bugün

Epifani ( Ermişler ) tefekkürüne göre, evrenin merkezinde bir ateş bulunmakta ve güneş bu ateşin yansıması idi. Yer, güneşin etrafında dönerdi. Üçüncü derecedeki üyelere, yerin mihveri ve güneş etrafında döndüğü bildirilirdi. (Hermes rahipleri de gezegenlerin güneşten ayrıldıklarını ifade ederlerdi). Gökteki bütün yıldızların yaratıcı bir kuvvetten doğduğu, bütün varlıkların, büyük ruhtan (yaratıcı) zerreler taşıdığı, insan ruhunun, büyük ruhun zerresi olduğu, ölüm ile insan ruhunun tanrıya ulaşacağı, bu buluşmanın nehirlerin denizlere ulaşması gibi olduğu ve ruhun sonsuz olduğu öğretilirdi. Epifani tefekküründe üçüncü derecede, evrenin kuruluşu, geçirdiği safhalar ve ruh alemi anlatılırdı. Bütün bu bilgilerin amacı, doğmalardan kurtulmuş iyi ahlaklı insan yetiştirmekti. Aklın, bilim sayesinde hikmete varmasına çalışılırdı. En son varılacak nokta Epifanilik (ermişlik)ti. Bu da Tasavvuftaki evliyalık mertebesidir. *