bugün

bir zamanlar ismi temel bilimler fakültesi olan, adedinin artmasıyla kıymeti gittikçe azalan ve hatta gereksizleşen fakülte türü. her ne hikmetse tüm üniversitelerde bulunur bunlardan. sebep zannedersem açılması ve işletilmesi en kolay fakülte olmasındandır. bir fakülteyi açmak için en temel ihtiyaç olan öğretim üyesi arzı fen edebiyat bölümleri için sonsuz büyüklüktedir. her köşe başı fizik, edebiyat, tarih, kimya vb. bölümlerin mezun birincileri olan aslanparçalarıyla doludur. bu çocuklarla ve uzuuun koridorlu gri bir binayla dükkan açılır, üçer beşer sayfalık yayınlarla çark dönmeye başlar. aslında memur olan bu çocuklar zamanla memuriyetlerinin dr. doçent ve profesör rütbelerini birer ele geçirir ve sonunda emekli sandığından emekli olurlar.

bölüm birincisi olamayıp üniversitede kalamayanlar (bkz: üniversitede kalmak) dersane hocası olurlar. yaptıkları işte de gene çocukları üniversiteye hazırlarlar. bu kısır döngü sonsuza doğru döner durur.

termodinamiğin ikinci kanununa göre bir sistemin ayakta kalabilmesi için evvela tüketmesi yani enerji harcaması ve dışarıya başka türlü bir enerji üreterek transfer etmesi gerekirki ihtiyacı olan enerjiyi alabilsin.
uff yok abi yoruldum daha bunu üsteki iki paragrafla ilişkilendirecek dermanım kalmadı anasını satayım.
en canlı fakültedir. ilim irfan yuvasıdır.*
Atatürk ilk olarak fen edebiyat fakültesini ankarada kurduğunda burada asrın öğretmenleri yetişecek demiş yani amaç öğretmenin de öğretmenini yaratmakmış.ama görüyorum ki bir fen edebiyat maduru olan ablamdan; öğretmenin öğretmenine bu ülkede verilen değer açlık sınırında bir maaş ve de haftada 44 saat dershane ögretmenliği..

fen edebiyat fakültesi ögrencileri işin bilimini ögreniyor ama okullarda bize bilimden bahsedilmeyecek derecede ezber yaptırılıyor. fen edebiyat fakültesi bu sebeple avantajı ve dezavantajı bol miktarda bünyesinde barındıran fakültedir.
bilim insanı yetiştirir. fef'lerin en temel amacı budur, hukuk yahut mühendislik yahut iletişim gibi pratik alanda tam karşılığı olan bir meslek değildir. bu nedenle, mesleki çalışma alanları olmadığından, olan alanlarda genelde doğa bilimlerine yöneldiğinden, sosyal bilimler bu alanın üvey evladı gibi olduğundan, eğitim fakültesinin bir alt alanı gibi "öğretmen" yetiştirmeye mecbur bırakılan fakültelerdir.

oysa burdan, bizi zor durumda bırakıp öğretmenlikten başka bir meslek seçmemeye yönlendiren yetkili mercilere seslenmek isterim, bizim canımız öğretmen olmayı çekseydi gider eğitim fakültesinde okurduk en azından sıfatımız "öğretmen" olurdu, hamdolsun.
insanın ömründen ömür götüren öğrencileri yıpratan deli eden fakültedir kendileri hele bir de alttan dersiniz fazlaysa tadından yenmez olur.
yök'ün formasyon eğitimi verme kararı alarak, fazladan 1.5 yıl okuma zorunluluğunu kaldırdığı fakülte.

http://www.timeturk.com/f...bcjdesi_88343-haberi.html
son alınan kararla eğitim fakültelerinin lise kısmına öğretmen yetiştiren bölümlerinin ağzına sıçmıştır.

ohh içimin yağları eridi.

not: eğitim fak yu mezunuyum.
insanın ömründen ömür götüren fakültedir mezunların formasyon almasını direten zorunluluk artık kalkmış gibidir saygılar...
ingiliz dili ve edebiyatının da içinde barındıran fakültedir.
ülkemizde gerekli önem verilmediği için psikopatların mekanı olmuştur.
artık açık öğretimde yerini alan fakülte. uzaktan kimya ve fizik deneylerini nasıl yaptıracaklarsa artık.
bir üniversitenin olmazsa olmazı.
4 yılda bitirenlerinin sayısı az olan fakülte.
fizik bölümü ile çin dili ve edebiyatını aynı anda barındırma ihtimali olan fakültedir.
fen ve edebiyat gibi birbiri ile alakasız iki bilimin birleştirildiği fakülte ismidir.
bazı üniversitelerde ayrılmıştır ve doğrusu da budur.

