bugün

ayrılmanızın üzerinden aylar, yıllar geçmesine rağmen hala eski sevgiliyi sevme durumudur.

arkadaş olarak kaldıysanız eğer, bu daha da boktan bir durumdur. her gördüğünüzde her konuştuğunuzda, afallarsınız inceden inceye. siz hala, eskisi gibisinizdir ona karşı, bakışlarınız, hisleriniz, aklınız... eskiden olduğu gibidir. çok yaralar insanı bu duygu.

onu görmediğiniz anlarda, onla geçen güzel günler aklınıza gelir. hatta berbat olan günler de aklınıza gelir. gözler dolar. teker teker boşalır gözyaşları gözünüzden.

işte o an anlarsınız dünyanın en beceriksiz adamı olduğunuzu..
aslında hatiratlari sevmek olan ama nedense hatiratlarda oynayan oyuncuya duyulan özlem olan disa vuran durum.
eskimemiş sevgilidir. bir bahar gibi hala içinde meltemler barındırır.
"değmen benim gamlı yaslı gönlüme" türküsündeki selvi boylu sevgiliyi sevmektir hala.

ağlamayı size öğreten sevgiliyi sevmektir hala.

güneşin artık size sarı nabzını göstermemesine sebebiyet veren sevgiliyi sevmektir hala.

melankoliyi size öğreten sevgiliyi sevmektir hala.

sizi terk etse de sizi sevdiğinizi size hissettiren sevgiliyi sevmektir hala.

bir daha asla sevgili olamayacağınızı bildiğiniz sevgiliyi sevmektir hala..
depresiflik halidir. bile bile lades demeye benzer; çünkü bilirsiniz ki o sizi asla istemiyordur. kalbizinin bir parçasının hep ona ait olmasıdır, içinizi yakan platonik aşktir. o sizin için artık sadece bir imgeden ibarettir, ulaşılmazdır, hep özlenen ve hep arzulanandır...
bir şairimizin dediği gibi hiç bir yara tam olarak iyileşmez.
genelde ilişkilerin tek taraflı bitmesinden mütevellit meydana gelen durumdur. bir yerde içten içe kabul ediştir ama o'nun artık eski olması senin o'na hissettiğin sevgiyi eskitemez bir türlü, sürünür gidersin.
bir türlü yaşadığınız, paylaştınız şeyleri unutamamaktır. en çokta gece gelir akla, içiniz acır.

