylesine.
Picasso, bir sergisi sırasında kendisine, "Bu resmi siz mi yaptınız" diye soran bir Alman generaline, "Hayır, siz yaptınız" cevabını vermiştir. Bu resim Picasso'nun savaşa ve Guernica'nın bombalanmasına karşı duyduğu güçlü nefreti anlatmaktadır. Resimdeki insan ve hayvan figürleri acı, hüzün ve savaşa karşı duyulan nefreti yansıtmaktadır.
picasso guernica tablosunda elinde lambay'la gerçeği anlamaya çalışan o insanı çizmeseydi tablo eksik olacaktı, umutsuz olacaktı. bir de resmin alt orta bölümünde ölü vaziyette yatan insan ve o insanın elindeki çiçek... umut işte o çiçekten ve ışıktan doğacak.
çok yaşa picasso!
savaşı 3 boyutuyla 2 boyuta perspektifsiz aktarırken; kan ve göz yaşı döktüren bir olayın insan üzerindeki etkilerini duygudan bağımsız bir şekilde, görüneni değil, asıl gerçekliği göstererek resmedebilme sanatıyla* yapılmış bir pablo picasso tablosudur.

"arka planda ispanyol iç savaşının en ağır vahşeti sergilenmektedir" demek en büyük yanılgıdır. çünkü arka planda kalmış yansıtılmak isteneni ön plana çekebilmektir kübizm. kucağındaki ölü bebeğine ağlayan kadın(anne?), üzerindeki boğa, acı çeken at, atın altındaki asker, atın üstündeki ampül ve ampüle boş gözlerle bakan kadın, camdan içeriye girmeye çalışan gaz lambalı korkmuş kadın ve daha nicesini görüyoruz resimde. aslında her biri farklı zamanlara tekabül eden olaylar ve bu olayların kişileri, kübist yaklaşımla aynı anda ve aynı odada resmedilmiş. boya ve ışık oyunları değil geometrinin gerçekliğinden faydalanılmış.

1931'de ispanya krallığı yerini antimilitarist bir cumhuriyete bırakmıştı. bu politikaların ürünü olarak 1928'den beri tuğgeneral francisco franco'nun komutanlığını yürüttüğü zaragoza askeri akademisi kapatıldı. krala yakınlığıyla tanınan franco'nun da rütbesi düşürüldü. buna ilk etapta karşı çıkmayan franco, gerici güçlerin güçlenmesiyle tümgeneralliğe terfi alarak geri döndü ve genel kurmay başkanlığına kadar yükseldi.

sağ yönetimin ülkedeki denetim gücünü kaybetmesinin ardından parlamento 1936 başında dağıtıldı. yapılan seçimlerde halkçı cumhuriyetçi cephe, kralcı milliyetçi cepheyi büyük bir hezimete uğratarak başa geçti. karışıklıkları bahane eden franco olağanüstü hal istedi ancak, hem isteği reddedildi hem de kendisi genelkurmaydan uzaklaştırılarak kanarya adalarına bir nevi sürüldü. bunun üzerine franco sağ yönelimli komutanlarla halkçı yönetimi devirmek üzerine planlar yapmaya koyuldu. 17 temmuz 1936 günü yayımlanan bildirisiyle de ayaklanmayı resmen başlattı. madrid ve barselona garnizonları dışındaki çoğu garnizon ayaklanmaya katıldı ve 1 nisan 1939'a kadar süren ve milliyetçilerin kesin zaferi ile sonuçlanan ispanya iç savaşı başlamış oldu. milyonlarca sürgün, yüz binlerce ölü, yaralı ve de büyük maddi tahribata yol açan bu iç savaşın ardından, ikinci ispanya cumhuriyeti yıkıldı ve franco'nun faşist diktatörlüğündeki ispanya krallığı kuruldu.

hitler ve mussolini tarafından iç savaş sırasında milliyetçi cepheye destek olarak yüzbinlerce asker, birer uçak filosu ile çok sayıda zırhlı ve tank birlikleri gönderilmişti. nazi almanyası'nın gönderdiği gönüllü kondor lejyonu, iç savaş sırasında hava kuvvetlerinin taktik ve teorilerini deneme fırsatı buldu. pablo picasso'nun bu eserinde resmettiği guernica'nın 27 nisan 1937'de, nazi luftwaffe'ına bağlı kondor lejyonu ve italyan aviazione legionaria'sına bağlı uçaklarca yoğun hava bombardımanı ile yok edilmesi de bunlardan biriydi. saldırının komuta kademesinde de "gelmiş geçmiş en iyi savaş pilotu" kabul edilen red baron'un, kuzeni vardı. saldırıda yaklaşık 1700 kişinin öldüğü söylense de bombardıman teçhizatının miktarı ikinci dünya savaşı ile kıyaslandığında (bkz: dresden) bu sayının 300-400 olduğu kabul edilmektedir. ancak, bu bile bu saldırının vehametini azaltmaya yetmemektedir.

