g3 ile kalaşnikov un farkları

farklar ortaya koyulmuş, pek yazacak bir şey bırakılmamıştır.

ben ikisinin karışımı bir tüfek düşünüyorum açıkçası; g3'ün mekanizması, kalaşnikov'un gövdesi şeklinde.

ortaya çok fena bir şey çıkacağı bir gerçek.

g3 100 yaşındaki bir ağacı bile oratadan ikiye yarabilir, keleşle üzerine seri ateş açılmış biri kalkıp koşmaya başlayabilir.(tecrübeyle sabit) keleş çok öldürücü noktalara gelmediği sürece hayati risk taşımaz, 5.56 çapı olan bir silahtan fazlası beklenemez, çoğu zaman kafatasını dahi parçalayamayan bir mekanizması vardır, mesafeye göre değişir ayrıca. ancak g3 ile 400 metreden hedefi vurun ki bu çok zordur, keskin nişancılar dahi zor becerir, hedefi paramparça eder.

birisi asker, diğeri terörist silahıdır.

ak-47 100.000.000 adetten fazla üretilmiş her yönüyle dünya tarihine çok derin iz bırakmış bir silahtır. çok ucuz çok kalitelidir bozabilmek için artık tam anlamıyla hem mal hemde büyücü olmanız gerekir. g3 e oranla daha az teper daha yüksek isabet şansı vardır genel olarak çok kalitelidir 1948 yapımı bir ak-47 alın amerikan özel timlerinin kullandığı karma silahlarla çatışmada deneyin amerikan silahları 65 sene sonrasının teknoloji ve üstün kabiliyetlerine rağmen ak-47 den pek az bir skorla önde olacaklardır.

çin ak47leri gerçek ak47ler ile karşılaştırılamaz. kuzey ırak ve doğu bölgesinde görülen keleşleri görüp ak47 adına konuşmak cahillikten başka bir şey değildir. tsknın kullandığı g3ler iyi bir ak47 ile karşılaştırılamaz. keleşle koşarak bile ateş edebilirsiniz. ama g3le böyle bir şansınız olamaz. zaten birini tüm dünya tercih eder diğerini ise sadece türkler ve çeçenler. fark ortada.

g3 7,62mm, yivli-setli, yüksek tahripli, geri tepmesi çok, kulağı sağır eden sesli, ağır ama etkili bir silahtır. yeri gelir grenade launcher ile bombaatar olarak kullanırsınız, yeri gelir dürbün monte eder sniper silahı olarak kullanırsınız (tabii çok keskin nişancı değilseniz ve g3'ü iyi tanımıyorsanız bi boka faidesi olmaz o ayrı). mandalı seriye çekerseniz seri atar allah için ama çok çabuk ısınır, soğuyana kadar ayarı kaçar, hedefi şaşar. ayrıca tepmesi ve "reliability" çok çok düşer seride. yağmura çamura hassastır, iyi korunmazsa tetik düşer ama "lan? niye atmadı bu" olursunuz, ter içinde kalırsınız "namlu içinde patlar da göte gelirsem ne olur" diye.

keleş diye bildiğimiz, kalaşnikov amcanın icadı ak-47 ise 5,56mm kalibresiyle daha hafif ama etkili silahtır. kalibresinden dolayı geri tepmesi azdır (sadece kalibre değil tabii, tasarım da var ama detaya girmedim). pratiktir, öyle yağmurdan çamurdan etkileneyim demez, sağlam çalışır, uzun süreli ateş edebilirsiniz. nispeten daha kolay "hava müberritli" sınıfındadır. hafif olduğu için kaçarken de ateş etme imkanı tanır, bu nedenle PKK'lı orospu çocukları bir mekaptan bir de bu keleşten vazgeçemezler. tsk'da ak-47 vardır, zaman zaman kullanılır. zaten g3'ler kademe kademe devreden çıkacak ve yerini 5,56 H&K (heckler&koch) bırakacaktır.

cCc keleş reyiz cCc siker atar.
Bızzat gozlemledıgım olay. Ikı farklı tabur denetleme atıslarında. Yuz metre rampa yukarı kostuktan sonra arkadasın tokezlenıp dusmesı sonucu ak47 camura bulandı. Kalkıp namlu ve tetıktekı camuru temızledıkten sonra sorunsuz ates aldı. Dıger taburdakı g3ler ıse durduk yerde tutukluk yapmıstı.

g-3 okumuş şehirli çocuğuyken Kalashnikov köy çocuğudur. o yüzden dağda bayırda Kalashnikov daha iyidir bence. ben kim miyim? tabi ki sıradan bir call of duty oyuncusu *

g3 suda çalışmaz kalaşnikov ıslansa da çalışır.

g3 piyade tüfeğidir, ak47 terörist.
g3'le bir insana ateş ederseniz adamın amına koyar, keleşle ateş ederseniz, vurulan kişi vurulduktan sonra sizinle batak oynayabilir.

g3 adamdır.
ak47 kısa pantolonlu çocuktur.

tsk nın da bildiği ve eğitim birliklerinde depoladığı üzere kalaşnikof g3 ten daha pratik ve kullanışlıdır.sırf bizim bölüğün envanterinde beşi seyyar dipçik bin tane kız gibi hiç kullanılmamış keleş vardı.

ak47 yaralamak, g3 yoketmek için yaratılmıştır.