Ben ne savaşlar verdim kendime bir rabbim şahit,
Sor ne zaman vurdun kendini en son
Katilim oldum her gece nedense...*
elem bir durumdur.
eski sevgiliyi hala sevmektir geçmişin pençelerinde esir kalmak,
eski sevgiliyi hala sevmektir yeni sevgiliye alışamamak,
eski sevgiliyi hala sevmektir hep onu düşünmek ve hep onu hatırlamak,
eski sevgiliyi hala sevmektir hep onun size ait olmasını istemek,
eski sevgiliyi hala sevmektir hep sizin ona ait olmanızı istemek,
bencilliktir kimilerine göre eski sevgiliyi hala sevmek,
takıntıdır kimilerine göre eski sevgiliyi hala sevmek,
derin bir kuyuda çırpınıştır eski sevgiliyi hala sevmek,
eski sevgiliyi hala sevmek sizin öznelinizdir...
boktan bir durum olup her gece alkole sarılma sebebidir *
şu an içinde bulunduğum durumdur. sadece 4 ay geçirdiğim biricik sevgilim, hayatımın baharı, yaşam kaynağım olarak nitelendirdiğim, şu an ''hiç bir şeyim'' diyebildiğim kişidir. aynı zamanda benden önce çıktığı kız arkadaşıyla yeniden çıkmaktadır şu an, ve bu insana daha bir koyar. acınasıdır, acırım. ne kötüdür şu içerisinde bulunduğu durum, ah benim gözümden bakabilse keşke kendisine bir kere. kız da çok çirkindir hani, ona nasıl baktı, ve hâlâ bakıyor, hiç anlamam. yazıktır. hoş, ona yazık, bana değil.
yeni sevgiliye haksizliktir. * *
eski sevgilinin de sizi hala sevdigini bilirsiniz ve sizde sevmeye devam edersiniz fakat iki tarafında elinde olmayan nedenler ve şartlar vardır arada. Bu yüzden iki tarafta ayrılıgın basladıgı günden beri kendi hayatına uyum saglamaya calışır fakat birşeylerin ters gittiginide kabul ederler. Gerçekten çok sikko bir durumdur eski sevgiliyi hala sevmek ve sevildigini bilmek ama birsey yapamamak. Hatta iki tarafında birbirini sevdigini ele aldıgımızda "eski" sözcügü cok daha can sıkıcı bir hal alır günden güne. Düsünmekle işin içinden çıkılmaz, o yüzden düşünmemeye çalışmak en iyisidir; akabinde kişi kendini yavaş yavaş hayatın saçma sapan rutinleri arasında bulur ve anlar ki istemesede zaman iki tarafıda öldürmeye başlamıştır. işte o anda anlar ki gerçekten de bazı şeyler çoktan eskimeye başlamıştır.
içinden hala onun aşkını atamadığı için başkasını sevememektir.
her gece uykusuz bir sağa bir sola dönmektir.
gözlerinde biriken yaşların içine akmasına izin vermektir.
ve bir daha hiç gelmeyeceğini bile bile geleceğine dair umut beslemektir.
...Çünkü ayrılık da sevdaya dahil çünkü ayrılanlar hala sevgili
Hiç bir anı tek başına yaşayamazlar
Her an ötekisiyle birlikte herşey onunla ilgili
Telaşlı karanlıkta yumuşak yarasalar
Gittikçe genişliyen yakılmış ot kokusu
Yıldızlar inanılmıyacak bir irilikte
Yansımalar tutmuş bütün sahili
Çünkü ayrılmanın da vahşi bir tadı var
Öyle vahşi bir tad ki dayanılır gibi değil
Çünkü ayrılıklar da sevdaya dahil
Çünkü ayrılanlar hala sevgili
Yanlızlık hızla alçalan bulutlar karanlık bir ağırlık
Hava ağır toprak ağır yaprak ağır
Su tozları yağıyor üstümüze
Özgürlüğümüz yoksa yalnızlığımız mıdır
Eflatuna çalar puslu lacivert bir sis kuşattı ormanı
Karanlık çöktü denize
Yanlızlık çakmak taşı gibi sert elmas gibi keskin
Ne yanına dönsen bir yerin kesilir fena kan kaybedersin
Kapını bir çalan olmadı mı hele elini bir tutan
Bilekleri bembeyaz kuğu boynu parmakları uzun ve ince
Sımsıcak bakışları suç ortağı kaçamak gülüşleri gizlice
Yalnızların en büyük sorunu tek başına özgürlük ne işe yarayacak
Bir türlü çözemedikleri bu ölü bir gezegenin soğuk tenhalığına
Benzemesin diye özgürlük mutlaka paylaşılacak suç ortağı bir sevgiliyle
Sanmıştık ki ikimiz yeryüzünde ancak birbirimiz için varız
ikimiz sanmıştık ki tek kişilik bir yalnızlığa bile rahatça sığarız
Hiç yanılmamışız her an düşüp düşüp kristal bir bardak gibi
Tuz parça kırılsak da hala içimizde o yanardağ ağzı
Hala kıpkızıl gülümseyen sanki ateşten bir tebessüm zehir zemberek aşkımız..

daha fazlası için:
(bkz: ayrılık sevdaya dahil)
.

Yetimim sensiz, yurtsuz yersiz
Dilerim bensiz anlayacaksın
Yetimim sensiz, yurtsuz yersiz
Dilerim bensiz anlayacaksın!

Ölürüm yoluna
Ölürüm yoluna, sonum olacaksın!
Günahın boynuna
Onun koynuna ne zaman doyacaksın! **
hafızamızın bize oynadığı kötü oyun ; hep iyi-güzel hatıraları hatırlatarak geçmişe kanca takıp geleceği baltalamaktan ibarettir.
oysaki hayat tam gaz devam...
eski sevgilinin,eski haline gelmesi icin sebep oldugu bilinmesine ragmen ona karsı hislerin bitmedigi durumdur.Yanlıstır.Acıtır.Yinede akla gelir.Acaba? denir.
**
(bkz: bsg dedirten başlıklar) adı üstünde eskidir nesini seversiniz anlamıyorumdur.
edit: eksilemeyin lan insafsızlar; ironi yaptım ironi !!
Yeni insanları sevebilme yeteneğini elinden alan tedavisi zor bir hastalıktır.
onu tanımadan önceki, çocukluktaki gibi mesela, yada erkek erkeğe muhabbetlerdeki o eski seni 'sevmemek'tir..

acımasızca gelebilir ama gerçektir arkadaşım, hiç bişey eskisi gibi olmaz, sevgi de sevgili de..
3 kelime ile;
kötüdür,
acı verir,
zaman kaybettirir...
ilk öpüşü, ilk elini tutuşu, ilk seni seviyorum deyişi akla geldikçe, bünyenizde tavan yapar bu sevgi. deli gibi sevsen de, bilirsin ki çok zordur artık.
kızlardan çok çekmiş bir millet olarak elimizde olmayan nedenlerle yaptığımız, yapmaya devam edeceğimiz duygusal bir eylem.

üstad ibrahim erkal bu konuda şöyle diyor,

"gezdiğimiz yerler soracak seni
ayrılığın yükü yoracak beni
elini tenini kısık sesini
seni herşeyinle arayacağım."
güncel Önemli Başlıklar