pariste sürgünde bulunan cumhuriyetçi ispanyol yönetimi paris dünya fuarı'nda sergilenmek üzere picasso'dan bir tablo sipariş etmişti. picasso'ya ise, bombardıman gerçekleşinceye kadar ilham gelmemişti... tablonun paris fuarında sergilendiği pavyonun girişindeki paul eluard'ın şu şiiri de dikkat çekicidir:

"ispanya'nın vazgeçilmez birliği için savaşıyoruz.
ispanyol toprağının bütünlüğü için savaşıyoruz.
ülkemizin bağımsızlığı için ve
ispanyol halkının kendi kaderini belirleme hakkı için savaşıyoruz."

Bu şiirden de anlaşılacağı üzere halkçı-cumhuriyetçi cephe, milliyetçi geçinen cepheye göre daha vatansever bir konumda olmuştur.

bir sergisinde, küçümser bir tavırla: "bunu gerçekten siz mi yaptınız?" diye soran alman generaline verdiği "hayır, siz yaptınız" cevabı, picasso'nun bu eserinde geometrik gerçekçilikle vermeye çalıştığı ekspresyonist nefret duygusunun gerçekten de ne kadar üst düzeyde olduğunu göstermektedir..

tablodaki at ve boğa figürleri konusunda da yer yer çelişkili de olmakla birlikte birbirinden oldukça uç noktalarda gezinen yorumlar yapılabilmektedir. at ve boğa figürleri, picasso'nun franco'yu önce atını yiyen sonra da kızgın bir boğa ile dövüşen bir canavar olarak resmettiği, yine paris dünya fuarı için hazırladığı franco'nun rüyası ve yalanı serisinde de karşımıza çıkmaktadır.
patricia failing'e göre:
"at ve boğa ispanyol kültüründe önemli yere sahiptir. picasso resimlerinde bu iki figürü, birçok farklı anlamda kullanmıştır. bu yüzden guernica'daki at ve boğanın kesin anlamını bulmak çok zordur. bu iki figürün ilişkisi, picasso'nun kariyeri boyunca farklı şekillerde ortaya çıkan bir tür bale gibidir."

bizzat kendisinden tablosunu açıklaması istendiğinde ise picasso şunları söylemiştir:

"bu boğa bir boğadır ve bu at bir attır. resimlerimdeki belli şeylere birer anlam verdiğinizde bu doğru olabilir, ama bu anlamı vermek benim fikrim olmamıştır. sizin vardığınız fikirlere ve sonuçlara ben de varmış olmalıyım, ama içgüdüsel ve bilinçsiz olarak. ben resim yapmak için resim yapıyorum. nesneleri oldukları gibi çiziyorum..."

(kullanılan kaynaklar: wikipedia ve bilimum google aratması sonucu çıkan siteler)
orijinale yakın bir örneğinin, birleşmiş milletler güvenlik konseyi salonunda sergilenmesinin pek manidar olduğu picasso eseridir.
savaş çığlığının picasso tarafından resmedilişinin adıdır. savaşın karanlığını, dağıtıcılığını, hayvansı içgüdülerin bıraktığı izleri kelimesiz anlatabilen eser...
madrid'te reina sofia müzesi'nde bulunmaktadır. önünde her daim kocaman bir kalabalık var, ve evet flaşlar patlıyor. iki ayrı sorumlu koymuşlar başına. sorumlulardan biri fotoğraf makinesini tabloya tutan birini görür görmez sözlü saldırıya başlıyor, bu boşluktan istifade flaşlar patlıyor.
bu arada avrupa'da kapkaççı, esrarcı, tramvay bilet kontrolcüsü falan değil; en korktuğum kişiler müze görevlileri. her an uyarı yiyeceğim diye diken üstündeyim, tabii bu bambaşka bir günün tartışma konusu...
o değil de aslı ile efe buluşmuş oğlum.