5 sayfa entry girilecek kadar önemli farklardır.

bana ne lan?

5 sayfa entry girilince savaş falan çıktığını sandığım başlık.

g3 çok uzun ve ağır hantal bir silahtır. içine toz pislik kaçtığında tutukluluk yapar. iyi bakmak gerekir, fakat sökülüp takılması çok kolaydır. gözü kapalı bir şekilde 2 dakika içinde dağıtıp toplayabilirsiniz silahınızı.. hedefe isabetli atış yaparsanız, o hedefin yaşama ihtimali yoktur.

keleş işe taşınması uzunluğu ver ağırlığı bakımından g3 göre çok üstündür. her türlü ortamda atış yapabilirsiniz. silahın bozulma ve tutukluluk yapması daha zordur g3 göre. dezavantajı ise atış yaparken namlu şaha kalkar. silaha iyi hakim olmak gerekir.

g3'te nişan almadan kendini hazırlaman gerekir. inanılmaz teper. vurdu mu uçurur.
kalaşnikov pancar motoru gibidir. tatak tatak tatak atarsın biri vurur.

g3 mermisinin tahribat etkisi daha fazladır. çünkü yiv ve set adetinden kaynaklı olarak, g3 mermisi düz bir şekilde değil, döne döne hedefini bulur. kalaşnikof ile vurulan birinin yaşama şansı daha yüksektir de diyebiliriz başka bir söyleyişle.

o halde neden teröristler kalaşnikof'u tercih ediyor? sadece pkk değil, tüm dünyada öyle. birincisi, çünkü kolay temin ediliyor ve kullanımı ve bakımı da çok kolay. ikincisi ise bozulmuyor, tutukluk yapmıyor; derede, batakta bile kullanılabilir.

bu silahı herkes rus yapımı olarak bilir, öyledir de ama esasında bu silahın atası alman mp44'tür.

g3 nato standartların göre suikast silahıdır, 400 metrede 40cm 600 metrede 60cm kalınlıktaki ağacı delebilir, mesafesi arttıkça etkisi artar, keleş ise bu kadar etkili değildir çünkü g3e göre daha az yiv-sete sahiptir, keleşin ateşlenmesiyle oluşan barut gazı namlunun yaklaşık ortalarında bir yerde pistona aktarılır ve mekanizmayı çalıştırır, bu bir miktar geri tepmeyi azaltır, keleş tuzaklanabilen bir silahtır, elinize alıp kurmak istedğinizde elinize patlayabilir, g3te bu ihtimal yok. g3 deyince türkiye keleş deyince afrikadan güney amerikaya ve asyaya kadar 3 kıta gelir insanın aklına.

biri vur kaç silahı diğeri uzun süreli çatışma silahıdır.

açıkcası arazide ak47 daha iyidir. bi bok olmuyor amınakodumun silahına.
g3 ise otoritedir ağırdır ama yeri olmayan yerde ağırlık bi sikime yaramaz.

keleş ile bir adamı bacağından sadece yaralarsın.

g-3 ile bir adamın bacağına ateş ettiğinde bacağını koparırsın.

keleş hafif ve kullanımı kolay olabilir ama g-3 ile düşmanı direkt yok edersin.

hakkaride askerken ''keleş korkutur g-3 öldürür'' derdik.

hülasa;

hummer jeep* ile mini cooper* kıyaslaması gibidir.

ikisi de ölümcüldür o zaman ikisi de kullanılmamalıdır.

G3 ile atılan tek mermi belden yukarı gelirse öldürür. Belden aşağısı bacaklara falan gelirse sakat bırakır.
Keleş ile kafaya mermi yesen bile düşük bir ihtimal olsada yaşama şansı olur(ibrahim tatlıses)
G3 daha üstün bir silahtır. Keleşin tek avantajı bakım istememesidir.

TÜRK ordusunun ana piyade silahı g3'dür. Her ne kadar başarılı bir silah olsada artık çağın gerisinde kalmış bir silahtır. Yavaştan yerlerini Türk yapımı mpt-76'lar alacaktır.

Bizde atış yaptık da birader öyle bi abartmissiniz ki sanırsin Fatihin dokturdugu toplarla atış yapiyosun. Kulağını cinlatir da uzun süreli değil.

Ak-47 kullanışlıdır. Kolay tutukluk yapmaz. G3 ise etkilidir. içindeki yiv ve setler fazla olduğu için delmez parçalar.