(bkz: fen fakültesi) ve de (bkz: edebiyat fakültesi)
aslen bilim denen şeyin "temel bilimler (fizik, kimya, biyoloji, matematik) olduğunu unutarak, öss sıralamasında en düşük puanları alan öğrencilerin yerleştirilmesine neden olan kalitesiz, laboratuvarsız yeni üniversitelerde bile bu bölümleri açan zihniyetten dolayı artık ilim irfan yuvası olmaktan çıkmış fakültelerdir. ha bu güne kadar çok mu iyiydi? hayır. ama özellikle 2000 yılından sonra öylesine rezil bölümler haline geldi ki temel bilimler bölümleri, ordan mezun olan insanlara temel bilimci gözüyle değil, açıköğretimden mezun olmuş herhangi bir insan gözüyle bakılır oldu.

avrupa ve amerika'da en kaliteli öğrenciler temel bilimler bölümlerine kabul edilirken, ülkemizde artık 3-5 soru yapan (şaka değil, açın öss kılavuzunu bakın) herkes girebiliyor bu bölümlere. ondan sonra da ülkede niye bilim gelişmiyor diye söylen dur.

gerçi bu ülkede temel bilimci özelliklerine sahip yani düşünen, sorgulayan, araştıran nesiller kesinlikle istenmiyor. akp hükümeti sayesinde de iyice ayyuka çıktı bu. sorgusuz sualsiz itaat eden insanlar istiyorlar. 40-50 tane yeni üniversite açıp, hepsine doğal olarak fen-edebiyat fakültesi kurup, içine bırakın laboratuvarını altyapısını, hocasını hatta binasını bile koymayıp sırf oy kaygısıyla böyle bir işe girişilirse olacağı budur. artık bir de açıköğretimde olacakmış temel bilimler bölümleri. yuh artık diyorum başka da birşey diyemiyorum.

bu günlerde yapılanlar ilerde ülkemize cahiliyet, üretimsizlik olarak geri dönecek. çok tehlikeli oyunlar oynanıyor üniversiteler üzerinden hepimiz üstünde.
dikkat, dikkat, dikkat...
işsiz gençleri bir süre daha oyalayıp, tepkiyi azaltmak ya da önlemek için her üniversitede açıulması zorunlu okuldur.
bilim adamı yetiştiren (!) fakültedir. o kadar kastırır suyunuzu çıkartırlar sonunda da koca bir hiçsiniz derler.
hayatımı kaydırmış fakültedir. kendisine yıllarımı verdim, en büyük ilgiyi gösterdim, yemedim yedirdim, giymedim giydirdim. ama karşılığı ne oldu? şutu çekti ve başka kollara attı kendini.

ne anladım ben bu işten? nereye gitti onca sene? bu kadar kolay mı ya, bu kadar kolay mı?..
bazı üniversitelerde fen fakültesi ve edebiyat fakültesi şeklinde ayrılmış fakültelerdir. kontenjanları kısılarak en azından işsiz üniversiteli oranları azaltılabilir.
eğer itü fen edebiyatta dersiniz varsa, ve binaya ilk girişinizse ve birde fizik yada kimya lab arıyorsanız.o gün sizin için eskisi gibi geçmeyecektir emin olabilirsiniz
saçlarımı yoldurtan fakülte. bizler bilimden çok ezber mi yapıyoruz ne ayrıca?
bolca kaldırım mühendisi yetiştiren fakültedir.
spor lisesinin ve güzel sanatlar lisesinin birleşmesi gibidir.